EVLİLİK İLE BOŞANMA ARASINDAKİ İNCE ÇİZGİ

Değerli okurum, boşanmak evlenmek kadar doğal bir durum olsa da son zamanlarda etrafımda “boşandık” kelimesini çok duymaya başladım. Sizce de öyle değil mi?

***

Yakın çevreye baktığınızda en az üç veya dört çiftin boşandığını görürsünüz. Tek cevap “anlaşamadık” oluyor. Peki, nedir bu “anlaşamadık” kelimesinin içinde gizlenen gerçekler?

***

Şiddetli geçimsizlik, maddi durum, aldatma, aynı düşüncede olamama vb. gibi daha birçok açıklama getirilebilir. Peki, bunların bahane olabileceğini ve asıl nedeni başka olabileceğini düşündünüz mü?

***

Mesela özgüven eksikliği, aç gözlülük, değersizlik gibi duygulara kapılıp olağan kişiliğin dışına çıkıldığı için evlilikler bitiyor olabilir mi?

***

Öz güveni eksik bir kişi daima şüphe duyar. Eşinin geç gelmesi aldatmayı düşündürür hal bu ki trafiğe yakalanmıştır, eski bir arkadaşını görüp sohbete dalmıştır ama açıklama yapsa da karşı taraf pes etmeyip ısrarla kafasında aldatma konusunu kurup o hırsla ya el kaldırır ya da lafla döver. Alın size şiddetli geçimsizlik alın size anlaşamama.

***

Bir başka örnek verecek olursam, severek evlendiğiniz eşinizi bir zamanlar sonra beğenmemeye, olduğu gibi kabul edememeye başladınız. Peki yüzüne bile bakmaya kıyamadığınız aşık olduğunuz bu insanda ne değişti?

***

Aslında o hep aynı kalmıştır değişen siz oldunuz. Kriterleriniz arttı, etrafa baktıkça düşünceleriniz değişti belki de iş hayatınızda yükseldiniz ve artık yıllardır yanınızda olan eşinizin sizi kaldıramadığım düşündünüz. Alın size aç gözlülük.

***

Bekar olanlara neden evlenmediklerini sorduğunuzda tek bir cevap alırsınız, “kafama uyan biri yok.” Peki nasıl bir kafa yapısı bu? Kızlar beyaz atlı prensi beklerken o da prensesini arıyor. Ama unuttukları bir şey var kimse prens ve prenses değil.

***

Hayallerde değil gerçeklerde yaşıyoruz acımasız hayat şartlarında başımızı yaslayacak bir omuz, düşerken tutunacağımız bir el aramalıyız.  Ömür dediğimiz şey aslında çok kısa olduğunu idrak etmeliyiz. Bugün varsın yarın yok.

***

O yüzden hayatınızı aşkla, mutlulukla, sevgi ile yaşayın. Eşinize sevdiğinizi söyleyin, sarılın, birlikte kahkaha atın, eğlenin, ağlayın ama asla elini bırakmayın. Yarınınız olmayabilir. Günlerinizi tartışarak, küserek harcamayın değerli anlar biriktirin.

Kalbinizi hep aşk ve mutlulukla kalması dileği ile.