DÜNDEN BUGÜNE ULAŞIM

Sevgili okurlar, bildiğim kadarıyla Antalya’da günde ortalama 500 bin civarında kişi özel halk otobüsleri ile yolculuk ediyor. Günde milyonlarca liranın döndüğü bir sirkülasyon.  Bu şehirde ulaşıma sadece yolcular ücret ödemiyor.

***

Büyükşehir Belediyesi toplu taşıma hizmeti veren özel halk otobüslerinin sahiplerine indirimli ya da ücretsiz yolculuk eden vatandaşlar nedeniyle gelir desteği ödemesi yapıyor.  Taksilerle yolculuk edenlerin sayısını ise bilen yok.  

***

Ve bu kadar insan artık toplu taşıma araçlarını kullanırken; ya da taksiye binerken Antalya’da 2 Eylül’den itibaren zamlı tarifeye geçildi.  Toplu taşıma ücretleri ve taksi tarifeleri ulaşım esnafından gelen talep üzerine zamlanmış.  

***

Üstelik; ücretsiz ve indirimli yolcular gerekçe gösterilerek Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin özel halk otobüslerine yaptığı gelir desteği adı altında para vermesine rağmen.

***

Zam gerekçesi olarak maliyet artışları, gerekçe gösterilecektir muhtemelen. Hatta yapılan zaman enflasyon oranının altında olduğu, ulaşım esnafının zarar ettiği iddia edilecektir.

***

Gerçekten öyle mi?

Madem ulaşım esnafı zarar ediliyor bıraksınlar bu işi.  Kaldıralım plaka tahditlerini. Piyasaya rekabet gelsin. Mahallede dileyen bakkal dükkanı açabildiği gibi dileyen bir araç alıp taksicilik ya da otobüsçülük yapabilsin.

***

Bu da olmuyorsa;  toplu taşıma işini tümüyle belediye bizzat kendisi yapsın. Belediye toplu taşıma filosunu kursun. Zaten eskiden Antalya’da plaka tahdidi falan yoktu. Özel halk otobüsü diye bir şey yoktu.

***

Plaka tahditleri ile Antalya Halen İYİ Parti Antalya Milletvekili olan Hasan Subaşı döneminde tanıştı. Doğru Yol Partisinden seçilip 1989 ile 1999 yılları arasında  Antalya Belediye Başkanlığı yapıp, siyasi hayatına İYİ Parti Milletvekili olarak devam eden Hasan Subaşı’nın döneminde  bu şehirde taksi plakalarına tahdit getirilip otobüsler özelleştirildi.

***

Sonra şehir içi dolmuşlar da otobüse dönüştürüldü. Eskiden dolmuşçular direksiyonun başına  kendileri geçerdi.  Öyle şoför falan çalıştırmazlardı. Paraları elden ele “arkadan bir kişi” diyerek uzatıp şoföre verirdik. 

***

Öyle çok para kazanamazdı eskiden ulaşım esnafı. Bu yüzden taksicilik yapan da olmazdı.  Hatta 1993’te taksi plakalarına tahdit getirildiğinde mevcut 5 bin 578 taksiden yaklaşık 2 bin kadarı parasızlıktan aracını yenileyemediği için işini bıraktı. Bu yüzden sahip olduğu plakasını da kaybetti. Alan satan yoktu.  

***

BU FİYATLAR NEYİN NESİ?

Peki ya şimdi?  Plaka sahipleri çalışmıyor, şoför tutup çalıştırıyor çoğu.  Bir de satılık plaka ilanlarına baktım.  Taksi ve otobüs plakaları ortalama bir buçuk milyon lira. Kiralık taksi plakalarına baktım. 103 bin liraya da 20 bin liraya da var. Para kazanılamıyorsa, bu plaka fiyatları neyin nesi oluyor…