Hastane randevularında yeni dönem başlıyor
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, “Sistem artık şöyle işleyecek: Ertesi gün randevusu olan her hastamız, akşam saat 8’e kadar randevusuna onay verecek veya gelemeyeceğini bildirecek. Bu sisteme Onaylı Randevu Sistemi, MHRS’de başlatılan bu yeni döneme de ‘Onaylı Randevu Dönemi’ diyoruz. Uygulama pazartesi günü başlıyor” dedi.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Ankara’da "Ulusal Sağlık
Değerlendirme ve Koordinasyon Toplantısı"nın ardından açıklamalarda
bulundu.
Bakan Koca'nın açıklamalarından öne çıkan başlıklar:
"Sosyal medya sağlıklı bir bilgi kaynağı değil"
Bir vatandaşımızın hissettiği herhangi bir sağlık sorunu ona
hizmet talep etme ve özgürce başvurma hakkını tanımaktadır. En büyük gücümüzse
sağlık çalışanlarımızdır. Onlara çabaları için teşekkür ediyorum. Sağlık
Bakanlığını üstlendiğim günden itibaren gerekli her hususta sizleri
bilgilendirmeyi esas aldım. Bu prensip değişmedi bugün de geçerli. Buna
dayanarak sizlerden bir ricam var. Yetkisiz olan kendince hürdür. Her
istediğini rahatça söyleyebilir. Sorumluların ne söylediğine bakın. Sosyal
medya sağlıklı bir bilgi kaynağı değil, sağlıkla ilgili konularda doğru bilgi
kaynağı Sağlık Bakanlığıdır. Bilgi kirliliğinin önüne geçmek için tıpkı bugün
olduğu gibi sizleri Sağlık Koordinasyon Kurulumuzun kararları konusunda düzenli
bir şekilde bilgilendireceğim. Sağlık Koordinasyon Kurulu yeni dönemdeki en önemli
değerlendirme organımızdır.
"ŞİDDET OLAYLARI
ÖNEMLİ ÖLÇÜDE AZALMIŞTIR"
Bu açıklamadan sonra sağlıkta yakın dönemde nelerin
gerçekleştirildiğine değinmek isterim. Bunlardan birincisi ve pek çok şeyi
kapsayan beyaz reformdur. Bu reform hekimlerin kamuya geçişi başta olmak üzere
pek çok sonucu getirmiştir. Dünyada eşi görülmemiş bir yasayla malpraktis
davalarına ilişkin sorunlar yine yakın bir dönemde kökten çözülmüştür. Sağlıkta
şiddet yasası sonucunda şiddet olayları önemli ölçüde azalmıştır.
"BEYAZ KOD
SAYISI 1 MİLYONDA 31'DEN 1 MİLYONDA 14'E İNMİŞTİR"
Beyaz kod uygulaması yanı sıra gri kod uygulaması pilot
uygulama olarak başlatılmıştır. Çalışmalarımız sonucunda beyaz kod sayısı 1
milyonda 31'den 1 milyonda 14'e inmiştir. Gri kod uygulanan bölgelerde ise bu
düşüş ilave olarak yüzde 50'den fazladır. Hekimlerimizin ve sağlık
çalışanlarımızın emekliliklerine dair özlük haklarında önemli iyileştirmeler
yapılmıştır.
"UMKE ATAK
ADINDA YENİ BİR BİRİM KURDUK"
Sağlık çalışanlarının verdikleri her hizmetin karşılığını
aldığı bir teşvik sistemine geçmiş durumdayız. Görevi medikal kurtarma olan
UMKE çatısı altında UMKE Atak adında yeni bir birim kurduk. Bu ekipler medikal
arama kurtarma çalışması yapıyor. Koruyucu sağlık hizmetlerine verilen önem
arttı, kaynaklarımızın yakın üçte birini koruyucu hekimlik için kullandık.
"1 MİLYON 400
BİNDEN FAZLA ÇİFTİ TARADIK"
Uzaktan Sağlık Hizmeti ile ilgili altyapı çalışmalarımızı
tamamladık ve pilot uygulamaları başlattık. Kronik hastaların takibi, rapor,
reçete yenileme için de bu uygulama sayesinde çevrim içi hizmet sunmayı
planlıyoruz. Kısa adı Yaşam olan sağlıklı Yaş Alma Merkezlerimizi hayata
geçirdik, uygulamaya 80 yaş üzeri vatandaşlarımızdan başladık, yaş sınırını
aşağı indirerek uygulamayı yaygın hale getireceğiz.
