DİPLOMASİ RÜZGARI ANTALYA’DA ESİYOR

Bu yıl ikincisi düzenlenen ve dünya liderlerini bir araya getiren Antalya Diplomasi Forumu’nun açılışında konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “2014'te Kırım'ın işgaline tüm Batı karşı çıkmış olsaydı bugünkü tabloyla karşı karşıya kalınır mıydı? Ama Kırım'ın işgaline sessiz kalanlar şimdi bir şeyler söylüyorlar. Adalet bu yerkürenin belli bir yerinde geçerli belli bir yerinde geçersiz mi? Bu nasıl dünya?” dedi.

Zehra TEKECİ/Fatma ARSLAN

Tüm dünyanın yakından takip ettiği Rusya- Ukrayna- Türkiye üçlüsüne ev sahipliği yapan Antalya Diplomasi Forumu’nun resmi açılış töreninde dünya gündemine ilişkin önemli açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Biz yeni Hülagüler istemiyoruz. Türkiye olarak can kayıplarının önüne geçmek, barış ve istikrarı temin etmek için çaba harcıyoruz. Silahların bir an önce susması ve itidalin sağlanması en büyük temennimizdir. Temennimiz silahların bir an önce susması” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın himayesinde ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun ev sahipliğinde bu yıl ikincisi düzenlenen Antalya Diplomasi Forumu’na (ADF) NEST Kongre Merkezi’nde gerçekleştirildi. Programın açılışında konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, dünya gündemine ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Erdoğan sancılı bir dönemde Antalya'dan verilen dayanışma mesajlarının foruma önemli bir anlam kattığını belirterek, ”Forum yakında küresel diplomasinin kalbinin attığı yere dönüşecek. Foruma iştirak eden hükümet ve devlet başkanları, devlet temsilcileri yapacakları katkının yanı sıra, aralarındaki temasları da önemli görüyorum. Foruma yönelik yoğun ilgiyi memnuniyet ile karşılıyorum” dedi.

“ENGELLEYEMEDİĞİMİZ HER ZULÜM BİZİ DE YAKACAK”

Küresel gündemin en üst sıralarında terörizm, açlık yoksulluk ve iklim değişikliğinin yer alamaya devam ettiğini ifade eden Erdoğan, yaşanan çatışmaların birçok insanı yaşam alanlarından kopardığını vurguladı. Erdoğan, “Çatışmalar yüzünden milyonlarca insan evlerini, yurtlarını terk etmek zorunda kalıyor. 2014'ten bu yana Akdeniz, 25 bine yakın umut yolcusunun mezarı oldu. Yerlerinden edilen mülteci sayısı artıyor. Buna son 15 günde 2 milyondan fazla Ukraynalı mülteci eklendi. Dünyanın devasa bir köye dönüştüğü günümüzde hiç birimiz ‘Başkasından banane’ diyemez. Durduramadığımız her çatışmanın, engelleyemediğimiz her zulmün eninde sonunda bizi de yakacağını bilmeliyiz. Uluslararası kuruluşlara güven dibe vurdu. Terör örgütleri tüm dünyada zemin kazandı” diye konuştu.

ERDOĞAN’DAN ADALETSİZLİK VURGUSU

Erdoğan Rusya ve Ukrayna arasında yaşanan savaşa ilişkin ise, “Ukrayna'nın toprak bütünlüğünü hiçe sayan adımları reddediyoruz. Gerek Rusya gerekse Ukraynalı dostlarımızla yaptığımız görüşmelerde bu meseleyi hep gündemde durduk. 2014'te Kırım'ın işgaline tüm Batı karşı çıkmış olsaydı bugünkü tabloyla karşı karşıya kalınır mıydı? Ama Kırım'ın işgaline sessiz kalanlar şimdi bir şeyler söylüyorlar. Adalet bu yerkürenin belli bir yerinde geçerli belli bir yerinde geçersiz mi? Bu nasıl dünya?  Ukrayna haklı davasında yalnız bırakıldı. Diplomasiyle çözülecek sorunların acı sonuçlarını görüyoruz” ifadelerini kullandı.

