HERKESE ‘MERHABA’

Merhaba Lider Gazete’nin kıymetli okurları;

Yazılarımda sizlere teknolojinin birçok konularında değineceğim. Teknolojinin hayatımıza etkisi neler, bize getirdiği artılar ve eksiler, hızla geliştirilen nano teknolojisi gibi merak edilen veya bazen anlamlarını dahi bilmediğimiz birçok konuya kendi yorumlarımla açıklıklar getirmeye çalışacağım.

Bu yazımda ilk olarak iletişim üzerine değinmek istedim. İnsanlar var olabilmek için “iletişim kurmak” zorundadır. Büyüklerim çok daha iyi bilir ki “mektup” çok etkili bir iletişim yoluydu. Bazen duygularımızı anlatmak bazen hüzünlü bir haber vermek, şimdiki kadar kolay değildi.

Özlediğimiz birine duygularımızı iletmek için geçerdik kağıt kalem başına yazmaya başlardık o kadar güzel duygular geçerdi ki içimizden, duygumuzu en doğru anlatan kelimeler neler diye düşünerek özenerek yazardık. Tabii ki iletişimin insan hayatındaki önemi sebebiyle teknolojide en önem verilen noktada kaçınılmaz olarak iletişimdi.

Aslında iletişim 1605 yılında yayımlanan gazete ile ilk kitlesel iletişim yapılmıştı. Arkasından 1672 yılında dergi ile tanıştık, tarihler 10 Eylül 1855’i gösterdiğinde telgrafla tanıştık. O zamanların Osmanlı İmparatorluğu’nda ilk telgraf haberleşmesi yapılmaya başlandı.

İstanbul-Edirne Telgraf Hattı 1855 yılında, İstanbul-Ankara Telgraf Hattı 1860 yılında işletmeye açılmış, 1861 yılında ise bu hat Kerkük’e kadar uzatılmıştır. Ülkemiz 1865 yılında Uluslararası Telekomünikasyon Birliği kurucu üyesi olmuştur.

Telgrafı takip eden daktilo oldu. 1829 yılında alınan patentin ismi tipograf olarak kayıt edildi, gerçek anlamda ilk daktilo ise 1868 yılında Cristopher L. Sholes tarafından yapılmıştır. Basılacak harflerin metal çubukların ucunda bulunduğu bu daktilo 1872 yılında Remington markası tarafından seri üretilmeye başlandı.

Telefon, 1876 yılında telefon icat edildi ve insanların iletişim kurabilme imkanları bir anda hızlı bir yükselişe geçti. Çevirmeli telefonlar ile yapılan iletişimi ses kayıtları yapabilen cihazlar takip etti. Aslında buraya kadar anlattıklarım birazda iletişimin tarihinden kısa kısa bilgiler vermekti.

Ve cep telefonu; Martin Cooper 1973

Cep telefonu, kolayca taşınabilen, geniş kapsama alanlı, kablosuz telefon sistemini kullanan bir iletişim ve multimedya aygıtı. Martin Cooper Motorola şirketinde çalışırken 1973’de ilk cep telefonunu geliştirir ve "ilk cep telefonları bir kilodan ağırdı, bataryası 20 dakikadan fazla dayanmıyordu.

Ancak bu telefonların uzun süre elde tutulmaması açısından iyiydi" denildi. Bu arada bu tarihi bilgiyi verirken ilk cep telefonu modelini de şuraya bırakayım DynaTAC 8000X.

Yakın geçmişte icat edilmiş olsa da cep telefonu teknolojisinde kısa zamanda çok büyük gelişmeler yaşandı. Yaklaşık 1 kilogramın olan ilk cep telefonları daha sonraları bir kredi kartı boyutlarına kadar küçüldü. Peki, bu cep telefonları nasıl çalışıyor? Eski çevirmeli tabir ettiğimiz telefonlar ses sinyallerini elektrik sinyallerine çevirerek iletkenler ile santrallere taşınıyordu.

Cep telefonlarında ise ses sinyalleri radyo frekanslarına çevrilerek baz istasyonlarına oradan uydu aracılığıyla karşı tarafın baz istasyonuna radyo dalgalarıyla cep telefonuna iletiyor ve cep telefonu be dalgaları tekrar ses sinyallerine çevirerek iletişim kurmamızı sağlıyor.

DERSİMİZ TEKNOLOJİ

Telefonların mantığını anlatacak bu bilgi ile bir sonraki yazımda iletişim cihazlarımız olan cep telefonlarına eklenen, fotoğraf makinalarının bile hızına yetişemediği kameralar,  akıllı telefonlara geçiş ve telefonların internet ile tanışmasından bahsedeceğiz…

Sevgi ile iletişimde kalın…