Gelidonya Feneri Demir ailesine emanet

Antalya Merakı grubunun düzenlediği özel bir etkinlik kapsamında, doğasever bir grup Akdeniz’in en uç noktalarından biri olan Gelidonya Feneri’ne gezi gerçekleştirdi. Rehberlik görevini ise bu fenerin tarihine adını yazdırmış olan son fenerci Mustafa Demir üstlendi.

Gelidonya Feneri, denizcilere 1936 yılından bu yana ışık saçıyor. Likya dilinde “kırlangıç” anlamına gelen Kaledonya kelimesinden adını alan bu tarihi yapı, Gelidonya Burnu diğer adıyla Kırlangıç Burnu ya da Taşlıkburun üzerinde yer alıyor. Fener, yalnızca konumuyla değil, aynı zamanda bir ailenin üç kuşaktır sürdürdüğü hizmetle de ayrı bir değer taşıyor.

ÜÇ KUŞAK FENERCİLER

İlk fenerci Ali Demir, 1944 yılında ailesiyle birlikte fenerin lojmanına yerleşti. Elektriği, yolu, hatta komşusu bile olmayan bu ıssız noktada 28 yıl boyunca görev yaptı. Ardından oğlu Hasan Demir, 1998’e kadar bu görevi sürdürdü. Şimdilerde ise bayrak üçüncü kuşak fenerci Mustafa Demir’de.

GEREKLİ BAKIM VE KONTROLLERİ YAPIYOR

Mustafa Demir, artık lojmanda yaşamasa da haftada bir kez cross motoruyla fenerin yolunu tutarak, gerekli bakım ve kontrolleri yapıyor. Öte yandan teknolojinin gelişmesiyle birlikte fenerin kontrolü uzaktan sağlanıyor.


“BURASI BATI AKDENİZ’İN EN UÇ NOKTASI”

Mesleğin zorluklarından bahseden Mustafa Demir, “Bizde bu görev babadan oğula geçer. Çünkü bu yalnızlığa, doğanın zorlu şartlarına alışkınız. Sadece yalnızlık değil, fenerin işi de zordur. Burası Batı Akdeniz’in en uç noktası. Önünde yer alan Beş Adalar bölgesi çok tehlikelidir. Büyük dalgalı günlerde ters akıntılar oluşur, dalgalar devleşir. Gemiciler burayı ‘Şıldanlar Burnu’ olarak bilir, eski zamanlarda çok korkulan bir bölgeydi” dedi.