‘HAYAL’ DEDİLER GERÇEĞE DÖNDÜ

Her insanın ve ülkenin geçmişinde birbirinden ilginç yol hikayeleri vardır. Kimisi anı kimisi masal gibi gelir anlatılınca. Bizim yol hikayelerimiz bambaşkadır. Türküler bile yazılmıştır.

Yoldan söz açılmışken rahmetli meslektaşım Tayfun Talipoğlu’nun, ‘Yol Hikayeleri’ isimli kitabı ve programı aklıma geldi.  Rahmetli, ''Bir yol, bir yola; yollar insana ulaşıyorsa yolda bizim yolcu da" diyerek yolların önemi anlatmıştı.

Hatta, “Bir yol Bir yola, Yollar insana ulaşıyorsa Bizim...Göz, Gördüğünü yüreğe, El, Tuttuğunu emeğe Yazıyorsa, bizim...Kayıp değil sevdalarımız. Düşmeyin kaygıya! Saklıyoruz zulamızda...Can tenden çıkmadıkça Biz, Bizdeyiz...” diye eklemişti.

İşte yolların hayatımızdaki önemi anlatan birkaç güzel söz. Geçmişte söylense de bugün de geçerlidir. Kim gidilecek bir yol yapmışsa medeniyete ulaştıracaktır bizi.

Neyse sadede geleyim. Antalya’nın da uzun ince bir yol hikayesi vardı. Antalya-Alanya arasındaki otoyol projesi. Önceki akşam Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın imzaladığı kararname ile 155 km uzunluğa sahip Antalya-Alanya otoyol projesi yap-işlet-devret yöntemiyle gerçekleştirilecek.

İşte bu yolun hikayesine şöyle bir bakalım. Yıl 2015. Milletvekili seçimleri öncesi. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme eski Bakanı ve AK Parti Antalya Milletvekili Adayı Lütfi Elvan ilk kez Antalya-Alanya otoyolunu gündeme getiren isim.

Elvan, 3 Mayıs 2015’te ‘Antalya altın çağına geçiyor’ başlığı ile yaptığım röportajda “Antalya ile Alanya arasında yapılacak 155 kilometrelik otoyolda ise 10 çift tüp tünel, 25 viyadük, 9 kavşak yer alacak. Alanya'ya gidiş 1 saat 15 dakikaya inecek" demişti.

İşte bu sözlerden sonra dönemin CHP Antalya Milletvekili adayları kıyameti koparmış, “Yapamazsın” diye bağırıp çağırışmışlar, “Bunlar hayal” demişti.

Hemen akabinde Lütfi Elvan ise 18 Mayıs 2015’te, yine benimle yaptığı röportajda “Yapamazsın” iddialarına net cevaplar vermişti. Elvan, projeyi programa alındıkları ve etüt çalışmalarının başlandığını açıklamıştı.

Elvan, proje ile Antalya’yı ulusal karayolu ağına bağlayıp nefes aldıracak projenin detaylarını anlatmıştı. Ankara ve İzmir'i Antalya ve Alanya'ya otoyol ile bağlama projesinde otoyolun toplam uzunluğu 132 kilometre olacak. Proje içinde 13 kilometre uzunluğunda 4 adet tünel, 2.5 kilometre uzunluğunda 2 adet viyadük yer alacaktı.

Cumhuriyet tarihinde bugüne kadar görülmemiş bir ulaşım hamlesi yaşayacak Antalya'ya üçüncü otoyol ise Aydın- Denizli- Antalya otoyolu olacak. Toplam uzunluğu 132 kilometre olacak bu otoyolda ise 13 kilometre uzunluğunda 4 adet tünel, 2.5 kilometre uzunluğunda 2 adet viyadük bulunacaktı.

Ve geldik bugüne. İmzalanan kararnameye göre, Antalya-Alanya otoyol projesi, 155 km uzunluğa sahip yap-işlet-devret yöntemiyle gerçekleştirilecek. Neymiş, hayal değilmiş!

Karara göre, yolun yapımı devlete hiçbir yük getirmeden gerçekleştirilecek. Ankara-Niğde arasında yapılan otoyol benzeri bir çalışma olacak. Umarım kısa sürede hayata geçmiş olur.

Bizim ömrümüz bu yoldan geçmeye yeter mi yetmez mi bilinmez ama 15 dakikada Alanya’ya gitmenin keyfi bir başka olur diye düşünüyorum.

Yeni bir yol hikayesi yazabilmek adına. Hayalleri değil gerçekleri yaşayarak.

ÇOK AMA ÇOK AYIP BU

Önceki gün emekçi kadınlar anılması gerekirken yine her zaman olduğu Dünya Kadınlar Günü adı altındı kutlandı. Yılda birkaç günü kadına ayırmak bana bir ters gelse de kutladık.

Çünkü, doğumdan ölüme kadar hayatın her anında varlıklarını hissettiğimiz, bizi biz yapan değerli kadınlarımızı yılın diğer günleri göz ardı ettiğimizin açık bir tarihi notu bu.

Efendim bu kutlamalardan biride Muratpaşa Belediyesi’nin her yıl geleneksel hale getirdiği  ‘Mor Şemsiye’ altındaki buluşma ve Varyant’tan yürüyüş etkinliği. Güzel bir kutlama.

Dün bana gelen bilgiye göre buna gölge düşmüş veya düşürülmüş. Yürüyüşe katılan kadınlara dağıtılan suların tarihi geçmiş. ‘Üretim tarihi 8.10.2020. Son tüketim tarihi 8.10 2021’

Bakar mısınız kadınımıza reva görülene! Bakar mısınız kadınlar gününde yapılana! El üstünde tuttuğumuzu gösterdiğimiz kadına bayatlamış suyu reva görmüşler.

Sanırım yıllar geçse de o yürüyüşe katılıp bayat su içirilen kadınlar bunu hiç unutmayacaktır. Bir de dağıtılan mor şemsiyeler var. Bir alan 5 tanede daha almış. Ne yapacaksa? Sonra gelenler ilaç namına hatıra adına bir tane bulamamış. Çünkü şemsiye açılmış artık!

Sanırım Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal, bu skandalı yaşatanlara hesap sorup kadınların gönlünü alacak bir girişimde bulunacaktır. Yoksa onlara şirin görünmek boşa çıkar.