HAYATIN SIRRI EVDEKİ HUZUR
İnsana lazım olan
Elâ bir göze hilal gibi bir kaş
Sıhhatli yaşamak için vücuda besinli bir aş
İyi düşünmek için sağlam bir baş
Hakkını verebileceğin bir iş ve dolgun maaş
Mahallede anlaşabileceğin birkaç komşu, arkadaş
Toplumda saygınlık için bedene güzel bir kumaş
Evlenmeden önce “senin için ölüyorum” diyen, evlendikten sonra bunu ispat eden samimi bir eş
Hayatın meyvesi, bahçenin gülü gibi olan evlat, yani birkaç kardeşe
İnsanın şiddetle ihtiyacı var.
İnsanın eşiyle birlikte Hz Allah’a kulluk, Hz Peygamber Efendimize ümmetlik ve komşularla da kardeşçe geçinebilmek en güzel ideal. En önemlisi bu muhterem eşle Rabbimizin lütfu ile cennette buluşmak ne büyük bir lütfu ilahidir.
HATIRA
Bir arkadaşım hanımı ile birlikte trafik kazası geçirmiş, hanımı rahmetli olmuş. Kendisini hastanede ziyaret ettim, ağlıyordu. İyi olduktan sonra evinde ziyaret ettim, yine ağlıyordu. “Niçin ağlıyorsun” dedim, “Rahmetli ile 20 sene geçirdik, hiç kavga etmedik” dedi, şaştım kaldım.
Bu arkadaşım benim ilkokul arkadaşımdı ve kavgacı birisiydi. “Nasıl olur da hiç kavgasız yaşadınız” dedim, şunu anlattı. “Ben köyden şehre Antalya’ya geldikten sonra gündüz çalışıyorum, akşamları kahvede kumar oynardım. Zaman oldu gece saat 2’de gelirdim.
Rahmetli uyumaz beni güler yüzler karşıladı. Buyur beyim çay, yemek hazır. Banyo için sıcak su hazır derdi. Gece saat 4’te geldiğim olurdu, yine güler yüzle karşılar aynı cümleleri söylerdi. O’nun bu hali aklıma geliyor, onun için ağlıyorum” dedi. Böyle bir hanımla nasıl kavga edilir.
Demek ki cennete gidecek Müslüman dünyada kendisini belli ediyor. Tavsiyem cennete gitmek isteyen hemen ibadetlere devam etmeli, hanımı ile de iyi geçinmeli.
Sonuç olarak hayatın sırrı evdeki huzurdur. Evdeki huzur da eşten geçer. Eşlerimize iyi bakalım. Sağlık ve huzurla kalın.
TAVSİYE EDİYORUM
Gazetemizin yazarlarından Şefik Çömez beyin 1 Haziran 2021 tarihli “Fetö-Yahudi Benzerliği” başlıklı makalesindeki Yahudi’nin çirkin yüzünü gösteren hatırasını okudum. Zira dikkat çekici hatıralar unutulmaz. Yine aynı tarihte Tülay Çallı hanımefendinin “Sağlam Tut Yüreğini” yazısı, birçok olumsuz gelişmelerden sonra üzerine sünger çekip insanın his ve duygularını olumluya çevirmesi için adeta bir ümit çeşmesi gibi sunması çok güzel anlatılmış. Okumadıysanız her iki yazarımızın bu yazılarını okumanızı tavsiye ederim.