“BİZ YENİ HÜLAGÜLER İSTEMİYORUZ

Öte yandan Erdoğan batı ülkelerinde yaşayan Rus kökenli vatandaşlara yönelik olumsuz davranışlara yönelik, “Hep birlikte savaşın değil barışın dünyasını kurmalıyız. Ateşe benzin dökmenin kimseye faydası olmaz. Batı ülkelerinde yaşayan Rus kökenli insanlara karşı faşizan yaklaşımlar kabul edilemez. Rus kültürü ve Rus insanlarına yönelik faşizan uygulamalar da asla kabul edilemez. Almanya'da bir orkestra şefi Putin'in arkadaşı olduğu için görevden alınıyor. Öbür tarafta bir başka Avrupa ülkesinde Dostoyevski yayınları, eserleri yasaklanıyor. Biz bunu neye benzetiyoruz biliyor musunuz? Bir zamanlar Irak'ta Hülagü'nün yakıp yıktığı kütüphanelere dönüş olarak görüyoruz. Biz yeni Hülagüler istemiyoruz. Türkiye olarak can kayıplarının önüne geçmek, barış ve istikrarı temin etmek için çaba harcıyoruz. Silahların bir an önce susması ve itidalin sağlanması en büyük temennimizdir. Temennimiz silahların bir an önce susması. Kriz öncesinden başlayıp bugüne kadar süren yoğun bir diplomasi trafiği yürüttük. 25-30'a yakın liderle görüştüm. Yaptığımız tüm görüşmelerde olduğu gibi bugün ve yarın çözüm tekniklerimizi muhataplarımızla paylaşacağız. Elimizden gelen her türlü gayreti göstermeye devam edeceğiz. Bölgemizde sulh için Montrö dahil elimizden geleni yapacağız” şeklinde konuştu.

“DÜNYA 5 ÜLKENİN İNSAFINA BIRAKILAMAZ”

Erdoğan Ukrayna krizi ile dünyada yürütülen sistemin yapısal problemlerinin de ortaya çıktığına dikkati çekerek,  şunları kaydetti:

“Güncel sorunlara odaklanırken arkasındaki esas sebepleri gözden kaçırmamalıyız, dünya 5 ülkenin insafına bırakılamaz. Ukrayna kriziyle beraber sistemin çarpıklığı ve yapısal problemlerin olduğu ortaya çıktı. Çatışan taraflardan biri veto hakkına sahip daimi üye olunca BM Güvenlik Konseyinin icbar edici rolü boşa çıkmış, sistem iflas bayrağını çekmiştir. 141 üye oy kullanırken, 1 ya da 2 üye onay vermediği için karar verilemiyor. Daha adil bir dünyayı tesis etmek için, 'Dünya 5'ten büyüktür' diyerek sistemin reforme edilmesi gerektiğini söylüyoruz. Biz sadece kendi ülkemiz için bir talepte bulunmuyoruz, tüm insanlığın hakkını, hukukunu savunmaya çalışıyoruz. Daha adil bir dünyanın mümkün olduğu inancıyla, BM reformu çabalarımızı artırarak sürdüreceğiz. Diplomaside gelenek, alışkanlıklar elbette önemli ama karşı karşıya kaldığımız sorunların çözümünde yeterli değil. Diplomasinin amacı barışı ve istikrarı tahkim etmek, sorunlar filizlenmeden çözüm bulmaktır” diye konuştu.

“FİKİR ORTAMI SUNUYOR”

Programın açılış töreninde konuşan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ise, geçen sene ilki yapılan ADF'nin bu sene artık tanınan, bilinen bir forum olduğunu dile getirdi. Çavuşoğlu, "ADF, sadece Türk diplomasisine değil bölge ve dünya diplomasisine de bir fikir ortamı sunuyor. Forumun temel şiarını yansıtan 'Birlikte Düşün, Birlikte Hareket Et' düşüncesi, 17 devlet ve hükümet başkanı, 80 bakan, 39 uluslararası teşkilat temsilcisi başta olmak üzere 75 ülkeden katılımcıyı bugün bu salonda bir araya getirdi. Dünyadaki devletlerin yüzde 40'ı, burada en üst düzeyde temsil ediliyor" dedi.

“KAOS VE ZULÜM DALGASI İLE KARŞI KARŞIYAYIZ”

Diplomaside yeni dil ve anlayışa ihtiyaç olduğunu belirten Bakan Çavuşoğlu " Cumhurbaşkanı'mızın 2017'de Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda söylediği gibi yeni bir kaos ve zulüm dalgasına düşme tehdidiyle karşı karşıyayız. Kaba kuvvetin kendisini mantıktan azletmiş olduğu bir dönemde yaşıyoruz. Amacımız diplomasiyi barış ve kalkınmanın, yani insanlığın hizmetine koymak. ADF’de işte böyle bir bağlama oturuyor. İçinde bulunduğumuz çağ, diplomaside bir değerlendirme ihtiyacını ortaya çıkardı. Diplomasi daha etkin olmak zorundadır. Bu düşünceyle Antalya Diplomasi Forumu'nun bu yılki başlığını 'Diplomasiyi Yeniden Kurgulamak' şeklinde belirledik. Diplomaside yeni bir değerlendirme, doğrulama, pekiştirme, icat ve yapılandırma, yani yeniden kodlama ihtiyacı artık ertelenemez" diye konuştu.

