GURURLANMA YOK “HAZIMSIZLIK” ÇOK
Soda içseler geçmez, gastro ilaçları kullansalar fayda
etmez, eskilerin tabiriyle “koca karı” yöntemlerine başvursalar yine nafile…
Bizim hazımsızlardan bahsediyorum…
***
Türkiye’nin yaptığı her önemli hamlede hazım sıkıntısı
çekerek, bağırsak problemiyle beraber idrak problemine yakalanan gafillerden
yani. Şehir hastaneleri yapılır “Ne gerek var canım bu kadar israf etmeye, bu
kadar büyük hastane neye lazım olacak?” derler,
***
Yol ve köprü yapılır “Millet köprü, yol, beton mu yiyecek
kardeşim ?” algısının adeta dibine vurarak milleti aldatmaya çalışırlar, yüksek
hızlı trenler yapılır, havalimanları yapılır, “Eee canım arabalarla ve
otobüslerle gidilecek yerlere masraf etmeye gerek yok” derler,
HES’ler, GES’ler için büyük bütçeler ayrılır, Dünyanın en
büyük 5.barajı yapılır, enerji hamlesi başlatılır “Çevreyi katlediyor bu çevre
düşmanları” diye yaygara koparırlar,
***
Sadece çevresi helikopterle bile 10 dakikada gezilebilecek
olan, Ülkemizin yıllık elektrik ihtiyacının yüzde 10’nunu tek başına
karşılayacak devasa bir Nükleer Santral yapılır, “Bunlar boşa yatırım, gelince
hemen kapatacağız !” söylemleriyle yatırıma karşı olduklarını aleni bir şekilde
ifade ederler,
İHA, SİHA, MİR gibi insansız hava ve denizaltı araçları
yapılır “Zaten şirket damadının, devletin imkanları bir aileye veriliyor,
gelince onlara dokunacağız, üretimini durduracağız !” gibi sefil söylemlerde
bulunurlar,
***
Dünya Havacılık ve savaş tarihini değiştirecek hamlelerden
olan Kızılelma, Hürjet, Milli Muharip uçakları hangardan çıkıp “Ulu Önder Gazi
Mustafa Kemal’in işaret ettiği göklere yükselir hala “İki demir parçası,
profilden toplama, bunlar portatif zaten” gibi ahmakça açıklamalar yaparlar,
Dünyanın ilk İHA, SİHA gemisi olan TCG Anadolu yapılır, her
kesim tarafından gurur duyulur, ayakta alkışlanır ancak bazı “bidon” kafalılar
“Her ülkede bundan var kardeşim hatta iki bombalık işi var” cümlesiyle adeta
hainliklerini ve kimlere hizmet ettiklerini açıkça ortaya koyarlar,
***
Türkiye’nin 60 yıllık rüyası olan, bu milletin yılladır
“Keşke bizim de olsa” hayaliyle yanıp tutuştuğu yerli ve milli otomobilimiz
yapılır “Fabrikası yok, üretim bandı yok, İtalya’dan, Almanya’dan geliyor
zaten” gibi söylemlerle istemezükçülüklerini bir kez daha tescillerler,
Yeni dönemde her ülkenin en çok ihtiyaç duyduğu enerji
alanında devasa yatırım yapılır, Akdeniz ve Karadeniz’de sismik araştırmalar,
petrol ve doğalgaz aramaları başlar, sonrasında müjdeli haber gelince “Yok
bulamazlar, bulsa da çıkaramazlar, çıkarsalar da beceremezler ellerinde patlar”
gibi yalanlara bir umut olarak sarılırlar…
***
Ulan ne hazımsızmışsınız be arkadaş!!!
Bu arada S-400’leri unuttuğumu sanmayın sakın!..
O kenarda bekliyor, üstüne oturacak olanları…
***
Bir kere de çıkıp bu ülkenin hayrına yapılan bir projede
“Gerçekten güzel oldu be! Allah için çok güzel yaptılar. Emeği geçenlerden
Allah razı olsun” diyebilseniz keşke!..
Diyemezsiniz…
Çünkü kalbiniz gibi, gözünüz de mühürlenmiş sizin !..