Evlilik öncesi SMA Taşıyıcı Tarama Programı kapsamında 1
milyon 400 binden fazla çifti taradık. Yeni doğan SMA Tarama Programında 2
milyon 200 binden fazla bebeğimiz için tarama yaptık. Erken tanı, tedavi
başarımızın yüzde 90'ın üzerine çıkmasını sağladık.
"42 AİLE DİŞ
HEKİMLİĞİ BİRİMİNDE 12 BİNİ AŞKIN ÇOCUĞUMUZA VE AİLELERİNE ULAŞTIK"
Aile diş hekimliği uygulamasını 3 ilimizde pilot olarak
uyguladık. 42 aile diş hekimliği biriminde 12 bini aşkın çocuğumuza ve ailelerine
ulaştık.
23 şehir hastanemizde toplam 34 bini aşkın yatak
kapasitesiyle hizmet veriyoruz. Yatak kapasitesi 15 bini bulacak olan 12 şehir
hastanemizin yapımı devam etmektedir.
"2028'DE TÜM
AŞILAR YÜZDE 100 YERLİ ÜRETİM OLACAK"
Kullanılan her 100 kutu ilacın 91'i değer bazında ise 57'si
artık ülkemizde üretiliyor. Sağlık vadisini kurma çalışmalarını hızlandırdık.
Hıfzıssıhha Aşı ve Biyoteknolojik Ürün Üretim Merkezimizin inşaatını
tamamlayarak pilot üretimlere iki yıl içinde başlayabileceğiz. Hedefimiz
ihtiyacımız olan aşıların tamamının Türkiye'de üretilmesidir. Üç aşımız yani
kuduz, hepatit A ve suçiçeği aşıları teknoloji transferiyle artık ülkemizde
üretilecek.
Bağışıklama programındaki diğer bütün aşılar da
hıfzıssıhhada üretilecek, 2028'de tüm aşılar yüzde 100 yerli üretim olacak. Tip
1 diyabet hastaları başta olmak üzere bütün diyabet hastalarımızın
kullanabilecekleri sürekli glikoz ölçüm sensörlerini tamamen yerlileştiriyoruz.
Klinik değerlendirmesini de tamamlayıp en kısa sürede hastalarımıza sunacağız.
Nadir hastalıklar için Hücre ve Gen Terapisi Hastanesi'ni kuruyoruz. Böylece en
güncel tedaviyi kendimiz geliştirerek uygulayacağız.
"BAHAR
MERKEZLERİNİ HAYATA GEÇİRİYORUZ"
Bağımlılıkla mücadele için rehabilitasyon amaçlı bahar
merkezlerini hayata geçiriyoruz. İlki bu yıl Sancaktepe'de hizmete başlayacak.
Çok kısa bir sürede tüm büyükşehirlerimiz bu merkezlere sahip olacak.
Burada sayamadığım daha birçok düzenleme ve iyileştirmelerle
en iyi hizmeti vermek gayretindeyiz. Bu hizmetlerin tamamı Sayın
Cumhurbaşkanımızın gösterdikleri teveccüh ve destekle gerçekleşmiştir.
Kendilerine huzurlarınızda tekrar teşekkür etmek istiyorum.
Bütün bunlarla birlikte sağlıkta istenilen sonucun temelde
insan kaynağına bağlı olduğunu biliyoruz. Bu sebeple yapılanların en önemlisi
tıpta uzmanlık eğitimi talebini artırarak 4 yıl sonra uzman hekim sayımızın iki
katına çıkmasını garanti altına almış olmamızdır. Benzer şekilde yan dal uzman
hekim sayımızı da yaptığımız bu düzenleme ile önemli ölçüde artıracağız. Çok
değil, 4 yıl sonra uzman hekim sayımız daha rahat hizmet verebilecek seviyeye
gelmiş olacak.
Sağlıkta güncel sorunların hemen şimdi yapılanların
meyvesini toplamayı beklemeden çözüme kavuşturulması bu amaçla tüm imkanların
harekete geçirilmesi bizler için görev, vatandaşlarımız için haktır.
"GEÇEN YIL 23
MİLYON KİŞİ ALDIĞI RANDEVULARDAN EN AZ BİRİNE GELMEDİ"
Salgın döneminde şartlar gereği hastaneler
alışılageldiğinden çok farklı kullanılıyordu. Kalabalık ortamların oluşmasını
önlemek için ayaktan muayeneye karşı randevu sistemini çok daha yaygın
kullanmayı biz teşvik ettik.