“FORUM BİRLEŞMİŞ MİLLETLER ORTAMI SAĞLIYOR”

Çavuşoğlu, Antalya Diplomasi Forumu’nda Ukrayna'nın odak altında inceleneceğine de dikkati çekerek şöyle konuştu: "Antalya Diplomasi Forumu'na katılıma baktığımızda, burası sanki bir Birleşmiş Milletler ortamı sağlıyor. Siyaset, bilim, iş ve kamuoyu halkaları Antalya'da kesişiyor. Antalya'da 'Birleşmiş Zihinler' ortamı kuruluyor. Bunu vurgulamamın nedeni sorunlarımızı ve farklılıklarımızı zihinlerimizde çözmeden birlikte hareket edemeyecek olmamızdır. Çatışmaların önlenmesinden küresel sağlığa, siyaset, güvenlik, ekonomi ve toplum gündemine ağırlığını koyan konuları derinlemesine tartışacağız. Antalya Diplomasi Forumu gelecek sene 500'üncü yıl dönümünü kutlayacağımız Türk hariciyesinin dünyaya kalıcı armağanlarından biridir"

GUTERRES: TEK ÇÖZÜM DİPLOMASİ

Öte yandan Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres Antalya Diplomasi Forumu'nun açılışına bir video mesaj gönderdi. Guterres, forumun çok zorlu bir döneme denk geldiğini vurgulayarak, "Dünya birçok sıkıntı ile karşı karşıya geliyor. 14,5 milyondan fazla insan sınırlardan göç ediyor ve bunun birçok sonucu ortaya çıkıyor, yanlış hesaplamalara ve krizleri çoğaltmaya neden olabilecek savaşlara yol açabilir. Bunun tek çözümü diplomasi. BM Sözleşmesi'nin ruhunu oluşturan fikir ve nesiller boyunca onun sayesinde savaşlardan uzak kalabildik" dedi.

"Diplomasiyi Yeniden Kurgulamak" temasına değinen Guterres, mesajında şu ifadelere yer verdi:

"Bizim sözleşmemizin, İkinci Dünya Savaşı sonrasında yazılmasında temel fikir diplomasinin daima ilk planda olmasıydı. Yani 'Diplomasiyi Yeniden Kurgulamak' bu yılın teması, öncelikle dönüp geriye bakmayı bize anlatıyor, bu da diplomatik çalışmaların mümkün olması için gerekli. Bu tema barışçıl çözümler için bitmeyen bir çaba göstermek anlamına geliyor. Her nerede bulunuyor olursa olsun hatta şiddetin ve zorlukların en ortasındayken bile bu bizim tek görevimiz ve bizim tek yükümlülüğümüzdür."

FORUMA YOĞUN İLGİ

ADF’ye 17 Devlet ve Hükümet Başkanı, 80 Bakan, 39 uluslararası teşkilat temsilcisi başta olmak üzere, 2 bin 500 kişi katıldı. Forumda dünyanın dört bir yanından gelen işbirlikçi kurumlar tanıtımlarını yaparken, yaklaşık 200'ü yurt dışından 585 gazeteci de canlı yayınlarla toplantıları kamuoyuna aktardı.

DİPLOMASİ BAŞARISI DEĞERLENDİRMESİ

Antalya Diplomasi Forumu’na katıla Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ise ve Lider Medya’ya özel açıklamalarda bulundu. Tatar forumun oldukça başarılı geçtiğini belirterek,” Bu yıl çok daha kapsamlı şekilde yapılan ADF Dünya Ekonomik Forumu’nun da önüne geçmiştir. Bir diğer yandan Türkiye’de Rusya ve Ukrayna mevkidaşların bir araya gelmesi önemli bir değer ortaya çıkarmıştır. Türkiye Cumhuriyeti’nin diplomasi alanında dünyada haklı yerini buluyor olması ve en önemlisi tüm dünyadan takdir görmesi bizleri mutlu ediyor. Geçtiğimiz gün yapılan toplantı büyük bir diplomasi başarısıdır ”diye konuştu.