Dokuma’da ‘özür’ polemiği

Kepez Belediyesi Meclisi’nde Dokuma alanına ilişkin madde görüşülürken MHP’li Sarıca “AK Parti’den özür bekliyoruz” demesi polemik yarattı.

 

Kepez Belediyesi, 2015 yılının ilk olağan meclis toplantısını gerçekleştirdi. Toplantıda, gizli oylama ile Denetim Komisyonu üyeleri seçildi. Mecliste parti gruplarının önerilerine göre 2015 yılı içerisindeki bir aylık tatil süresi Haziran ayı olarak belirlendi. Kepez Belediyesi’nin düzenleyeceği, ilköğretim öğrencilerine yönelik Barış Manço Müzik Ödülleri için ödüllerin Plan ve Bütçe Komisyonu raporunda görüşülmesi oy birliği ile kabul edildi. Ayrıca Kepez’de uygulamaya geçilecek olan belediyenin, kültürel, sosyal ve sportif faaliyetleri için Kepez Genç Kart adındaki uygulaması görüşüldü. Görüşme sonucunda bir ailedeki bir çocuk için 40 lira olan ücret, aynı aile içerisindeki ikinci çocuğa yüzde 25 indirimli olurken, ikiden fazla olan çocuklara ise ücretsiz olması yönünde karar alındı. 

 

Dokuma için komisyon 

Mecliste görüşülen en önemli konu ise gündemin 6. maddesindeki Dokuma Fabrikası alanının kaderiyle ilgili verilen karar oldu. Mülkiyeti Dokuma A.Ş.’ye ait olan park alanındaki tarihi binaların yapısı ve var olan bitkilerin peyzaj dokusu korunarak, alana yeni fonksiyonlar kurularak restorasyonun sağlanması konusunda çalışma grubu oluşturuldu. Çalışma grubu için Mimarlar Odası’ndan, İnşaat Mühendisleri Odası’ndan ikişer temsilci, Peyzaj Mimarları Odası’ndan, Akdeniz Üniversitesi’nden, Antalya Ticaret ve Sanayi Odası’ndan, Antalya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği’nden, Antalya Ticaret Borsası’ndan  birer temsilci davet edilecek. Komisyonda Belediye Meclisini temsil edecek siyasi parti gruplarından de birer kişi olmak üzere, AK Parti Grubundan Murat Menzilcioğlu, MHP’den Adem Çelik, CHP’den Şahali İnce isimleri yetkili olarak belirlendi. 

 

Ortak akıl harekete geçecek

Dokuma Fabrikası alanına ilişkin açıklama yapan Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü,  orada bulunan 1950’li yıllardan kalma binaların yıkılmayacağını, tek bir ağacın kesilmeyerek, peyzajının yapılacağını ve arka tarafta bulunan ticari alanda ise tek bir AVM, rezidans, toplu konut gibi yapının yapılmayacağını tekrarladı. Tütüncü, Dokuma’nın hukuki problemlerini çözüp halkın hizmetine kavuşturmak için 2012’nin sonundan 2013’ün başına kadar sabırla bir hukuk mücadelesi gerçekleştirdiklerini söyledi. Hukuki süreci özetleyen Tütüncü, şöyle konuştu: “2012 yılı Aralık ayında İdari Mahkeme’nin Dokuma’daki alanla ilgili verdiği nihai kararla artık Dokuma Antalyalıların elinde kaldı. 2012’den sonra da hızlı bir şekilde buradaki yatırımların yapılabilmesi için belediye bütçemizi denkleştirdik. İsteğimiz 2015 yılının başında da bizim planlamamızla ortak aklı harekete geçirmek için adım atmak oldu.”

 

13 bin evrak sergilenecek

Başkan Tütüncü, Dokuma alanı için iktidarıyla muhalefetiyle toplumun tüm katmanlarının temsil edildiği katılımcı ve ortak akıl çalışmasıyla bu fikir projesini hep birlikte gerçekleştirmeye davet etti. Tütüncü, 1955-1961 yıllarında inşa edilen binalarda yıllarca çalışmış olan işçilere ait 13 bin özlük haklarının olduğu evrakın sergileneceğini de duyurdu. Özlük haklarının sahiplerinin akraba yakınlarının ise evraklardan birer kopya alabileceğini anlatan Tütüncü, alanda çok ciddi anlamda bir tarihi doku olduğuna dikkat çekti. Türkiye’nin birçok şehrinde Dokuma gibi birçok alanın olduğuna işaret eden Tütüncü, bu alanların kurtarılması ve şehir hayatına kazandırılması açısından atılan bu adımın ulusal ölçekli bir model olacağını söyledi. Tütüncü, komisyonla yapılacak olan çalışmanın Nisan ayı meclisinde okunacağını ve 2015’in sonunda da uygulamaya başlanacağını kaydetti. 

 

Sarıca: ‘Özür bekliyoruz’

Oy birliği ile maddenin kabul edilmesinin ardından MHP grubundan Baki Sarıca Dokuma Fabrikası alanıyla ilgili söz alarak, “Burada zatıalinizi tenzih ediyorum ancak mensubu olduğunuz siyasi partinin Antalyalılara bir özür borcu var. Dokuma alanı gibi devasa bir alanı gariban bir belediye başkanı bir gece arkadaşlarıyla beraber şirkete vermedi. Arkasında güçlü bir siyasi iradenin olduğunu hepimiz biliyoruz. Bu konuda AK Parti’den özür bekliyoruz” dedi. 

 

11 yıllık zaman kaybı

Tütüncü de Sarıca’nın açıklamasına ise şöyle yanıt verdi: “Tartışmayı derinleştirmenin anlamı yok. Bugün geri dönüp bakmanın da anlamı yok. Baki Bey siz de il başkanlığı yaptınız. O dönemde ben de partimin Gençlik Kolları Başkanıydım. O kararın belediye meclisinde ne tip sıkıntılar meydana getirdiğini gayet iyi biliyorum. İçimizde o dönemde meclis üyeliği yapmış arkadaşlarımız var. O dönemde meclisten herhangi bir şekilde karar alınmadığını da ifade etmek isterim. Belediye meclisi üyesi arkadaşlarımızın tamamının bunu basın-yayın organları aracılığıyla öğrendiğini biliyoruz. O dönemki il başkanı merhum Hamza Taş, gazetelere çarşaf çarşaf beyanatlar vermişti. Herhalde bir iktidar partisinin il başkanının kalkıp da ‘Bu mesele hiç içime sinmedi’ demesi, ‘Kol kırıldı, yen içinde kalır’ anlayışıyla hareket eden bir parti için ne kadar sabırları taşırdığının en açık ifadesidir. Keşke Antalya’ya 11 yıllık zaman kaybı yaşatılmasaydı.”