EMİNE ERDOĞAN TANITIM TOPLANTISINDA KONUŞTU

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, "Her bir seyahatin, benim için ayrı bir hatırası var. Şu günlerde onları kayda geçirmeye çalışıyorum. Hatta evlere kapandığımız salgın günlerinde bu seyahatleri bir hatırata dönüştürme denemesi dahi yaptım. Belki önümüzdeki aylarda yayımlanır, sizlerle de paylaşma imkanı bulabilirim" dedi.

Emine Erdoğan, '24 Ocak Dünya Afrika ve Afro-Kökenli Kültür Günü' dolayısıyla Cumhurbaşkanlığı Millet Kütüphanesi'nde düzenlenen 'Otuz Sekiz Dilde Afrika Atasözleri Seçkisi 1' kitabının tanıtım programına katıldı. Yıllar içinde Afrikalı dostlarla muhabbetlerinin büyüdüğüne şahitlik etmenin son derece heyecan verici olduğunu söyleyen Erdoğan, bu dostluktan doğan sinerjinin güzel projelere dönüşmesinin çok anlamlı olduğunu dile getirdi. 2005'te başlatılan Afrika açılımından bu yana Türkiye-Afrika ilişkilerin güçlenerek arttığını, TİKA, Yunus Emre Enstitüsü, Maarif Vakfı, Kızılay, Yurtdışı Türkler ve Akraba Toplulukları Başkanlığı gibi kurumların kıtaya dostluk eli uzattığını hatırlatan Erdoğan, "Afrika bize, kapısı çalınacak bir akraba kadar yakındır. Afrika'yı bir bütün olarak seviyoruz ve ne mutlu ki aynı sevgiyi baktığımız her çehrede görüyoruz" dedi.

'SEYAHATLERİ HATIRATA DÖNÜŞTÜRME DENEMESİ YAPTIM'

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın neredeyse tüm Afrika seyahatlerine eşlik ettiğini kaydeden Erdoğan, "Hüzne boğulmuş kalplerin ve gözyaşının hiçbir tercümana ihtiyaç bırakmayan evrenselliğini gördüm. Çocuk, her yerde çocuktu. Bir annenin gözündeki endişe, dünyanın her yerinde aynıydı. Bizim kültür ve medeniyet kodlarımızda insanın insana emanet olduğu şuuru son derece yaygındır. Ben de hayatımda bu prensibi her zaman pratik etmeye çalıştım. Her bir seyahatin, benim için ayrı bir hatırası var. Şu günlerde onları kayda geçirmeye çalışıyorum. Hatta evlere kapandığımız salgın günlerinde bu seyahatleri bir hatırata dönüştürme denemesi dahi yaptım. Belki önümüzdeki aylarda yayımlanır, sizlerle de paylaşma imkanı bulabilirim" diye konuştu.

Afrika'ya gönül gözleriyle baktığını ve gün gittikçe kuvvetlenen bu duygusal bağın  güzel projelere dönüştüğünü belirten Erdoğan, "Ankara Hamamönü'nde 2016 yılında kurduğumuz Afrika El Sanatları Pazarı ve Kültür Evi bu projelerin ilkiydi. Afrika Evi'nin temeli Afrikalı kadınlarla dayanışma arzumuza dayanıyor. Alın teri, göz nuru sömürülen Afrikalı kadınlar için adil bir pazar anlayışıyla kuruldu. 18 Afrika ülkesinden, Dışişleri Bakanlığımızın koordinasyonu ile getirilen ürünlerin satışı burada yapılıyor. Elde edilen gelir olduğu gibi sahiplerine gönderiliyor. İnşallah, en kısa zamanda bu projemizi tüm kıta için yaygınlaştırmayı ümit ediyoruz" ifadesini kullandı.

'YENİ BİR KİTABI TANITIYORUZ'

Erdoğan, geçen yıl Afrika büyükelçilerinin eşleri tarafından seçilen Afrika yemekleri tariflerinden oluşan bir kitabın yayımlandığını hatırlatarak, şunları kaydetti:

"Bugün ise hayata geçmesinden büyük bir heyecan duyduğum yeni bir kitabı tanıtıyoruz. 'Afrika Atasözleri Kitabı', kıtanın tüm tecrübesinin lisana nakşolunmuş özetidir. Bu kitabın, atasözlerinin muhafızı ve taşıyıcısı yaşlıların mirasına sahip çıktığına inanıyorum. Bildiğiniz gibi, Afrika kıtası iki bini aşkın dilin evi. Kitabımızın bu ilk cildinde, 18 Afrika ülkesinin atasözleri, o ülkelerin sefireleri tarafından derlendi. Atasözleri, sözlü halk kültürünün en önemli kaynaklarından biridir. Doğdukları coğrafyaya ait olsalar da aslında tüm dünyanın bilgelik kaynaklarıdır. Onların gelişip büyüdüğü beşik, insanlık deneyimidir. Bir toplumun atasözleri, o toplumun görüp geçirdikleri ile ilgili birçok şey anlatır bize. Aktarılan bu tecrübe, birçok yanlışa şifa olur."

Atasözlerinin doğumlarının, neredeyse yok denecek kadar azaldığına dikkat çeken Erdoğan, "Teknolojinin yan etkilerinden şehirleşmeye kadar birçok etken, sözlü halk kültürünü erozyona uğratıyor. Tabii hal böyle olunca, bu kültürün korunması ve geleceğe taşınabilmesi büyük bir önem taşıyor. Çünkü bilhassa günümüzün teknolojik iletişim anlayışı, aslında en büyük iletişimsizliği meydana getiriyor. Sözler çoğalıyor, bir başkasına ulaşma hızı artıyor ama kalbe varamadan yok olup gidiyor" dedi.

'AFRİKA'NIN, 21. YÜZYILIN EN PARLAK YILDIZI OLACAĞINA DAİR İNANCIM TAM'

Erdoğan, Afrika'ya dair geliştirdikleri projelerin çerçevesinin gün geçtikçe genişlediğini dile getirerek "Buradaki gençlerimiz bu güzel ilişkilerin meyvesidir. Yurtdışı Türkler ve Akraba Toplulukları Başkanlığımızın misafirleri olarak Türkiye'de burslu eğitim alıyorlar. Bu öğrencilerin sayısı, son 10 yılda 20 kat arttı. 2020 yılında 54 ülkeden 50 bin başvuru oldu. Bugün yaptıkları gösteri için de her birine teşekkür ediyorum. Bu, dostluğumuzun, kardeşliğimizin ve candan muhabbetimizin bir ifadesidir. İnşallah, tüm dünya olarak salgını bir an önce atlatıp bildiğimiz normale geri döndüğümüzde, projelerimize daha da hız katarak devam edeceğiz. Afrika'nın, 21'inci yüzyılın en parlak yıldızı olacağına dair inancım tam. Biz de bu yolculukta, başta kadınlar ve çocuklar olmak üzere, tüm Afrikalı kardeşlerimizle birlikteyiz" diye konuştu.

Programın sonunda Erdoğan'a "Otuz Sekiz Dilde Afrika Atasözleri Seçkisi 1" kitabının takdim edilerek hatıra fotoğrafı çektirildi.

DHA