HOŞ GELDİN YA ŞEHR-İ RAMAZAN

Bugün mübarek Ramazan ayına gireceğimiz ilk gün. Yani arife. Herkes kendince Ramazan ayını, orucun sırrını anlıyor, anlatıyor, herkes kendi zaviyesinden bir şeyler söylüyor.

Ramazan ayı; Müslümanlarca sabır, ibadet, rahmet, mağfiret ve bereket ayı olarak kabul edilmiştir. Ramazan ayı, aynı zamanda ‘on bir ayın sultanı’ olarak kabul edilmektedir. Ramazan ayı, başı rahmet, ortası mağfiret ve sonu da cehennem azabından kurtuluştur! Tabu yaşayıp anlayabilenler için geçerlidir.

Ramazan ayında, Allah bir kolaylık sağlıyor! Farz bir ibadet olan Ramazan orucunu tutmamak için yüce Mevla bir sabır veriyor. Bahane uyduranlar hariç. Yarın ilk orucumuzu tutmuş olacağız. Şimdiden Allah kabul etsin.

Ramazan öyle bir geliyor ki tüm rahmet ve bereketi ile birlikte. Kalbin katılığından ılıman bir iklimin yüreği yumuşadığı günlerdir bu günler. Nefis, dil ve gönül terbiye edilir.

Ramazan ayı; dinginlik ve manevi havayı yaşamak, muhasebe ve tefekküre daldırmak için önemli günleri getirir beraberinde. Aç kalmaktan öte edebi ve açlığın zorluklarını öğretir bize.

Kimseye buradan ilmi ve dini bir ders vermek gibi bir niyetim yok. Sadece bu ayın ne kadar faziletli olduğunu vurgulamak istedim. Hepsi o. Yoksa her ibadet herkesin kendinedir.

Rabbim kendisine sabırla şükreden ve Ramazan-ı şerifi tam anlamıyla idrak edip cehennem kapısını kapattığı, sonunda bayram ettirdiği kullarından eylesin hepimizi.

AHİLİK KÜLTÜRÜ NEREDE KALDI?

Mübarek ramazan ayı ile birlikte piyasada bir hareketlilik başladı. Birkaç gündür dikkatimi çekiyor. Çekiyor çekmesine de alış verişten çok artan fiyatlar!

Resmen mübarek ayı zehir etmek için millet birbiri ile yarışıyor, fırsatçılar bir bir ortaya çıkıyor. Kimisi ekonomiyi bahane edip zam yapıyor, kimisi döviz kurunu ile akaryakıtın etkisini gösterip.

Herkes kendine göre haklı öyle değil mi? Ama niye özellikle her yıl Ramazan ayı öncesi bu iş böyle oluyor anlamış değilim. Her türlü hile ve hurda Ramazan ayı için yapılıyor sanki!

Yahu, ne oldu bizim doğruluğun, dürüstlüğün, kalitenin, üretimin, ahlakın esas alındığı Ahilik Teşkilatımıza, Ahilik kültürümüze? Çöpe mi attık biz bu gelenekleri, hadis-i şerifleri?

İnanın bu kadar ahlaksız ve fütursuz bir toplum olacağımız aklımın ucundan bile geçmezdi. Devlet, vatandaşın hayatını kolaylaştırmak için bir taraftan KDV indirimi yapıyor, ama piyasayı yönetenler bırakın indirmeyi, önce bindiriyor sonra indirmiş gibi gösteriyor.

Düpedüz ahlaksızlık örneği sergileniyor. Türkiye’de enflasyon sorunu kadar resmen bir de ahlaksızlık enflasyonu, erozyonu yaşanıyor. Ama bizim tarihimiz böyle değildi yahu.

1200'lü yıllarda ahlaklı bireylerle erdemli bir toplum oluşturmayı hedefleyen ahilik teşkilatını kurmuş millettik. İnsana değer veren, dayanışma, birlik ve beraberlik için yola çıkılmış oysaki.

Ama nerede. Esnaf belirlenen fiyatın üzerine mal satmaz, kalitesiz üretip halkı aldatanlar derhal dışlanırmış. Hem de her türlü sosyal yaşamdan bile. Doğru yolu bulsun diye.

Lakin gelin görün ki hiçbir hasletimizi sahip çıkamamış ve bugünlere kadar gelmişiz. Ne kültür ne ruh hiçbir şey kalmamış. Tutan tuttuğunu misali olmuş. Ticari ahlakımızın yanında vicdanımızı da kaybetmişiz vesselam. Hem de Ramazan’da.

KAÇIRILMAYACAK FIRSAT

Dokumapark’ta TÜBİTAK işbirliğiyle 12 bin 500 metre kare alana kurulan Antalya Bilim Merkezi, dün Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank’ın katılımlarıyla gerçekleşti.

Burası, Türkiye’nin en büyük bilim merkezini oldu.  Bölgenin en önemli etkinliklerinden olacak Bilim ve Teknoloji Festivali de (BİLİMFEST) kapılarını ziyaretçilere açtı.

Bilim Merkezi, teknolojik donanımıyla, uygulamalı atölyeleriyle, interaktif sergileri ve kütüphanesiyle devasa bir bilim kompleksi görünümünde.

Burada; Biyoloji, Kimya, Fen Bilimleri, Matematik, Astronomi, STEM, Robotik, Kodlama, Ahşap ve Tasarım alanlarında uygulamalı atölye eğitimleri verilecek. Gençlerimiz; gözlem yaparak, dokunarak, işiterek, deneyerek keşfedecek.

BİLİMFEST ise, ilginç şovlara ev sahipliği yapacak. Türkiye Uzay Ajansı, TÜBİTAK, ASELSAN, HAVELSAN, ROKETSAN, TUSAŞ, TÜMOSAN gibi kurumlarda burada.

Solo Türk ve Türk Yıldızlarının gökyüzündeki çarpıcı şovları izlenebilecek. Hatta Türkiye’nin milli gururu ATAK Helikopteri de gösteri uçuşu yapacak.

İşte bundandır ki 2 Nisan Pazar günü de dahil açık olan BİLİMFEST kaçırılmaması gereken bir etkinlik olarak Antalyalıları bekliyor olacak. Gitmişken Bilim Merkezi’ni de gezersiniz artık.

NE BİTMEZ ÇİLEYMİŞ

Boğaçayı, kimine göre güzel oldu kimilerine göre de doğanın katledildiği bir bölge! Hırpalanan bir proje ve konu haline getirildi. Kangrene dönüştürüldü adeta.

Akademisyen, meslek odası temsilcileri ve alanında uzman kişilerden oluşan Boğaçayı Bilim Kurulu bile oluşturuldu. Boğaçayı’nın sorunları, çözümü ve geleceği ile ilgili konuları inceliyorlar.

Ne bitme bir çileymiş burası. Canı sıkılan bir çalışma yapıyor ama ortada bir şey yok. İnat uğruna orası yaz gelirken yine sucul bitki ve kokulara teslim edilecek. Sonra da “Biz dememiş miydik” muhabbetine getirilecek tekrardan.

Dün o meşhur kurul yine inceleme yapmış orada. Allah aşkına ne yapacaksanız yapında, ne karar vereceksiniz verinde hem Antalyalılar hem de Boğaçayı çile çekmekten kurtulsun.