Dünya genelinde her 8 kişiden 1’i obeziteyle yaşıyor
Dünya genelinde her 8 kişiden 1’i obeziteyle yaşıyor, yetişkinlerde aşırı kiloluların oranı 1990’dan bu yana yaklaşık 2 kat arttı.

Dünya genelinde her 8 kişiden 1’i obeziteyle yaşıyor, yetişkinlerde aşırı kiloluların oranı 1990’dan bu yana yaklaşık 2 kat arttı.
4 Mart Dünya Obezite Günü dolayısıyla obeziteye ilişkin
haber derlendi.
Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin en önemli sağlık
sorunlarından obezite, genel olarak "bedenin yağ kütlesinin yağsız kütleye
oranının aşırı artması sonucu boy uzunluğuna göre vücut ağırlığının arzu edilen
düzeyin üstüne çıkması" olarak tanımlanıyor.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), aşırı kiloyu "vücutta aşırı
yağ birikmesi durumu" olarak tanımlıyor.
Obezite ise aşırı yağ birikimiyle tanımlanan kronik ve
karmaşık sağlık problemi olarak ifade ediliyor, aşırı kilo ve enerji alımı ile
harcanması arasındaki dengesizlikten kaynaklandığı belirtiliyor.
DSÖ, vücut kitle endeksine göre 25'in üstünü aşırı kilolu,
30'un üstünü ise obezite olarak kabul ediyor.
Obezite, tip 2 diyabet ve kalp hastalığı riskini artırırken
kemik sağlığını ve üremeyi de olumsuz etkileyebiliyor, bazı kanser türlerinin
riskini çoğaltırken uyku bozukluğuna veya hareket kabiliyetinde azalmaya neden
olup yaşam kalitesine olumsuz tesir ediyor.
Daha önce yüksek gelirli ülke sorunu olarak kabul edilen
aşırı kilo ve obezite, düşük ve orta gelirli ülkelerde de artış göstermeye
başladı.
DSÖ'nün 2022 yılı verilerine göre, dünya genelinde 18 yaş ve
üzeri 2,5 milyar yetişkin aşırı kilolu, 890 milyondan fazlası ise obez.
18 yaş ve üzeri yetişkinlerin yüzde 43'ü aşırı kilolu, bu
oran 1990'a göre yaklaşık iki kat arttı.
5 yaş altı tahminen 37 milyon çocuk aşırı kilolu, Afrika'da
ise bu oran 2000'den bu yana neredeyse yüzde 23 arttı.
Aşırı kilolu veya obez 5 yaş altı çocukların neredeyse
yarısı Asya'da yaşıyor, 5-19 yaş aralığındaki 390 milyondan fazla çocuk ve
ergen aşırı kilolu.
1990'da 5-19 yaş aralığındaki çocuk ve ergenlerin sadece
yüzde 2'si obezken 2022'ye gelindiğinde bu oran 4 kat artışla yüzde 8'e
yükseldi.
Küresel obezite oranları, kız çocuklarında yüzde 1,7'den
6,9'a, erkeklerde ise yüzde 2,1'den 9,3'e çıktı.
YETİŞKİNLERDE EN
FAZLA OBEZİTE ADA ÜLKELERİNDE GÖRÜLDÜ
İngiltere merkezli The Lancet dergisi tarafından DSÖ'nün
katkılarıyla geçen yıl yayımlanan, 2022 verilerine dayandırılan başka bir
rapora göre kadınlar için obezitenin en yaygın görüldüğü ülkelerin Tonga ve
Amerikan Samoası, erkekler için ise yetişkin nüfusun yüzde 60'ından fazlasının
obeziteyle yaşadığı Amerikan Samoası ve Nauru'nun olduğu bildirildi.
İngiltere, obezite yaygınlığı açısından kadınlarda dünyada
87'nci, erkeklerde 55'inci sırada, ABD ise kadınlarda 36'ncı, erkeklerde
10'uncu sırada yer aldı.
2022'de obezite, kız ve erkek çocuklarında en fazla Niue ve
Cook Adaları'nda görüldü, burada çocuk ve ergen nüfusunun yüzde 30'undan
fazlası obeziteyle yaşıyor.
İngiltere, obezite yaygınlığı açısından kız çocuklarında
72'nci, erkeklerde ise 91'inci sırada yer aldı.
Türkiye, 200 ülke arasında obezite oranları açısından
kadınlarda 42'nci, erkeklerde ise 60'ıncı sırada bulunuyor.
Öte yandan Türkiye'de de obezite vakaları artmaya devam
ediyor.
Sağlık Bakanlığının yayımladığı "Türkiye Beslenme ve
Sağlık Araştırması-2017" raporunda 15 yaş ve üzeri kişilerde obezite
sıklığının yüzde 31,5 olduğu kaydedildi, bu oran kadınlarda yüzde 39,1 ve
erkeklerde 24,6 olarak tespit edildi.
OBEZİTE, EKONOMİYE DE
ZARAR VERİYOR
Obezitenin sağlığa olduğu gibi ekonomiye de olumsuz etkileri
bulunuyor.
DSÖ'ye göre, herhangi bir çözüm bulunmaması halinde aşırı
kilo ve obezitenin küresel maliyetlerinin 2030'a kadar yılda 3 trilyon, 2060'a
ise kadar 18 trilyon dolardan fazlasına ulaşması öngörülüyor.
