DEVLET BAHÇELİ: AKLİ MELEKELERİ İYİCE LAÇKALAŞMIŞTIR

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin Meclis Grup Toplantısı'nda konuştu. Bahçeli, "Milletimiz CHP Başkanı'na nasıl güvenecek ve itibar edecektir? Kılıçdaroğlu'nun akli melekeleri iyice laçkalaşmıştır. İleri derece su kaynatmaktadır" dedi.

Bahçeli'nin gündemi değerlendirdiği konuşmasından satırbaşları şöyle:

Tüm vatandaşlarımızın mübarek Ramazan ayını tebrik ediyorum. Ramazan münasebetiyle cennetin kapıları ardına kadar açılırken, cehennem kapılarına kilit vurulmaktadır. Vicdan tefekkürüne çok ihtiyacımız vardır. Bu ihtiyaç her geçen gün daha da şiddetlenmektedir. Bir yanda süre gelen kanlı çatışmalar, sonuçsuz çekişmeler, iç savaşlar, hakimiyet kavgaları, istikrarsız coğrafyalar, ekonomik zorluklar, zulüm ve adaletsizliklerin karanlık yüzü varken, bir yanda ise gözle görülemeyecek kadar küçük ama tahribatı büyük bir virüsün insanlığa meydan okuması var.

KOVİD-19'A KARŞI SEFERBERLİK ÇAĞRISI

Böylesi bir süreçte Kovid-19 hastalığı insanlığa musallat olmuştur. Her şey elbette Allah'tandır. Allah mutlaka şifayı da verecektir. Önce tedbiri sonra ise tefekkürü yerine getirmeliyiz. Bu mübarek ayda kendimize dönerek, sevdiklerimize daha fazla yönelerek, akıp giden hayatın hızını biraz yavaşlatarak virüsün yayılımını biraz daha durdurabiliriz. Biraz daha dişimizi sıkmalıyız. Maske, mesafe ve hijyenin yanı sıra uygulanması kaçınılmaz olan tedbirlere uyarak bayramı kucaklayabiliriz.

Kovid-19'un tasallutundan kurtulmak için seferberlik içinde hareket etmeliyiz. Kovid-19'la mücadelede başarı için hayati öneme sahip kurallara mutlaka uymalıyız. Yardımlaşmanın, dayanışmanın en güzel örneklerini birlikte göstermeliyiz.

Cenab-ı Allah'tan niyazım bu mübarek ayda tüm insanlığı esirgemesi ve bağışlamasıdır. Rabbim yar ve yardımcımız olsun.

"BÖLÜCÜ TERÖR ÖRGÜTÜ'NÜN NİHAYET SONU GELMİŞTİR"

Terörle mücadele kararlılıkla sürdürülmektedir. Eren operasyonları büyük bir motivasyonla yürütülmektedir. BTÖ'nün üst kademesinde yer alan teröristlerden 16'sı etkisiz hale getirilmiştir. Barınakları ve sığınakları vurulmuştur. Teröristler ihanetlerinin bedelini canları ile ödemiştir. Baharın gelişi ile saklandıkları deliklerden fareler gibi çıkmaya başlayan teröristler Türk devletinin gücü ve kudretini bir kez daha görmüştür. Onlar kaçacak biz kovalayacağız, onlar saklanacak biz bulacağız. Şehitlerimizin hesabını soracağız. Bölücü Terör Örgütü'nün sonu nihayet gelmiştir. PKK can çekişmekte, acı içinde çırpınmakta, her yerinden dağılmaktadır.

"DİLERİM KENDİLERİNİ BİR GÜN ZAP SUYUNUN DİBİNDE BULURLAR"

Bu kanlı şebeke çocuklardan bile faydalanacak kadar alçaktır, şerefsizdir.

Hamza Adıyaman'ın PKK kampına kaçırıldığı ortaya çıktı. Hamza Adıyaman Zap suyunda değil PKK'nın ihanet kampındadır. Gerçekleri saptıran kim varsa dilerim ki bir gün kendilerini Zap suyunun dibinde bulurlar. HDP ile ittifak kuranlar aynı zamanda çocuklarımızın düşmanıdır. HDP'ye merhamet analara hakaret babalara ihanettir. Diyarbakır'da başlayan haklı eylemlerle HDP İl binalarının önünde çocuklarını bekleyen anaları selamlıyorum.

Milli şahsiyetleri ihmal etmek, tarihin çağrılarına kulak tıkayıp dünün tecrübelerini yok saymak, bir milleti mekanda köksüz, zamanda öksüz bırakacaktır. Tarihimizin herhangi bir döneminde, milletimize ve devletimize hizmetleri geçmiş, muhterem isimleri saygı ve şükranla hatırlatamak hepimizin boyun borcudur. Merhum Fevzi Çakmak, adına ve şanına yakışır şekilde konuşulmamaktır. TBMM'de hükümetinde milli müdafaa vekili, Ocak 1921'den itibaren de ilk icra vekilleri heyeti reisi olan Fevzi Paşa, 1924-44'e kadar, Genel Kurmay Başkanlığı görevini üstlenmiştir. Cumhuriyet döneminde Atatürk, Fevzi Paşa'ya büyük güven duymuştur. Merhum İnönü'nün Cumhurbaşkanı seçilmesinde tarihi bir rolü olduğu herkesin ortak kanaatidir. Feyzi Paşa'nın askerlikle siyasetin ayrı tutulması konusundaki tartışılmaz hassasiyeti onun demokrasiye ve milli iradeye saygısının göstergesidir. Fevzi Paşa, 10 Nisan 1950'de hayata gözlerini yummuş, ancak dönemin hükümeti yas ilan etmeyerek, devlet radyosunda cenaze şarkıları yayınlayarak, vefasızlığı tescilleştirmiştir. Maraşal Fevzi Çakmak Paşa her zaman kalbimizdedir. 1948'de kurulan Millet Partisi'nde, MHP'nin siyasi köküdür. Fevzi Paşa'yı bilmeyenlerin kahraman TSK'yı özümsemeleri oldukça zordur.

