Egzama hastaları güneşten korunmalı
Atopik dermatitin (egzama) genetik, çevresel ve immünolojik faktörlerle derinin bariyer fonksiyonlarının bozulması sonucu oluşan bir deri hastalığı olduğunu belirten Çocuk İmmünoloji ve Alerji Uzmanı Dr. Nazan Tökmeci, “Sıklıkla çocuklarda görülmekle birlikte, erişkin yaşlarda da görülebilmektedir. Bu hastaların şikâyetlerini artıran aşırı sıcak, nem, tahriş edici maddeler, kimyasallar, alerjenler, enfeksiyonlardan kaçınmaları ve ciltlerini çok iyi nemlendirilmeleri önemlidir” dedi.
Çocuk İmmünoloji ve Alerji Uzmanı Dr. Nazan Tökmeci, Atopik
dermatit (egzema) hastalarının yaz aylarında dikkat etmesi gerekenler hakkında
açıklamalarda bulundu.
Egzama ile ilgili bilgi veren Uzm. Dr. Tökmeci, “Atopik
dermatit (egzema) genetik, çevresel ve immünolojik faktörlerle derinin bariyer
fonksiyonlarının bozulması sonucu oluşan bir deri hastalığıdır. Ciltte
tekrarlayan kuruluk, kaşıntı ve egzemalarla seyreder. Sıklıkla çocuklarda
görülmekle birlikte, erişkin yaşlarda da görülebilmektedir. Hastanın gece
uykusunu, okul başarısını, sosyal aktivitelerini ve yaşam kalitesini bozan
önemli bir sağlık sorunudur” diye konuştu.
“Sıcak hava kaşıntıların artmasına yol açar”
Hastaların nelere dikkat etmesi gerektiğine değinen Uzm. Dr.
Tökmeci, “Bu hastaların şikâyetlerini artıran aşırı sıcak, nem, tahriş edici
maddeler, kimyasallar, alerjenler, enfeksiyonlardan kaçınmaları ve ciltlerini
çok iyi nemlendirmeleri önemlidir. Atopik dermatiti olan hastalarımızın
şikâyetleri, sıcak yaz aylarında güneş ışınlarının da etkisi ile artmaktadır.
Sıcak hava ciltte kuruluğa sebep olarak kaşıntıların artmasına yol açar. Bu
hastalarda güneşten korunmak ve cildi nemlendirmek çok önemlidir. Güneşten
korunmak için hastalarımızın güneş ışığının yoğun olduğu 10.00-16.00 saatleri
arasında dışarıya çıkmamaları, mutlaka şapka ve güneş gözlüğü kullanmaları,
uzun kollu açık renkli kıyafetleri tercih etmeleri önemlidir” şeklinde konuştu.
“GÜNEŞ KREMİ
KULLANILMALI”
Güneş kremi kullanmanın önemine dikkat çeken Tökmeci,
“Hastaların dışarı çıkmadan 30 dakika önce 50 koruma faktörlü güneş kremi
kullanmaları ve sonrasında 2 saatte bir tekrar etmeleri gerekir. Denizin tuzlu,
havuzun ise klorlu suyu ciltte kuruluk ve tahrişe sebep olabilir. Bu hastaların
deniz veya havuzdan çıktıktan hemen sonra ılık suyla duş almaları, lif, kese ve
sabun kullanmamaları, hipoalerjenik parfümsüz bir temizleyici kullanmaları ve
nemlendirici kremle ciltlerini nemlendirmeleri, cildin nem dengesini korumak
açısından önemlidir” ifadelerini kullandı.
“GENİŞ KIYAFETLER
TERCİH EDİLMELİ”
Kıyafet konusuna da dikkat edilmesi gerektiğine vurgu yapan
Tökmeci, “Aşırı terleme hastaların şikâyetlerini artırabileceği için sentetik
içerikli kıyafetler giymemeleri, yüzde 100 pamuklu, vücudu sıkmayan geniş
kıyafetler tercih etmeleri faydalıdır. Özellikle bol su içmek, sağlıklı ve
dengeli beslenmek, lifli gıdalar, mevsiminde meyve ve sebze tüketmek, fermente
gıdaları tercih etmek ve Omega-3’den zengin beslenmek hastalarımızın cilt
sağlığı açısından da çok yararlı olacaktır” diyerek sözlerini tamamladı.
İHA