DEPREMİN YARALARINI SARMAYA ÇALIŞIRKEN…

Siz bakmayın muhalefetin “asrın felaketi”ni unutturma çabalarına. Daha depremin yaralarını sarmadan siyasi ikballerinin derdine düştüler. Olası bir iktidar değişiminde bakanlık kapmanın telaşına tutundular. Kılıçdaroğlu kavga döğüş adaylığını kesinleştirince aklına deprem bölgesine gitmek aklına geldi. Halbuki Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum depremin olduğu 6 Şubat sabahından bu yana hiç ayrılmadan deprem bölgesinde depremzedelerin kalıcı konutlarına kavuşması için çalışıyor.

Bakan Murat Kurum, 6 Şubat felaketinden büyük ölçüde etkilenen 11 il arasında bulunan Malatya’da yapımına başlanan ve devam eden proje alanlarına yönelik Malatya Kongre ve Kültür Merkezi’nde Koordinasyon Toplantısı gerçekleştirerek yapılanları anlattı.

Bakan Kurum, depremlerden etkilenen 11 ildeki proje alanlarına ilişkin 2 ay içerisinde 244 bin 343 konutun, 50 bin civarında köy konutunun yapım sürecinin başlamış olacağını duyurdu. Ve “ biz depremzede kardeşlerimizin acısını paylaşmak ve yaralarını sarmak için buradayız. İlk kazmaları ellerimizle vurduk. Deprem bölgesini ihya edene kadar burada olacağız, vatandaşımızla el ele olacağız. Biz seferberlik anlayışımızla çalışmalarımızı aralıksız devam ettiriyor ve 85 milyon vatandaşımız tek yürek bir ve beraber olacağız ve inşallah hep birlikte bu zorluğu süreci atlatacağız” dedi.

Tüm Türkiye'de depremden etkilenen illerin hasar tespit çalışmaları çerçevesinde Gaziantep, Kahramanmaraş, Adıyaman Osmaniye ve Kilis'imizde 5 ilde hasar tespit çalışmalarını bugün itibariyle tamamlanmış olduğunun altını çizen Bakan Kurum sözlerine şöyle devam etti:

“Depremden etkilenen illerimizde 5 milyon 117 bin bağımsız bölümden oluşan 1 milyon 712 bin binada inceleme yaptık ve içerisinde 651 bin 416 bağımsız bölüm olan 232 bin 632 binanın da yıkık, acil yıkılacak veya ağır hasarlı olduğunun tespitini yaptık. Malatya'mızda ise 90 bin 347 bağımsız bölümden oluşan 32 bin 195 binayı yıkık, acil yıkılacak ve ağır hasarlı olarak tespit ettik. İnşallah birkaç gün içerisinde önümüzdeki 6 ilimizi de hasar tespit çalışmalarını tamamlayarak vatandaşlarımızı bu konuda e-Devlet üzerinden ilk andan itibaren bilgilendirmeleri yapıyoruz. Ve bu bilgilendirmelerle birlikte artık hak sahipliği sürecini de başlatmış olacağız.”

YAZIK OLDU SÖZCÜ TV’YE

Yılmaz Özdil’i tanırım ve gazeteciliğin önünde şapka çıkartırım. Türkiye’nin yetiştirdiği önemli gazetecilerden biridir. Kendisini şahsen tanırım ve saygı duyarım. Sözcü Gazetesi’nde çok başarılı yazılar kaleme alırken grubun yeni kurulacak olan televizyonunda genel yayın yönetmeni olacağını duyunca inanın çok memnun oldum. Hele hele sevgili arkadaşım Burak Ersemiz’in de oraya geçtiğini duyunca memnuniyetim daha da arttı. Sözcü TV’nin çok başarılı olacağını düşünüyordum ama daha bir hafta geçmedi ki, patronaj Yılmaz Özdil ile yollarını ayırdı. Özdil'in Sözcü TV'den ayrılığının arkasından CHP çıktı!

Sözcü TV'nin Genel Yayın Yönetmeni Yılmaz Özdil, Sözcü TV'deki görevinden atılması için CHP yönetiminin aleyhinde kampanya başlattığı söyledi. Özdil, "Parantez açayım… Görevden derhal uzaklaştırılmam için, bir saniye bile görevde kalmamam için, CHP yönetiminin adını kullanarak, aleyhime kampanya başlatılmasına üzülmedim desem, yalan olur. AKP kampanyalarına alışığım, umurumda bile olmadığını beni tanıyan herkes bilir, ama doğma büyüme bir CHP'li olarak, bu kampanyaya parti kaynaklarının harcanmasına gerçekten üzüldüm. CHP'nin parasına yazık kardeşim." ifadelerini kullandı

Ne diyeyim yazık oldu Sözcü TV’ye Yılmaz Özdil gibi bir değeri koruyamadı CHP baskısına kurban verdi.

BUNLARI BİLİYOR MUSUNUZ?

Türk kültüründe yardımlar gizli yapılır Bir elin verdiğini diğer el bilmez. Ama şimdi öylemi. Koca koca şirketler yaptıkları 3 kuruşluk yardımlar için milyonlarca lira harcayarak reklam yapıyorlar. