ENFLASYON CANAVARI

Benim çocukluğum ülkemizin enflasyon canavarı ile mücadelesiyle geçti. 1999 depreminin de etkisiyle ülkemiz ekonomik krize girince;  Deprem Vergileri ve Özel Tüketim Vergileri,  icat edilmişti. Baktık olmuyor sonra da “ekonomik istikrar programı” hayata geçirilmişti. O program 2002 yılında iktidara gelen AK Parti tarafından da devam ettirildi. Yavaş yavaş enflasyon canavarı dize getirildi. Yıllık fiyat artışları yüzde 10’ların altına kadar geriledi. 

***

Fiyat istikrarının sağlanması ile uzun vadeli konut kredileri ile ülkemizde milyonlarca kişi konut sahibi oldu. İnşaat sektörünün önü açılıp çarpık yapılaşmanın olduğu gecekondu bölgeleri başta olmak üzere birçok yerde kentsel dönüşüm gerçekleştirildi. Ama son yıllarda iktidara göre Türkiye’nin gelişmesini istemeyen çevrelerin ekonomik saldırıları nedeniyle, muhalefete göre ise hükümetin izlediği yanlış politikalar nedeniyle enflasyon canavarı tekrar karşımıza çıktı.

Her alanda fiyat artışları, zamlar sağanak gibi yağmaya başladı. İnşaat malzemelerindeki fiyata artışları nedeniyle konut fiyatları aldı başını gitti. Uzun vadeli düşük faizli Konut kredilerine erişilemez hale geldi. Üstüne bir de 6 Şubat’ta 11 ilde etkili olan ancak tüm ülkeyi yakıp kavuran depremlerle karşılaştık.

***

Antalya’da geçtiğimiz kış için bir kilo domatesin 50 liraya kadar çıkabileceği söylenmişti. Sonuçta kış aylarında seralarda üretim maliyetli bir iş. Haliyle bu maliyet fiyatlara da yansıyor. Ama O tahmin tutmadı. En çetin kış ayalarında bile Antalya’da domatesin kilosunun 50 liraya çıktığını görmedik.  Domates kış aylarında 10 lira ile 30 lira aralığında satıldı. Kurban bayramı öncesi kilosu 10 liranın da altına düştü. Ancak bayramdan sonra ne olduysa domates de dahil olmak üzere ülkenin turfanda sebze ve meyve ambarı olarak bilinen Antalya’da fiyatlar almış başını gitmiş. 

***

7 Temmuz günü Antalya’nın en büyük sokak pazarlarından ve ucuzluğu ile de tanınan Muratpaşa ilçesindeki Kızılsaray Mahallesi’ndeki cuma pazarını şöyle bir dolaştım. Kokteyl diye tabir edilen bir domates gördüm. Üzerinde etiketi yoktu. “Ne kadar” diye sordum. Kilosu 60 liraymış.  Şaka değil.  Pazarı dolaşıp orta kalitedeki bir domatesi 30 liradan aldım. En kötüsü 10 lira.  Biberin kilosu 40 lira civarında. Bu millet bu fiyatlarla salçasını sosunu nasıl yapacak açıkçası çok merak ediyorum.

***

Meyveler de ateş pahası olmuş. Alabilene aşk olsun. Bilirim kiraz toplamak çok zordur. Tek tek dalından toplarsınız. Keza erik de kayısı da öyle. Toplaması zaman alır. Onlarında kilosu da 40-50 lira civarında. Fiyatlar sadece pazarda da uçmamış. Bu pazarın olduğu sokaktaki bir terziye paçasını kısaltması için bir pantolon verdim. Kesip dikmesi beş dakika bile sürmedi. “Ne kadar” dedim. 50 liraymış. “Çok değil mi” dedim. “Tarife böyle” dedi.  Sonra evimde damlayan banyodaki bir musluğu tamir ettirmek için mahallemdeki sıhhi tesisatçıya gittim.

“Yoğunum, bugün bakamam” dedi. Diğer günler de ben müsait değilim. Su da damlıyor. Bir damla suyun bile heba edilmesine gönlüm de razı gelmedi. Sonra cep telefonumda kayıtlı olan seyyar çalışan bir sıhhi tesisatçıyı aradım. “Geyikbayırı’ndayım şu anda.  Akşamüzeri bakalım” dedi. “Peki” dedik. Akşamüzeri geldi.  10 dakika kadar uğraştı. Damlama yapan tesisatı sökemedi.

***

 “Seramikleri Kırmamız gerekebilir” dedi. “Kırmadan yapmaya çalışalım” dedim. Sonra damlamaya neden olan tesisatın sağına- soluna boru anahtarı ile vurdu. O damlama yapan tesisat su akıtmayı nasıl olduysa durdurdu.   Çocukluğunda elektronik malzemeler arızalandığında bir temassızlığı gidermek için sağına soluna vuranları görmüştüm. Anlaşılan bizim tesisat dayak atılmaktan anlıyormuş. “Borcumuz ne kadar” dedim. “350 lira” dedi. Bu ne dedim tarife böyle dedi. Yapacak bir şey yok.   Merak ettim. İnternetten tamir servis ücretleri şöyle bir baktım. 300 liranın altında fiyat yok.

Açıkçası çarşıda pazarda, karşılaştığım rakamlar açıkçası milli paramız Türk Lirasına da bir hakaret gibi geldi. Hani ev sahiplerini fahiş kira artışı yapmakla suçluyoruz ya. Yüzde 25 ile sınırlıyoruz ya. Diğer artışları nasıl durduracağız çok merak ediyorum.