HAYATIN SON ŞARKISI

Doğumla ölüm arasındaki incecik bir çizginin üstünde yürüyoruz. Gözlerimizi dünyaya açtığımız o ilk an yaşam telaşımız, hayat mücadelemiz başlıyor. Dünyayı tanımadan, kendimizi bilmeden önce anne sütünü emmekle başlıyoruz ilk mücadeleye...

***

Zamanla bedenimiz büyüyor ve hayatın içine karışıyoruz. Küçükken oynadığımız masum oyunlar ne yazık ki yaşamımızda uzun soluklu olmuyor, bir bakmışsın büyümüşsün ve birileri senden bir şeyler bekliyor. Beklentiler çoğaldıkça omuzlarda yükler de haliyle artıyor.

***

O birilerini memnun etme derdine düştüğün vakit aslında en büyük haksızlığı kendine yapıyorsun. Peki, bu haksızlığın farkında mısın? Tabi ki hayır.

***

Hayat, her sorunun cevabını zamanında vermiyor. Bunu da zamanla öğreniyorsun. Şimdiki aklım olsaydı ben kendimi herkes için harap eder miydim? Demeye başlıyorsun.

***

İki elinin arasına başını alıp bir köşeye çekilip oturduğun anlarda hayatın bir film şeridi gibi gözlerinin önünden geçerken acı bir tebessümle gülmeye başlıyorsun. İçten içe edilen bir küfür gibi gülümseme...

***

Kimler için neler yaptım?

Kimler için nelerden vazgeçtim?

Kimler için kendime geç kaldım?

Kimler kimler için ömrümü hiç ettim?

***

Hayat, her sorunun cevabını zamanında vermiyor diye söylemiştim değil mi! Eğer bu sorularının cevabını yıllar önce vermiş olsaydı sen yine aynı sen olur muydun? Geçmişi bir düşün istersen...

***

Hayatın son şarkısını dinliyor gibi kendini dinlemeye başla lütfen. Tüm gerçekliğiyle kaybolan yıllarını eteğinin önüne dök ve söyleyemediğin her bir dert için kaç kez kendini bilinmezliğe hapsettiğini hatırla.

***

Hatırladıkların canını yakıyor biliyorum. Zamanı geriye alabilseydin ilk kendini mutlu etmek isterdin, onu da biliyorum. Uzun süre aynada kendine bakıp kendinden özür dileyip, gençliğinden helallik isteyeceğin bir anın içindesin şu an.

***

Hadi daha fazla zaman kaybetme ve gönlünden geçenleri bu sefer kendin için yap. Kendinle yüzleş, iç hesaplaşmanı bitir, özrünü dile ve bugüne kadar canını yakan tüm acıların içinden son kez geç.

***

Bu yaşına kadar susuz bıraktığın her bir çiçekten af dile. Yıllarca başucunda öylece duran, sayfalarını bir kez açıp okumadığın kitabın gönlünü al. Bir türlü zamanı ayırıp hal hatır soramadığın büyük anneni ara ve sesini duy. Gökyüzüne öyle bir bak ki baktığında gördüğün tek renk bilindik mavi olmasın.

***

Öyle bir bak ki gökyüzüne, mavinin tüm tonlarını gör. Bugün ekmeğinin bir parçasını kendin için böl, diğer parçasını ise tanımadığın biri için böl. Sokakta yürürken gördüğün bir köpeğin başını okşa hatta konuş onunla. O seninle konuşamasa da senin sevgini anlayacak ve bakışlarıyla sana teşekkür edecek.

SON SÖZ

Farz et, bugün hayat sana son şarkısını söyleyecek.

Hadi gökyüzüne bak şimdi, gökyüzü sana göz kırpıyor.