Ev sahiplerinin şartları gelin damat kriterlerini geçti
Lider Haber TV’de ekranlara gelen Murat Er’in sunduğu Gün Ortası programına konuk olan Tüketici Konfederasyonu (TÜKONFED) Hukuk Komisyonu üyesi Avukat Baki Öztürk 1 Temmuz itibariyle yüzde 25 sınırının kalmasıyla ev sahiplerinin yeni kiracılardan yerine getirmesini istedikleri şartlarının, “Ev sahiplerinin şartları gelin damat kriterlerini geçti” dedi.
1 Temmuz itibariyle yüzde 25 sınırının kalmasıyla ev
sahiplerinin yeni kiracılardan yerine getirmesini istedikleri şartları
değerlendirdi. İki senedir uygulanan yüzde 25’lik kira artış oranındaki sınırın
ev sahipleri ile kiracıları arasında iki taraflı mağduriyet yarattığını
belirten TÜKONFED Hukuk Komisyonu üyesi Avukat Baki Öztürk, “Yeni girecek
kiracılar noktasında da ev sahipleri ciddi şartlar koşmaya başladılar. Tabir
yerindeyse gelin damat kriterleri vardır. Bunların bile üzerinde artık. GBT’si
isteniyor Findeks raporu isteniyor, memur kefili isteniyor, kendisinin
çalışmasın ve hatta eşinin de çalışması isteniyor” diyerek ev sahiplerinin yeni
kriterlerini anlattı.
İSTENİLEN ŞARTLAR
HUKUKA UYGUN DEĞİL
Ev sahiplerinin kiracılardan istediği bilgilerin kişisel
verileri içermesi bakımından hukuka uygun olmadığını savunan Öztürk, “Bunların
hepsi değerlendirildiğinde aslında kiracılar açısından ciddi bir sıkıntı ile
karşılaşmış durumdayız. Bunların istenmesi hukuka çok da uygun değil. Neden
çünkü kişisel veriler noktasında bir isteme giriyoruz. Ancak hukukumuzda
sözleşme serbestisi dediğimiz bir ilke var Bu ilke bize diyor ki herhangi bir
kişi dilediği kişi ile sözleşme şartlarını belirleyerek bir anlaşma yapabilir”
dedi.
AYRIMCILIK YAPANA
PARA CEZASI VAR
Ev sahiplerinin kiracıya şartlarında ayrımcılık getirecek
‘bekara ev vermem’ ‘şu meslek grubuna ev vermem’ gibi yaklaşımlarla karşılaşan
bir kişinin bu durumu şikayet edebileceğine dikkat çeken Öztürk, “Ayrımcılığı
getirecek bu tarz ciddi manada maaş sorgusu, borcunu, kredi raporunu, GBT
bilgilerini isteyecek belli noktada aslında ayrımcılık kısmına girecek
durumların olduğu yerlerde kiracıların şikayet edebilecekleri bir yer var çoğu
kişi bilmiyor ancak bununla alakalı çıkan idari para cezaları da var. Çok rahat
bir şekilde internet üzerinden Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu’na ve
Ticaret Bakanlığı’na şikayetlerini iletebilirler” diye konuştu.
KİRA SÖZLEŞMESİ
YAPACAKLARA UYARILAR
Yeni kira sözleşmesi yapacaklara uyarılarda bulunan Öztürk,
“Kiracıların bilmesi gereken kısım şu; tahliye taahhütnamesi ile kira
sözleşmesinin yapıldığı tarih aynı gün içerisinde olmamalı. Kira sözleşmesinden
daha sonra bir tarihte tahliye taahhütnamesi imzalandıysa geçerlilik kazanır.
Burada da aracı olan emlakçıların ve ev sahiplerinin biraz daha işte tarih
kısmını boş bıraktırarak tahliye taahhütnamesi daha sonra kendilerinin
doldurduğunu görüyoruz. Bu noktada daha sonrasında kiracıların maalesef hukuk
yönünde ispatlaması gerekecek. Bu da zor bir duruma giriyor. Kiracılar aslında
tahliye taahhütnamesini okuyarak ve kendi rızaları dahilinde imzalanmaları
gerekiyor” dedi.
“YÜZDE 25 TAMPON
GÖREVİNDEYDİ”
Kira ve konut fiyatlarında arz talep dengesi tamamen
bozulduğunu belirten Öztürk, “Ekonomik olarak ki ciddi manada özellikle büyük
şehirlerde 20 bin liranın altında herhangi bir konut bulamıyorsunuz. Bu durumda sizden istenilen şartlar altında
eve girmek durumunda kalıyorsunuz. Çünkü yaşam hakkı konut hakkı barınma hakkı
bir insanın en doğal hakkı. Bunların sağlanması noktasında ciddi manada bir
bakanlık nezdinde ve belediyelerle beraber bir çalışmaların yapılması gerekiyor
ki yüzde 25'lik sınır bu noktada bir tampon göreviydi” diye konuştu.