Güneş ışınları, ciltteki Tip I kolajen adlı proteini azaltarak kırışıklıklara ve erken yaşlanmaya neden oluyor. Yeryüzüne ulaşan UV ışınlarının yüzde 95'lik kısmını UVA, yüzde5'lik kısmını ise UVB oluşturuyor. UVA ışınları cildin derin katmanlarına geçerek kolajen ve elastin liflerinde yıkım yaparken, UVB ışınları güneş yanığından sorumlu olup DNA yapısında zararlı etkiler gösteriyor.

Güneşin zararlı etkilerinden korunmak ve cilt sağlığını desteklemek için doğal çözümler giderek daha fazla tercih ediliyor.  Dr. Aslı Elif Tanuğur Samancı, propolisin doğal polifenol içeriği, cilt sağlığını desteklemekte ve güneşin neden olduğu cilt hasarlarını azaltmada etkili olabileceği belirtirken, geleneksel kimyasal güneş kremlerine alternatif olarak sunulan propolis içeren mineral filtreli doğal güneş kremlerinin de, cilt bariyerini güçlendirmek ve güneşin zararlı ışınlarına karşı cildi korumak için güvenli ve etkili bir çözül olduğu söyldi. Samancı, “Bilimsel çalışmalar, propolisin doğal bir güneş koruyucu ajan olarak faydalı olabileceğini gösteriyor.

Propolisin, cilt bariyerini güçlendirerek güneş ışınlarının neden olduğu DNA hasarına karşı koruyucu olduğu belirtiliyor. 2022 yılında Litvanya'da yapılan bir çalışmada, propolisin güneş ışınlarına karşı koruyucu etkisi araştırılmış ve doğal bir SPF değeri gösterdiği tespit edildi. Ayrıca, propolis ekstraktlarının antioksidan aktivitesi de yüksek bulunmuş. Polonya'da yapılan başka bir çalışmada ise propolisin tirozinaz enziminin inhibisyon potansiyeli değerlendirilmiş ve propolisin ciltte güçlü bir leke karşıtı aktivite sergilediği belirlenmiştir. Bu veriler ışığında, propolis cilt lekelerinin önlenmesi ve cildi güneş ışınlarına karşı korumada etkili ve doğal bir bileşen olabileceği, non-nano mineral çinko gibi fiziksel filtrelerle birlikte kullanılabileceğini söylemek mümkündür” dedi.

Samancı, güneş kremi seçerken dikkat edilmesi gerekenler arasında; geniş spektrumlu UVA ve UVB koruması sağlayan, yüksek güneş koruma faktörü değerine sahip (50 SPF ++ / PA++++), doğal içeriklerle üretilmiş ve non-nano mineral filtre (çinko oksit) içeren ürünler tercih edilmesi gerektiğini, deniz yaşamına zarar vermemesi, suya dayanıklı olması, ciltte beyaz kalıntı bırakmaması ve antioksidan içerikler bakımından zengin formüllere sahip olması gibi önemli kriterler arasında yer aldığını sözlerine ekledi.

İHA