Derya Pınar: Acımız onların umurunda değil
Usta gazeteci Ahmet Demir’in Lider Haber TV’de sunduğu Gün Başlıyor programına konuk olan Mahra’nın annesi Derya Pınar, sahipsiz hayvanlar teklifinin komisyon görüşmelerinde yaşadıklarını anlattı. CHP’li vekilleri eleştiren Pınar, “Ölen ve parçalanan çocuklar, hayatını kaybetmiş teyzelerimiz, gençlerimiz, onların umurunda değil” dedi.
Sahipsiz köpeklerden kaçarken kamyonun altında kalarak
hayatını kaybeden 10 yaşındaki Mahra Melin Pınar'ın annesi Derya Pınar,
sahipsiz hayvanlara yönelik kanun teklifinin görüşmelerine katıldı. Komisyon
görüşmelerinde yaşadıklarını anlatan Mahra’nın annesi Derya Pınar, görüşmelerde
ana muhalefet ve diğer muhalefet partilerinden yoğun tepkiyle karşılaşarak
salondan dışarı çıkarıldıkları süreci paylaştı.
CHP’Lİ VEKİLLER
GİRMELERİNİ SAĞLADI
Komisyon görüşmelerinin en başından itibaren gergin
başladığını ifade eden anne Pınar, “Gerginlik daha meclis bahçesine
girdiğimizde başlamıştı. Biz oraya 4-5 mağdur aile olarak katıldık. Ama
gittiğimizde gördük ki yaklaşık 150 kişi kendisine sözde hayvan sever denilen
aslında ‘mama lobisinin militanları’ gelmişti. Bunlar içeri girmek için taşkınlık
yapıyorlardı. Komisyona girmeleri, alınmaları yasaktı. Ona rağmen CHP'li
vekiller onların önünde barikat kurarak içeri girmelerini sağladılar” diye
anlattı.
“ÇOCUK ÖLÜMÜ ONLAR
İÇİN NORMAL”
Komisyonda görüşmelerin başlanmaması ve zaman kaybettirmek
için yine muhalefet partilerini ellerinden geleni yaptıklarını savunan anne
Pınar, “Zamanı uzatmaya çalışıyorlardı. Ne kadar karambole getirirlerse o kadar
vakit geç olacak. Komisyonda asıl oylamayı yapacak olan vekiller yorulacak,
bizler yorulacağız maddeleri oylatmayacaklar. Ölen Çocuklar, parçalanan
çocuklar, hayatını kaybetmiş teyzelerimiz, gençlerimiz, onlar umurunda değil
ki, sayı umurlarında olsun. Yani bunları tatmin edebilecek bir sayı yok. Çünkü
biz onlara çocuk öldü dediğimizde; ‘şöyle de ölüyor çocuk, böyle de oluyor
çocuk’ diye tepki gösterdiler. Onlar için çocuk ölümleri çok normal” dedi.
“ÇOCUK KELİMESİNİN
BİR KERE GEÇMEMESİ ÜZDÜ BENİ”
‘Biz oraya yaşadıklarımızı anlatmaya gittik’ diyerek sokakta
başıboş köpek neden olmaması ve bunu bu duruma acil bir şekilde çözüme
ulaştırılması gerektiğini anlatmak istediklerini belirten anne Pınar, “Onlar
konuşurken köpek katliam diye bağırırlarken bir kez bile cümlelerinin arasında
çocuk kelimesinin bile geçmemesi beni inanılmaz üzdü ve çok gerilmişti. Sonra
hangi parti milletvekili bilmiyorum. Başıboş köpeklerin yol açtığı sorunlarla
ilgili çok güzel tespitlerde bulunan bir konuşma yaptı. Konuşmasının sonunda da
‘İnsanı yaşat ki devlet yaşasın’ diyerek bağladı. Ben de bunu alkışladım.
Alkışlayınca onlar sıralarından kalktılar işte bağırmaya başladılar” diye
anlattı. Pınar, “Ben de Mahra'nın ayakkabılarını dayanamadım, onları çıkardım
ve gösterdim; ‘Bunlar benim çocuğumun ayakkabıları. Buna bakın da konuşun. Buna
bakın da karar verin’ diye tepki verdim. Onlar da işte sıralarından çıktılar,
üzerime yürüdüler. Tam olarak neler konuşulduğunu net hatırlayamıyorum” diye
konuştu.
“EN YUMUŞAK YASA
HAZIRLANMIŞ”
Yasayı incelediğini ve katliam yasası olmadığını ve
hazırlanacak en yumuşak yasayı hazırladıklarını ifade eden Pınar, “Kesinlikle
katliam yasası değil, yapılabilecek en yumuşak yasayı hazırlamışlar. Bana
verecek olsalardı ben daha sert ve radikal önlemlerle bir an önce bu işi çözmek
için bir şeyler yazardım. Ama onlar aslında yasa sahiplendirme, seferberliğe ve
köpeklerin sokaklardan kurtarılmasını içeriyor.
Sokakta köpek gördüğüm zaman ben çok üzülüyorum. Mahra'dan bir yaş küçük
oğlumu kapımın önüne çıkartamıyorum. Bakın. Mahra öldüğünde. 10 yaşındaydı
benim oğlum. 11 yaşında ama kapının önünde ‘uçurtma uçurmak istiyorum’ diyor.
‘Çıkamazsın oğlum’ diyorum. Yani köpek var. Mahallemizde, sapık yok, tecavüzcü
yok. O yok, bu yok, şu yok ama köpek var. Kavanoz annelik yapıyorum. Kavanozda
çocuk yetiştirmeye çalışıyorum. Çünkü benim bundan canım yandı. Ben kızımı bu
yüzden kaybettim” diye kaydetti.
“KÖPERLER ÖLDÜRÜLSÜN
İSTEMİYORUM”
Köpeklerin öldürülmesini istemediğini aksine onların
sokakta; başıboş, sahipsiz, sağlıksız bir şeklide yaşamalarını istemediğini
belirten anne Pınar, “Yani köpekler sadece kendilerine zarar veren bir hayvan
türü değil ki. Doğaya da zarar veriyorlar dışkılarıyla. Diğer hayvanlara da
zarar veriyorlar. Yaban hayata da zarar veriyorlar. İnsanların kredi çekerek
aldıkları ağıl hayvanlarını parçalayarak insanların hayatlarını mahvediyorlar.
Kendi türüne bile saldırabilen bir hayvan türü” dedi
“YASA UYGULANMAZSA
CEZASINI ÇEKERLER”
Yasa geçtiği takdirde bazı CHP’li belediyelerin yasayı
uygulamayacağın yönünde beyanları olduğunu belirten anne Pınar programda,
“Görevlerini yerine getirmeyen belediye başkanları bir yıldan üç yıla kadar
zannedersem hapis cezası vardı. Yasayı uygulamazlar ise şikayette bulunacağız.
Çünkü hiç kimsenin kendi merhamet sapması, en hafif tabiriyle, eğer altında
başka bir neden yoksa bizim yaşamımızı, bizim çocuklarımızın canı pahasına bunu
uygulamayacağım diyemez. Bunun cezasını çeker” ifadelerine yer verdi.