Gemilere ‘Kuşkapanı’, KAAN’a iniş takımı kazandırdılar
Türk savunma sanayiinin alt yüklenicileri, sahip oldukları teknolojik yetkinlikleriyle milli muharip uçak KAAN'dan milli fırkateyn TCG İstanbul'a Türkiye'nin kritik platformlarında önemli görevler üstleniyor.
KAAN'ın alt yüklenicilerinden Altınay Savunma Teknolojileri
AŞ'nin bünyesinde bulunduğu Altınay Teknoloji Grubu'nun Yönetim Kurulu Başkanı
Hakan Altınay, alt yüklenicilerin yerli savunma sanayi projelerindeki rolüne
ilişkin açıklamada bulundu.
Altınay, Türk savunma sanayisinin sahip olduğu teknolojik
yetkinliğin, özellikle son 20 yılda yapılmış çalışmaların büyük bir iradeyle
arkasında durulmasıyla gerçekleştiğini vurguladı.
Türkiye'nin uluslararası düzeyde birçok alanda dünyadaki
üçüncü, bazen dördüncü ve beşinci sanayi üreticisi konumuna geldiğine işaret
eden Altınay, "Türkiye, teknolojiyi geliştiren ve bunu seri olarak
üretebilme yeteneğini kazanmış bir ülke. İnsansız hava araçlarımız özellikle
son dönemde birçok muharebe alanında etkin olarak kullanılmış ve o muharebenin
seyrini başarıyla değiştirebilme yeteneğini göstermiştir" ifadesini
kullandı.
KRİTİK ZIRHLILARIN
MODERNİZASYONUNDA YENİ VE ÖZGÜN ÜRÜNLER GELİŞTİRİLDİ
Altınay Teknoloji Grubu'nun 1991'de İstanbul Teknik Üniversitesinde
ilk AR-GE şirketini kurarak yola çıktığını belirten Altınay, "Türkiye'nin
ilk sanayi robotunu geliştiren firmayız. Hareket, kontrol, hassas mekanizma
tekniği konularında 30 yıllık önemli bir kazanıma sahibiz. 30 yılda 10 milyon
saatlik AR-GE birikimine ulaştık. 1000'in üzerinde çalışanımız var" dedi.
Altınay, 2006'da NATO'nun şemsiyesi altında mühimmat
teknolojisiyle ilgili bir projeyle savunma alanındaki çalışmalarının başladığını
anlatarak, şunları kaydetti:
"Bu projede ana sorumlu proje lideri Roketsan'ın
altında ona özgün ve yenilikçi bir çözüm sunduk. Mühimmatları insansız
sökebilen ve söktükten sonra da ayrıştıran ve ayıklayan sistemler yapma
konusunda projemiz uluslararası düzeyde takdir gördü. 2007 sonuna geldiğimizde
entegre tek bir çatı altında farklı tipteki mühimmatları söken, ayrıştıran bir
tesise kavuşturmuş olduk. Bu aynı zamanda NATO'nun elde ettiği en büyük akıllı
mühimmat teknolojileri altyapısı oldu ve bunu Türkiye'de gerçekleştirdik."
Altınay Teknoloji Grubu'nun kısa zamanda mühimmatları
sökebilen geniş bir teknolojik yetkinliğe sahip olmasının savunma alanındaki
yeni projelerde büyümesine imkan sağladığını aktaran Altınay, 2010'lu yıllarda
Türkiye'nin milli tank projesinde namlu eyleyicisinin hareket kontrolünü
sağlayan hassas mekanik sistemlerin geliştirilmesinde görev almaya
başladıklarını, kritik zırhlıların modernizasyonunda yeni ve özgün ürünler
geliştirdiklerini, Leopard tankının ve Fırtına obüsünün eyleyicileri konusunda
da bir çalışma gerçekleştirdiklerini belirtti.