Düşük ve orta gelirli ülkelerde obezite oranlarındaki artış,
bir zamanlar yalnızca yüksek gelirli ülkelerle ilişkilendirilen bu sorunun
hızla küreselleşmesine neden oluyor.
Bu ülkeler, bulaşıcı hastalıklar ve yetersiz beslenme
sorunlarıyla boğuşurken obezite ve aşırı kilo gibi bulaşıcı olmayan risk
faktörlerinde de hızlı artış yaşıyor.
Bazı düşük ve orta gelirli ülkelerde aynı anda yetersiz
beslenme ve obezitenin bir arada bulunduğu yaygın durumlar da görülüyor.
OBEZİTE, BÜYÜK ÖLÇÜDE
ÖNLENEBİLİYOR
DSÖ'ye göre aşırı kilo, obezite ve bunlara bağlı bulaşıcı olmayan
hastalıkların büyük ölçüde önlenebilir ve yönetilebilir olduğu belirtiliyor.
Bireyler, yaşam döngüsünün her aşamasında önleyici
müdahaleleri benimseyerek risklerini azaltabilir.
Bunların arasında "hamilelik döneminde uygun kilo
alımı", "doğumdan sonraki ilk 6 ay boyunca sadece anne sütüyle
beslenmenin sağlanması", "çocukların sağlıklı beslenmesi",
"düzenli fiziksel aktivite", "ekran süresinin
sınırlanması", "şekerli içeceklerin ve enerji yoğun gıdaların tüketiminin
sınırlanması" ve "sağlıklı beslenme davranışlarının teşvik
edilmesi" yer alıyor.
Obeziteyle mücadelenin bireyselin yanı sıra toplumsal
sorumluluk olduğu belirtiliyor. Çözümlerin, sağlıklı diyet ve düzenli fiziksel
aktivite gibi günlük yaşamın en erişilebilir ve uygun ücretli davranışlarla
olabileceği ifade ediliyor.
DSÖ'YE GÖRE OBEZİTEYE
KARŞI KÜRESEL EYLEM GEREKİYOR
DSÖ, yıllardır küresel obezite krizine acilen müdahale
edilmesi gerektiğini belirtiyor.
Dünya Sağlık Asamblesi (DSA) Küresel Beslenme Hedefleri ile
2025'e kadar diyabet ve obezitenin artışını durdurmayı da içeren "bulaşıcı
olmayan hastalıklarla ilgili hedefler", DSÖ üyesi ülkeler tarafından
onaylanmıştı.
DSA da yaygın yetersiz beslenme sorununu ele almak için
hızlandırılmış küresel eyleme ihtiyaç duyulduğunu kabul etmişti.
2022'de düzenlenen 75. Dünya Sağlık Asamblesi'nde üye
ülkeler, obezitenin önlenmesi ve yönetimi için yeni önerileri kabul etmiş,
obeziteyi durdurmak amacıyla DSÖ Hızlandırma Planı'nı onaylamıştı.
AA
Antalya'nın Manavgat ilçesinde göğüs ağrısı şikayetiyle hastaneye başvuran 65 yaşındaki Vural Gül, acil serviste 12 kez duran kalbini elektroşokla çalıştırarak kendisini hayata bağlayan ekibi ziyaret etti.
Vatandaşlar Antalya’daki nöbetçi eczaneleri araştırmaya başlarken, Antalya Eczacı Odası tarafından yayınlanan liste ile bugünkü nöbetçi eczaneler belli oldu.
Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, 26 Mart'ta Akdeniz Üniversitesi Hastanesi Acil Servisinde meydana gelen yangının ardından zarar gören alanları yerinde inceledi, geçici olarak hizmet veren acil servis çadırını ziyaret etti.
Vatandaşlar Antalya’daki nöbetçi eczaneleri araştırmaya başlarken, Antalya Eczacı Odası tarafından yayınlanan liste ile bugünkü nöbetçi eczaneler belli oldu.
Vatandaşlar Antalya’daki nöbetçi eczaneleri araştırmaya başlarken, Antalya Eczacı Odası tarafından yayınlanan liste ile bugünkü nöbetçi eczaneler belli oldu.
Vatandaşlar Antalya’daki nöbetçi eczaneleri araştırmaya başlarken, Antalya Eczacı Odası tarafından yayınlanan liste ile bugünkü nöbetçi eczaneler belli oldu.
Vatandaşlar Antalya’daki nöbetçi eczaneleri araştırmaya başlarken, Antalya Eczacı Odası tarafından yayınlanan liste ile bugünkü nöbetçi eczaneler belli oldu.
Vatandaşlar Antalya’daki nöbetçi eczaneleri araştırmaya başlarken, Antalya Eczacı Odası tarafından yayınlanan liste ile bugünkü nöbetçi eczaneler belli oldu.
Antalya Şehir Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Nedim Ongun, geçen yıl 2 Mart’ta hizmete açılan hastanenin, birçok özellikli birimleriyle yerli ve yabancı hastalara hizmet verdiğini bildirdi.
Vatandaşlar Antalya’daki nöbetçi eczaneleri araştırmaya başlarken, Antalya Eczacı Odası tarafından yayınlanan liste ile bugünkü nöbetçi eczaneler belli oldu.
© Copyright © 2022 Lider Gazete, Sitemizde bulunan yazı, video, fotoğraf ve haberlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz veya kaynak gösterilmeden kullanılamaz