HELE BİR DE AYLARDAN TEMMUZ İSE YANDIKKK!

Aslında bugün sizler için o meşhur AKDENİZ AKŞAMLARI şarkısındaki gibi, “Akdeniz akşamları bir başka oluyor / Hele bir de aylardan Temmuz ise, bambaşka / Sahilde insanlar kol kola sımsıcak / Coşmamak elde mi böyle bir akşamda…..” sözleriyle başlayan bir yazıyı kaleme almak isterdim.

Şarkının sözlerindeki gibi bambaşka bir Temmuz hikayesini anlatmaktı hedefim. Ama olmadı. Çünkü önceki akşam Kemer Göynük’te başlayan ve halen devam eden orman yangını keyfimi kaçırdı.

Artık temmuz ayında öyle keyifli bir AKDENİZ AKŞAMLARI şarkısını bırakın söylemeyi mırıldanmak bile lüks oldu. Daha 2021 yılının Temmuz ayında Türkiye’nin en büyük orman yangınını atlamış yeri rahata kavuşmuştuk.

Kimine göre EL NİNO, bana ve Antalya’nın yerlilerine göre ise EYYAM-I BAHUR adı verilen kavurucu sıcaklar ile bu temmuzu da korkularla yaşamaya başlamıştık. Bir taraftan kavurucu sıcak, diğer yandan eser sert poyraz ve nem oranın düşmesi ile ormanlarımızın korkulu rüyası yangınlar için her türlü ortam hazırlanmış oldu.


“Korkunun ecele faydası yok!”  miseli ha bugün ha yarın derken korktuğumuz başımıza geldi. Hiç beklenmedik bir anda Göynük’te başlayan ve adeta ciğerlerimizi yakan orman yangını maalesef kontrol altına alınamadı. Alevlerin ilk görüldüğü andan itibaren 9 dakika içinde müdahale edilmesine rağmen bir türlü önünü alamadık.

Kemer Göynük Değirmendere mevkiindeki yangınla ilgili çalışmalar halen devam ediyor. Hızla büyüyen yangına, 11 uçak, 22 helikopter, 62 arazöz, 600’e yakın ateş savaşçısı ve diğer kuruluşların makine ekipmanıyla yangına müdahale ediliyor.

Gece görüşlü 5 helikopterler ile sabaha kadar devam eden çalışmalarda yangının kontrol altına alınabilme için insanüstü bir çaba harcandı. Tek umut var o da poyrazın azalması. Azalır mı azalmaz mı Allah’a kalmış. Ama Allah’tan umut kesilmez.


Yangının ilk başladığı saatlerde Antalya Valisi Ersin Yazıcı, daha sonra İçişleri Bakan Yardımcısı ve eski Antalya Valisi Münir Karaloğlu koordinasyonun başındaydı.

Sabah saatlerinde Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy çalışmaları yakından takip etti. Öğle saatlerinde ise Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı Kemer’e gelerek koordinasyonu ele aldı. Devletin tüm ilgili makamları canla başla yangınla mücadele için özveriyle elinden geleni yaptı, yapmaya devam ediyor.

Bakan Yumaklı’nın, “Öğle saatlerinde kontrol altına alındı haberini vermek üzereyken maalesef yangının özelliği gereği spor atma yangının içinden çıkan parçanın ormanlık alanın içine düşmesiyle yeni bir yangın başladı. Arkadaşlarımız halen o alanın yayılmaması için gerekli gayreti sarf ediyor” cümleleri dikkat çekiciydi.

Yıllardır bir ormancı kadar olmasa da yangınları takip gazeteci olarak hep gördük ki, doğa ve hava şartları izin verdikçe yangını ya kontrol altına alabiliyorsunuz  ya da söndürüyorsunuz. Olmadı mı da olmuyor. İsterseniz dünyanın en gelişmiş araçları sizde olsun. Bakın Kana ve ABD’ye aylardır alevlerle mücadele ediyorlar.

Ciğerimiz yandı demiştim ya. Hakikaten dün akşam saatlerine kadar 200 hektara yakın orman kül oldu. İnşallah alan ve rakam büyümeden kontrol altına alınır ve savaşı ekiplerimiz kazanırız.

Bizde hep birlikte mutlu bir şekilde AKDENİZ AKŞAMLARI şarkısındaki aşkla HELE BİR DE AYLARDAN TEMMUZ İSE, BAMBAŞKA OLUYOR diye avazımız çıktığı kadar bağırıp söyleriz. Sahilde el ele kol kola!

BİZ NELER YAŞADIK NELER!

Ben dahil tüm meslektaşlarım görevleri süresince neler yaşadı neler? İnanın bir kitaba sığmazdı amma bir bölümü de olsa bir kitapta buluştu.

Antalya Gazeteciler Cemiyeti, kentte yaşayan gazetecilerin meslekteki anılarından bahsettikleri “NELER YAŞADIK NELER” isimli kitapta buluşturdu. Kitabı tanıtımı önceki akşam gerçekleştirildi.

Fikir babası olduğum bu kitap, Türkiye’de bir meslek örgüt üyelerinin yazdığı ilk kitap olması özelliğiyle de ön plana çıktı.


Antalya Valisi Ersin Yazıcı, protokolün önde gelen isimleri ve gazetecilerin katıldığı kitap tanıtımında hem o anılar hem de yazılmayan anılar konuşuldu.

Antalya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı İdris Taş’a da böyle bir ilke imza atılmasında yürekli davranışı için teşekkür ediyorum. Kitabın oluşmasında emeği geçenler ile yönetim kurulu üyelerini de unutmadan.

Benim naçizane genç meslektaşlarıma tavsiyem bu kitabı iye okuyup özümsemeleridir. Çünkü her anı bir ders niteliğinde de ondan. İyi okumalar.