Dünyada temiz enerji kaynaklarının elektrik üretimindeki payı yüzde 40'ı aştı
Temiz enerji kaynaklarının 2024'te küresel elektrik üretimindeki payı 1940'tan beri ilk kez yüzde 40'ı aşarak yeni bir dönüm noktasına ulaştı.
Uluslararası enerji düşünce kuruluşu Ember'in bu yıl 6'ncısını hazırladığı "Küresel Elektrik Değerlendirmesi" raporu yayımlandı. Küresel elektrik sektöründe geçen yıl yaşanan değişim ve gelişmelerin ülke bazlı verilere dayandırılarak analiz edildiği rapor, dünya elektrik talebinin yüzde 93'ünü oluşturan 88 ülkenin geçen yılki elektrik üretim verisini de içeriyor.
Rapora göre, yenilenebilir enerji kaynaklarından elektrik
üretimi geçen yıl 858 teravatsaat artışla rekor seviyeye çıktı. Bu miktar,
yenilenebilir enerji kaynaklarından rekor üretim sağlandığı 2022'deki seviyeye
göre 49 artışa karşılık geliyor.
Güneş enerjisinden elektrik üretimi 2024'te önceki yıla göre
474 teravatsaat (yüzde 29) yükseldi ve güneş, üst üste üçüncü yılda da temiz
enerji kaynaklarından elde edilen üretime en büyük katkıyı veren kaynak oldu.
Bu artışla, güneş enerjisinin küresel elektrik üretimindeki
payı yüzde 6,9'a ulaştı.
Güneş enerjisinden elektrik üretimindeki büyümenin yarısı
Çin'de gerçekleşirken, 2024'te ülkenin temiz enerji üretimindeki artış,
elektrik talebindeki artışın yüzde 81'ini karşıladı.
Hindistan'da devreye giren elektrik üretim kapasitesi ise
geçen yıl 2023'e göre iki katına çıktı.
Rüzgar enerjisinin elektrik üretimindeki payı 2024'te yüzde
8,1'e yükselirken, hidroelektrik kaynakların payı yüzde 14,3'te sabit kaldı ve
en büyük temiz elektrik kaynağı pozisyonunu korudu.
Nükleer enerji ise geçen yıl dünya elektrik üretiminin yüzde
9'unu karşıladı. Diğer yenilenebilir enerji kaynaklarının elektrik üretimindeki
payı da yüzde 2,6 seviyesinde gerçekleşti.
Böylece, yenilenebilir enerji ve nükleer dahil olmak üzere
temiz enerji kaynakları, küresel elektrik üretiminin yüzde 40,9'unu karşıladı.
Bu kaynakların elektrik üretimindeki payı 1940'tan beri ilk kez yüzde 40'ı
aşarken, küresel elektrik üretiminde yeni bir dönüm noktasına ulaşıldı.
ELEKTRİK TALEBİNDEKİ
ARTIŞTA SICAK HAVA DALGASI VE YAPAY ZEKA ETKİSİ
Yenilenebilir enerjideki hızlı büyümeye rağmen, geçen yıl
fosil yakıtlardan elektrik üretiminde de yıllık bazda yüzde 1,4 ile sınırlı
artış görüldü. Elektrik talebindeki yüzde 4'lük büyüme, fosil yakıt kullanımının
artmasında etkili oldu.
Fosil yakıtların elektrik üretimindeki payının artması da,
elektrik sektörü kaynaklı emisyonların yüzde 1,6 artışla tüm zamanların en
yüksek seviyesine çıkmasına yol açtı.
Öte yandan, geçen yıl dünya çapında görülen aşırı sıcak hava
dalgaları ve buna bağlı olarak artan klima kullanımı olmasaydı, fosil
yakıtlardan elektrik üretimindeki büyüme yüzde 0,2 ile sınırlı kalacaktı.
Hava koşullarının yanı sıra, elektrik talebindeki artışta
yapay zeka, veri merkezleri, elektrikli araçlar ve ısı pompaları gibi
teknolojiler de etkili oldu. Bu teknolojilerin toplamı elektrik talebinde
2024'teki artışın yüzde 0,7'sini oluşturdu. Bu oran, 5 yıl öncesindeki
seviyenin iki katına karşılık geldi.
TEMİZ ENERJİ,
ELEKTRİK TALEBİNDEN HIZLI BÜYÜYECEK
Rapora göre, gelecek yıllarda temiz enerjiden elektrik
üretimindeki büyümenin talepteki artışı geride bırakacağı ve bu durumun fosil
yakıttan elektrik üretiminde kalıcı bir düşüşü başlatacağı öngörülüyor.
Temiz enerjiden üretimde beklenen büyümenin 2030'a kadar
yüzde 4,1'lik elektrik talep artışını karşılamak için yeterli olacağı
hesaplanıyor.
Gelişmekte olan teknolojilerin yanı sıra, Çin ve Hindistan
gibi dünyanın en büyük gelişmekte olan ekonomilerinin elektrik üretimindeki
değişimlerin küresel elektrik görünümünde belirleyici olacağı tahmin ediliyor.
Ember Genel Müdürü Phil MacDonald, rapora ilişkin
değerlendirmesinde, güneş enerjisinin küresel enerji dönüşümünün
"motoru" haline geldiğini belirterek, en hızlı büyüyen ve en büyük
enerji kaynağı olarak güneş enerjisinin artan elektrik talebini karşılamak için
kritik önemde olduğunu kaydetti.
AA