Bazı zihniyetlerin TSK'yı karalaması, töhmet altında bırakması planlı bir tertip, adi bir tuzaktır. Demokrasi muhaliflerin kahraman ordumuzu günlük siyasi tartışmalarının içine çekme gayreti suçluluk psikolojisidir.

"BUNUN İZAHI YAPILMALIDIR"

Demokrasi ve milli irade üzerinde oynanan oyunun ana gayesi iç huzur ortamını baltalamaktır. 104 amiralin hazırlayıp, 4 Nisan gece yarısı servis ettiği darbe bildirisini haklı çıkarmaya, ifade ve düşünce özgürlüğü kisvesiyle maskelemeye çalışanlar milli iradeye içten içe tahammülsüz olan vesayetçi çevrelerdir. Bu bildirinin arkasında duranların kimler olduğu, bağımsız mahkemeler eliyle vuzuğa kavuşturulacaktır. Bildiriye imza atmayan ama imza sürecinde açılan Whatsapp grubuna üye olan emekli bir amiral, bildirinin yayınlanmadan önce değiştirildiği iddiasını gündeme getirmiştir. Madem öyleydi, 104 kişiden biri çıkıp da bu bildiriyi neden inkar edemedi? İmza attığım metin bu değildir itirazını neden yapamadı? Emekli amirallerin ifal edildiğini ileri sürenler boşa konuşuyor, boşa uğraşıyor, her şey gün gibi ortadadır. Eğer bildirinin son hali İP'in yönetiminde bulunan ve ilk imzacı olan Ergun Mengi tarafından hazırlanmışsa, bunun izahını yapması gerekenler bellidir, milletimiz açıklama beklemektedir.

"AKLİ MELEKELERİ İYİCE LAÇKALAŞMIŞTIR"

Eğer bildirinin son hali İP'in yönetiminde olan Ergun Mengi ise bunun izahati yapılmalıdır. Milletimiz yanıt beklemektedir. Talat Aydemir'in ikinci darbe teşebbüsü sırasında emekli bir albay olduğunu Kılıçdaroğlu dışında bilmeyen biri var mıdır? Milletimiz CHP Başkanı'na nasıl güvenecek ve itibar edecektir? Kılıçdaroğlu'nun akli melekeleri iyice laçkalaşmıştır. İleri derece su kaynatmaktadır.

KILIÇDAROĞLU'NUN CUMHURBAŞKANI ADAYLIĞI AÇIKLAMASI: ZAMANLAMASI MANİDAR

CHP Genel Başkanı, emekli olmuş amiraller dünyanın neresinde darbe yapabilir sorusun pişkinlikle sorabilmiştir. Anlaşılan Kılıçdaroğlu, cehaletinin ve cüretinin kurbanı olmaktan rahatsızlık duymamıştır. Talat Aydemir'in 20 Mayıs 1963 tarihindeki darbe teşebbüsünü, sadece emekli albay olduğunu bilmeyen var mıdır? Tarihine yüz çevirmiş, devri iktidarında vuku bulmuş bir kalkışmadan haberi olmayan CHP Genel Başkanı'na milletimiz nasıl itibar edecektir? Kılıçdaroğlu'nun akli ve zihni melakeleri iyice laçkalaşmıştır. Katıldığı bir TV programına, İP Başkanı'nı ters köşeye yatırıp ortak görüş olursa aday olurum sözleriyle niyetini açık etmesi, bununla da kalmayarak, kazanacağından şüphe duymadığını söylemesi, zamanlama itibarıyla üzerinde durulması gereken bir beyanattır. Kılıçdaroğlu, kazanacağından bu kadar eminse, buyursun aday olsun, korkakça değil, mertçe milletimizin huzuruna çıksın, 'Ben de varım' desin. MHP'nin ve Cumhur İttifakı'nın adayı çoktan bellidir. Kılıçdaroğlu'nun önüne geçen yok, aday olmasına mani bir hal yok. Ondan bundan kahkaha bekleyeceğine, kararını belirlesin, cesaretle arkasında dursun.

DONBASS KRİZİ HAKKINDA

Rusya ve Ukrayna arasında aklıselimin öne çıkmasını temenni ediyoruz. Ukrayna'nın toprak bütünlüğüne saygı esas olmalıdır. Sayın Erdoğan'ın 9 Nisan'da Putin ile telefon diplomasisi gerilimin düşürülmesi açısından önemli bir adımdır.

"BİZ OTURACAĞIMIZ YERİ DE BUYUR EDECEĞİMİZ YERİ DE BİLİRİZ"

AB'nin Türkiye ziyareti sahte bir koltuk krizi ile gölgelenmiştir. Ülkemiz haksız biçimde suçlanmıştır. AB'nin içindeki koordinasyonsuzluk bu durumu ortaya çıkarılmıştır. Kimin nerede oturacağı belliyken çarpıtanlar hem kel hem foduldur. Kimse kusura bakmasın biz oturacağımız yeri de biliriz, buyur edip oturtacağımız yeri de biliriz. İtalya Başbakanı'nın diktatör suçlaması kindar bir söylemdir. Bizden çok şükür Führer, Firavun çıkmadı. İtalya Başbakanı çizmeyi aşmakla kalmadı, gizli Mussolini hayranlığı ortaya çıktı.

HABER MERKEZİ