Emlakta 'EİDS' dönemi başladı 

TÜKONFED Başkan Vekili Av. İbrahim Güllü, emlak sektöründe “doğrulanmış ilan” düzenlemesinin devreye girmesinin ardından sektörde yeni bir dönemin başladığını söyledi. Güllü, yakında otomobil sektöründe de bu sistemin hayata geçeceğini belirterek, “Piyasada dengesizliğin önüne geçilecek” dedi.

Emlak sektöründe devrim niteliğinde bir değişim yaşanıyor. Tüketici Konfederasyonu (TÜKONFED) Başkan Vekili Av. İbrahim Güllü, 15 Eylül itibarıyla yürürlüğe giren Elektronik İlan Doğrulama Sistemi (EİDS) ile emlakta yeni bir dönemin başladığını duyurdu. Güllü, sistemin Ocak 2024’ten itibaren zorunlu hale geleceğini, bu süreçte hybrid bir uygulama ile deneme süreci geçirileceğini ifade etti.


EİDS SAHTE İLANLARIN ÖNÜNE GEÇECEK
EİDS’in, sahte ilanların ve fahiş fiyatların ortadan kaldırılmasına yardımcı olacağına dikkat çeken Güllü, "Bu sistem sayesinde kira fiyatlarının yüzde 35-40 oranında düşmesini bekliyoruz," dedi. Ancak, sistemin henüz yeni olmasından ötürü, ilanların çoğunluğunun mevcut haliyle devam ettiğini belirtti. EİDS uygulaması hakkında eleştirilerde de bulunan Güllü, mülk sahiplerinin kiraya verme veya satış işlemlerinde yalnızca bir emlakçıya yetki verebilmelerinin sorun oluşturduğunu belirtti. "Bu durumda tüm ilanlar tek bir emlakçı tarafından yönetiliyor. Mülk sahipleri, belirli bir süre için birden fazla firmaya yetki verebiliyor, bu da piyasa manipülasyonuna yol açabilir" dedi. 


“DENGESİZLİĞİN ÖNÜNE GEÇİLECEK” 
Güllü, Ticaret Bakanlığı’ndan beklenenin, yetkilendirme sürelerinin daha esnek hale getirilmesi olduğunu belirtti. "Tek bir firma ile sınırlı kalınması, piyasa dengesizliğinin önüne geçecektir" diye ekledi.  Güllü, Ticaret Bakanlığı'ndan uygulama hakkında beklentini açıklayarak “Düşünce ve olarak çok güzel ama uygulamada daha da güzelleştirebilmek ve daha da etkin hale getirebilmek adına tek bir firmaya tek bir emlak danışmanı, emlak şirketine yetkilendirme ilan verme yetkisinin de tek bir firmayla yetkilendirilmesi gerekir” diye konuştu. 
Güllü konuşmasında ilan verilen mecraların itirazlarının olduğunu ve bu noktada da Ticaret Bakanlığı'nın onların serzenişlerini dikkate aldığını düşündüğünü kaydetti. Çünkü bu 3 tane firma olayı 3 tane emlak şirketine ilan verme ilgisi vermesi de bunu gösteriyor. Biz bunun bu kabulün doğru olmadığını Dolayısıyla tek bir firmanın olması gerektiğini düşünüyoruz” dedi.