DURUM KÖTÜ, GİDİŞAT VAHİM…

Mübarek Ramazan Ayı gireli bir haftayı geçti. Ey millet oruçla aranız nasıl? Korona belası umarım sizin evinizden, akrabalarınızdan, komşularınızdan, Antalya’mızdan velhasıl ülkemizden inşallah uzak durur. Amma hiçte öyle gitmiyor. Bu bela hızla yayılmaya ve yeniden insanımızı çevrelemeye devam ediyor.

İki haftalık kısmi kapanmada kritik virajı geçip geçemeyeceğimiz belli değil. Hatta bayrama ülke olarak nasıl gireceğimiz tam bir muamma. Hepiniz süper lig puan cetvelini takip eder gibi vaka sayılarını her akşam takip ediyoruz. Durum kötü ve gidişat vahim. Bu böyle giderse yandık bittik.

Bilim insanları “Vaka sayıları 50 bini bulursa sağlık sistemi çöker. Bu salgının önüne geçemeyiz” diyorlardı ya 60 bini geçtik rekor zirveye ulaştık. Bunları söylemesi ve yazması çok kolay. Bunun önüne geçmekte kolay. Lakin şu tedbirlere bir türlü uymadığımız ise bu rakamlara göre ayan beyan ortada.

Aşı ile her şey bitmiyor. Kurallara uymak zorundayız. Çünkü en iyi tedbir hala bu! Yahu herkes Allah aşkına aklını başına bir an önce alsın. Vaka sayıları, ölüm sayıları aldı başını gidiyor. Ama yaptığımız tek şey bir birimize akıl vermek. Bir başka şekli ile ağzı olan konuşuyor. Sonra çıkıp sorumlu ve suçlu arıyoruz.

Bu ürkütücü gidişattan asıl birbirlerini suçlamaya üstü kapalı çaktırmadan topu vatandaşın kucağına atanlar suçlu bence. Belki bu dünyada kendilerini kurtarabilirler, hasta olmaya bilirler ve hatta hatta ölmeyebilirler ama Allah’ın adaletinden asla kaçamazlar. Nereye baksanız kime sorsanız ya evinde ya hastanede tedavi altında. Bu illet ilk zamanlardan çok daha acımasız ve hızlı yayılıyor.

Yahu gelin etmeyin eylemeyin şu kurallara uyalım. Maskemizi takmadan bir adım öteye gitmeyelim. Unutmadan ben hala tam kapanmadan yanayım. Yoksa birçoğumuz bayramı bile göremeyeceğiz.

CHP’DE MALZEME BOL

Dün “Bizim meslekte günlük yazı yazmak sanıldığı kadar kolay değil. Her gün yeni bir konu bulacaksın. Özellikle yerelde yazdığın zaman çerçeve biraz daralıyor. Ama iş CHP ve Antalya Büyükşehir Belediyesi olunca konu sıkıntısı yok…” demiştim.  Hakikaten öyle. Her gün bir CHP’li eski ve yeni belediye başkanını oturup yazsan kitap olacak konular çıkıyor. İşte bugün 3 belediye ile ilgili konuları yazacağım. Kimisi bana kızacak kimisi için sizler “Vay be” diyeceksiniz.

KÖTÜ ÖRNEK OLUYOR

Topluma örnek olması gereken bir CHP’li belediye başkanı kardeşimiz (kendini zaman zaman dizi karakteri Polat Alemdar zannediyor) alkole biraz düşkün. Bir iki kadeh atımı ortalığı dağıtıyor, ‘dünyayı ben yarattım’ edasıyla caka satıyor. Hatta bazen ileri gidip eline tabancayı alıp basıyor tetiğe. Şükür kimseyi vurmuyor!

Bu zat-ı muhterem CHP’li Belediye Başkanımız geçen yılın ortalarında kafayı çekip aracının direksiyonuna geçmiş. İyi bir avcıda olan bu başkan bu kez polisimize av olmuş. Alkollü bir şekilde Lara’da polis kontrolüne takılmış. Evraklarını görmedik ama sürücü belgesine 6 ay süreyle ey koyulmuş.

O ise 2021 Şubat’ta belgesini geri alıncaya kadar araç kullanmaya devam edip kötü örnek olmuş. Tabi bunlar bir iddia amma iddiayı ortaya atan isim ise siyasetçi. Ortaya çıkıp inkar eder mi bilmem ama yaptığı çok kötü bir örnek. Niye yazdım bunu? CHP’li başkanların nelerle meşgul olduklarını göstermek için.

KÖLEOĞLU’NA YARGI YOLU

Epeydir Kumluca Belediyesi ile ilgili yazıp çizmiyordum. Açıkçası kulağımın üzerine yatmıştım. Fakat işler orada epeyce karışmış gibi görünüyor. Kulağıma üflenenlere göre Belediye Başkanı Mustafa Köleoğlu ile ilgili Cumhuriyet Savcısı 2 ayrı konudan resen soruşturma başlatmış ve iddianameyi hazırlamış. Ayrıca 3 konu hakkında da İçişleri Bakanlığı’nın açtığı soruşturma ise devam ediyormuş. Kulağıma bu bilgiyi üfleyen ve kanat çırpan kuşlar dosyayı da yakında posta güvercinine vereceklerini söylemeyi ihmal etmedi.  Bekleyip göreceğiz bakalım neler olacak neler.

CHP’Lİ GÜL’E ŞOK

Başkanlık yaptığı dönemde “Kaçak yapılara geçit vermeyeceğim” diyen Kemer Belediyesi’nin CHP’li eski Başkanı Mustafa Gül’ün eşi Neşe Gül adına yerel seçimlerden hemen önce Kuzdere’de yaptırdığı kaçak villası için yıkım kararı çıktı. Gül ailesi, villanın 17 gün içerisinde tamamlandığını, Belediye yetkililerinin olayı kötü amaçlı kullandıklarını, evini yıkmaya çalıştıklarını, fazla yapılan yerler için Yapı Kayıt Belgesi alınarak yasal hale getirildiğini iddia etmişti. Ancak Konya Bölge İdare Mahkemesi de bu kararı yıkım kararını onaylayınca işin şekli değişti. Çam ağaçları arasındaki o güzelim mini! köşk yıkılacak. Tabi Başkan Gül’ün rahmetli babası dahil yaktığı onca kişi alet yerini bulmuş olacak. Yani ‘Men Dakka Dukka’ (Çalma kapımı çalarlar kapını) olmuş Gül ve eşi.