YERLİ HAVA VE DENİZ
PLATFORMLARI MİLLİ TEKNOLOJİLERLE DONATILDI
Altınay, 2011'de havacılık alanında yeni teknolojiler
geliştirmeye başladıklarını dile getirerek, "Şu anda Türkiye'nin en geniş
hava aracı ailesine sahibiz. Mikro, mini, hafif, orta ve ağır sınıf olmak üzere
12 ayrı üründe hava aracı geliştiren bir altyapımız var. ASELSAN ile ortak
DASAL firmamızla, bir cepte rahatlıkla taşıyabileceğiniz hava aracından
yaklaşık 700 kilogram ağırlığında, faydalı yükü 200 kilograma kadar olan geniş
bir ürün yelpazesi içinde ürünler geliştiriyoruz." dedi.
Hakan Altınay, 2019'da TUSAŞ'la TAAC şirketini kurduklarını
belirterek, bu şirketin Türkiye'nin yerli ve milli savaş uçaklarının ihtiyacı
olan uçağı havada tutan bütün uçuş kontrol eyleyicileri geliştirmek amacıyla
kurulduğunu söyledi.
TAAC'ın ayrıca dünyada sadece uçak yapabilen ülkelerin
geliştirdiği, yerde uçmayacak şekilde fakat uçuş simülasyonunun yapıldığı Demir
Kuş Test Sistemi'ni geliştirdiğine değinen Altınay, milli muharip uçak KAAN'ın
iniş takımlarının da TAAC tarafından yapıldığını vurguladı.
Altınay, milli gemiye inen helikopterleri güvenli şekilde
yakalayıp geminin içine alan KUŞKAPANI sistemini de geliştirdiklerine dikkati
çekerek, şunları söyledi:
"3 yıl öncesine kadar Türkiye bu ürünleri yurt dışından
alıyordu fakat sonra ülkemize bununla alakalı bir sınırlama getirildi. 2 yıllık
bir çalışmayla gerçekleştirdik ve TCG İstanbul fırkateynimizde helikopter
yakalama sistemimizi başarıyla devreye aldık. Bütün milli gemi
platformlarımızda da geliştirdiğimiz KUŞKAPANI'mızı başarılı şekilde uygulamak
için çalışıyoruz."
DÜNYANIN SAYILI
ÜLKESİNDE OLAN SİSTEMLE MÜHİMMATLAR GÜVENLİ ŞEKİLDE ATILIYOR
Hakan Altınay, mühimmatların yerli uçaklarda güvenli şekilde
taşınması, taşınan mühimmatların ses üstüne yakın hızlarda uçaktan güvenli
atılmasını sağlayan mühimmat bırakma sistemlerini geliştirdiklerini, bunun
dünyada 4-5 ülkenin geliştirdiği bir yapı olduğunu kaydetti.
Savunma sanayisinin stratejik kurgusunun temel bir yapısı
olduğuna değinen Altınay, "En yukarıda büyük teknoloji geliştiren
firmalarımız bulunuyor. Sistem düzeyinde ara firmalara ihtiyacımız var. Bu ara
firmaları arzu ettiğimiz seviyede büyütebilirsek bu piramidi ülkemiz açısından
tamamıyla gerçekleştirmiş olacağız" dedi.
Altınay Savunma Teknolojileri AŞ'nin Kocaeli Dilovası Makine
İhtisas Organize Sanayi Bölgesi'nde yüksek teknolojili üretim tesisi
yatırımından bahseden Altınay, şöyle konuştu:
"Savunma grubumuzun ihtiyacı olan alanlardaki
kapasitesini, teknolojik ürünlerde üretim kabiliyetini artırmak, özellikle
kendi elektronik kart dizaynlarımızı yaptıktan sonra kendi kartlarımızı da
kendi dizgi altyapımızda üreterek hayata geçirmek istiyoruz. 2023 Mart'ta
başladığımız, yaklaşık 13 bin metrekare kapalı alana sahip tesisimiz bitmek
üzere. En kısa zamanda devreye alınacak. 100'e yakın yeni insan kaynağı
istihdam edilecek."
AA