DÖRT YANIMIZ BAHAR BAHÇE

Her hafta üstüne koyan, sahaya oyun olarak ve fiziken ağırlığını koyan bir takımı övdükçe övüyoruz. Geçen hafta da söylediğim gibi bu takım, adamı şair yapar diyorken artık söyleyecek sözler kifayetsiz kalıyor.

Siz oyun olarak her hafta çıtayı yükselttikçe bizim kelimelerimiz sizin hakkınızı vermeye yetmemeye başlıyor. Ama hepimizin ortak duygusu ve düşüncesi ALDIĞIMIZ KEYİF…

Her geçen gün tribünlerde artan seyirci…

Takımın fikstürünü kovalayan bir şehir...

Haftalarca maça gelip kahrolan insanlar yerine koşa koşa heyecan içinde stada gelen insanlar…

Çocuklarını alıp keyif içinde maça gelen insanlar…

Sahada ki oynayan oyuncusundan tribünde ki çocuklarımıza kadar artık Antalyaspor maçları bu senenin en keyifli aktivitesi haline geldi.

Aldığımız KEYİF ve her hafta artan performansın arkasında ki kilit nokta ise net olarak ÖZGÜVEN…

Takım oynadığı oyundan keyif alıyor ve kazanarak kaybetmeme serisine devam ettikçe oyuncuların hem kendilerine hem takıma müthiş bir özgüveni oluştu. Bir dönem sorumluluk almaktan kaçınan, bir biri ile saha içinde didişen oyuncu grubundan, rakibiyle ikili mücadelelerden kaçınmayan aksine üstüne giderek bire bir rakibi ekarte eden, yeri geldiğinde pas ve şut tercihleriyle oyunun her anında sorumluluk alan bir takım haline dönüştük.

Özgüveniniz bu kadar yüksek olup sorumluluk almaya devam ettikçe ve bunda da başarılı oldukça oyuncuların daha fazlasını denemesini ve istemesini sağlıyor. Bu da takımın her hafta oyun kalitesinin daha da yükseltiyor.

Bize harika haftalar yaşatan takımın eksik yönleri yok mu? Tabi ki var…

Saha da kaldığı süre boyunca hayalet gibi gezen bir Ndao,

3. gol sonrası takımın yaşadığı konsantrasyon kaybı,

Ve son olarak belki bunu söylediğim için çok eleştirileceğim ama biz bu takımın iyiliğini istiyorsak düşündüğümüzü söylemek zorundayız. Kazanılan maç sonunda tribünlerin dolaşılması, taraftarlarla birlikte söylenen marşlar ve tezahüratlar harika bir görüntü ve birliktelik görüntüsü kesinlikle de olmalı ancak futbol sorumlusu Nuri Şahin’in duygusal bir tepki ile tribüne girmesi hatta sete çıkması olmaması gereken bir görüntüydü.

Futbolcunun bunu yapması son derece normal ama artık futbolcu gibi düşünmemek ve davranmamak gerekiyor. Dünyanın her yerinde teknik adamların bir noktada ağırlığının olması gerekiyor. Maç dışında her ortamda kesinlikle olması gereken bir görüntü ama maç sonu bence fazla duygusal bir hareket oldu.

Aslında bu bir eleştiriden ziyade çok şey beklediğimiz ve şu ana kadar bu beklentileri fazlasıyla bize gerçeğe döndüren kariyerinin başında taze hoca Nuri Şahin’in daha da iyi olmasını istediğimiz için düşüncemiz…

Bu düşüncemizin ve yaşadığımız haftaların sonucunda da; Başta Nuri Şahin ve teknik ekiple, oyun olarak futbolunu üst seviyeye getiren tüm futbolcularımız için söylenecek son sözümüz;

SİZ GELDİNİZ BAHAR GELDİ. MEMLEKETİMDE YAZ HAVASI DÖRT YANIMIZ BAHAR BAHÇE…