HAYATIMIZI HER DAİM ANLATAN DEYİMLER VAR

Bugün sizlere Kurban Bayramı tatilinde yaşanan olumsuzlukları ve hayata dair yaşanan çirkinlikleri anlatacaktım. Lakin Antalya’da vuku bulup ülke siyasetine yansıyan bir olay öne çıktı. Buna geçmeden biraz edebiyat, biraz sözlük karıştırması yapalım istedim.

Hepiniz bilirsiniz ve çoğu zamanda kullanırsınız bir olayla ilgili. Ya deyim ya da atasözünü. Deyimler bir sözlükte kullanılan cümleler değildir aslında. Bizi bize anlatır. Aslında deyim, dil biliminde, kavramları, durumları hoşa giden bir anlatımla kalıplaşmış sözcüklerdir.

Bir olayı, sözcüğü ya da vaziyeti daha etkileyici bir şekilde anlatmak adına minimum iki kelimenin bir araya gelmesi ile kendine has manada kullanılan cümlelerdir. Anlatımı etkili kılma, söyleneni açıkça, kolay, anlaşılır bir şekilde dile getirme ve bunları yazılı olarak ifade edebilme konusunda çok önemli etkilere sahiptir deyimler.

Hayatımızın her alanında karşımıza çıkar. Bu kimi zaman deyim kimi zamanda atasözü olarak. Bu da Türkçenin ve Türk kültürünün zenginliğinin en önemli göstergesidir aslında. 

Şimdi bu konuya nereden geldiğimizi anlatacağım. Konu CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu. Hani seçim döneminde, “Ben Kemal geliyorum” deyip gelemeyen siyasetçi. Seçim döneminde mütevazı mutfak görüntüsü paylaşımları ile algı yapıp gariban seçmenin oyunu alabilmek için kafa karıştıran Kılıçdaroğlu. Güya şatafatı sevmeyen bir görüntü vermişti.

Ama işin aslının öyle olmadığı ortaya çıkıverdi. Nasıl mı? Tane tane anlatayım. Antalya merkezli yayın yapan GÜN HABER isimli bir internet sitesi var. Sahibi ise bir dönem Hürriyet Gazetesi’nin Antalya temsilciliğini yapmış Dursun Gündoğdu.

Gündoğdu iyi bir gazeteci olduğu kadar iyi bir sosyal demokrattır. Yani CHP’ye yakınlığı ile bilinir. Bu nedenle de o cenahla arası çok iyidir. Ama gazetecinin her zaman gazeteci olduğunu hatırlatan tavırları ile de tanınır. En azından ben birlikte çalıştığım için öyle bilirim.

Nitekim de öyle oldu. Kurban Bayramı’nın üçüncü günü yani geçen Cuma günü GÜN HABER’de Kılıçdaroğlu’nun Antalya’da tatil yaptığına dair fotoğraflarında yer aldığı haber yayınlandı.

Bu haberde fotoğraflarda Ali Pur ile turizmci Ali Özdoğan’ın Kılıçdaroğlu ile sohbet ederken ve Pur ailesinin Kılıçdaroğlu’nu ziyaret anısını ölümsüzleştiren kareler vardı.

Bana göre Gündoğdu’ya fotoğrafları veren Ali Pur gibi geldi. Çünkü hem hemşehrisi hem de samimiyetlerini çok iyi biliyorum. Sonra tatilin Ali Özdoğan’a ait Belek’teki lüks otelde olduğu ortaya çıktı.

İşte ne olduysa bundan sonra oldu. Seçim şovunun bitip lüks hayatın başladığı belgelendi. Hem de öyle böyle değil. CHP Genel Başkanı’nın kaldığı villanın geceliği 316 bin lira.

Yani Bay Kemal ve ailesi lüks villada 5 gün geçirdi. Villanın bir haftalık ücretinin iki kişi için yaklaşık 2 milyon 216 bin lira. VIP hizmet verilen Villa Leo’da yok yok, ne istersen var.

1500 metrekare alan üzerine kurulu 2 katlı Villa Leo’nun kendisine ait özel bahçesi ve sıcak su havuzu,  giriş katında oturma odası, sinema odası, bar ve hobi odası, birinci katında çift ve tek kişilik yatak odaları, kral odasında ise jakuzili yatak odası ve çalışma odası bulunuyor.

Geldik zurnanın “ZIRT” dediği yere. Seçim yenilgisinin ardından ortalarda görünmeyen ve halkın karşısına çıkmaya çekinen Kılıçdaroğlu, bayram tatilinde soluğu Antalya’da almış mı? Mütevazılık yalanı ortaya çıkmış mı? Koltuğu sallanırken o lüks villada tatil yapmış mı? EVET!

Bu olay gündeme otururken Antalya’da vuku bulan tatil, Antalya merkezli GÜN HABER’de yayınlanan haber sonrası tepkiler artınca turizmci Ali Özdoğan’ın fotoğraf karesinden KIRPILMASINI bir türlü anlayamadım! Sanırım ilgilileri bir cevap verir.

Ancak bu olay bana, “Ele verir talkını kendi yutar salkımı” sözü ile deyimlerin hayatımızdaki önemini ve bizi anlattığını bir kez daha hatırlattı. Çünkü bu deyim “Başkalarına verdiği öğüdü kendisi tutmaz, üstelik de tam tersini yapar” anlamında söylendiği için.