O dönemden itibaren hastalarımız, çalışanlarımız böyle bir
gereklilik olmadığı halde randevu sistemine yöneldiler. Aynı muayene randevulu
yapılabildiği gibi randevusuz da yapılabiliyor iken tercih atıl kalma riski
olan randevulu muayeneye kaydı. Buna rağmen randevulu ve randevusuz bakılan
hasta sayıları neredeyse eşittir. Randevulu muayeneye yöneliş beraberinde bazı
uygulama zorlukları getirdi. Birkaç örnek vermek istiyorum. Geçen yıl 23 milyon
kişi aldığı randevulardan en az birine gelmedi. Nüfusun yaklaşık dörtte biri
demek. Gelinmeyen toplam randevu sayısı 81 milyon. 3-4 saat kala iptal edilen
randevu sayısı ise 21 milyon. Bu gibi sebeplerle randevu kapasitesinin yüzde
30'u kullanılamadı.
"ARTIK
VATANDAŞLARIMIZ EN İYİ ADRES OLARAK KAMU HASTANELERİMİZİ GÖRÜYOR"
Küresel salgın yaşattıkları yanında bazı gerçekleri bize apaçık
görme fırsatı da verdi. Sayın Cumhurbaşkanımızın en büyük hayalim dediği şehir
hastanelerimizin sağlık hizmetlerinde kapasitemizi nasıl arttırdığına şahit
olduk. Bugün tüm büyük şehirlerimizde şehir hastaneleri kurulmasını ve her
ilimizde 3. basamak sağlık hizmetinin verilebilir olmasını hedefliyoruz.
Artık vatandaşlarımız sağlık hizmeti almak için en iyi adres
olarak kamu hastanelerimizi görüyor, sağlık sorunlarında kamu hastanelerimize
müracaat ediyor. Eskiden kamu hastaneleri denince anlaşılan ile bugün kamu
hastaneleri denince anlaşılan aynı değildir. Söz konusu başarı kamu
hastanelerine yönelişi her geçen gün arttırmaktadır.
Bu tercihi kamu hastanelerinde pandemi öncesi dönemle şimdi
bakılan hasta sayılarını kıyasladığımızda açıkça görüyoruz. Bu ve özel sektörün
sağlık hizmetlerindeki payının azalması, kamuya talepte artış demektir. Talep
ise yeni randevu anlamına gelmektedir.
"BAŞARI
BERABERİNDE BİR SORUN DA GETİRMİŞTİR"
Randevu sorununun bir nedeni de budur. Başarı beraberinde
bir sorun da getirmiştir. Sağlık hizmeti almayı son derece kolaylaştıracak bir
gelişmeyi konuşmamın bu noktasında sizlerle paylaşmak isterim. Sağlık
yöneticileri ve yazılım mühendisleri olarak birlikte bir alt yapı kurduk. MHRS,
telefon ve internet erişiminin olduğu her yerde yepyeni bir özellik kazanmış,
modifiye olmuş durumda.
"ONAYLI RANDEVU
DÖNEMİ HAYIRLI OLSUN"
Sistem artık şöyle işleyecek: Ertesi gün randevusu olan her
hastamız akşam saat 8'e kadar randevusuna onay verecek veya gelemeyeceğini
bildirecek. Bu sisteme onaylı randevu sistemi, MHRS'de başlatılan bu yeni
döneme de onaylı randevu dönemi diyoruz. Uygulama pazartesi günü başlıyor.
Onaylı randevu dönemi hayırlı olsun. Yeni dönemde ayrıcalıklı iki hasta
grubumuz var. 65 yaş üstü hastalarla kanser hastaları. Bu gruptaki hastalar,
onay işlemlerinden istisnadır.
"ÖNCELİK TALEP
BIRAKAN HASTALARDA OLACAK"
Onaylı randevu sistemi hastanelerimize, hekimlerimize zamanı
verimli kullanma imkanı sağlayacak. Hasta gelemeyeceği randevuyu iptal edecek.
Böylece randevu sadakatsizliği sebebiyle şu an boş kalan kapasitemizi hizmet
bekleyen hastalar için kullanabileceğiz. Boş kalan her bir randevuda sistemden
randevu alamayıp talep bırakmış hastalarımıza ulaşacağız. Öncelik talep bırakan
hastalarda olacak.
"HASTAMIZIN
TALEBİNE 24 SAAT İÇİNDE CEVAP VEREBİLİYOR OLACAĞIZ"
Onaylı randevu sistemi sayesinde öngörümüze göre birçok
branşta hastamızın talebine 24 saat içinde cevap verebiliyor olacağız. Bu yeni
sistemden beklenen sonucu alacağımıza inanıyoruz. Taleplerin etkin şekilde karşılanabilmesi
için ise Randevu Koordinasyon Merkezini devreye alıyoruz. Bu merkezin
faaliyetlerini şahsen takip edeceğim.
AA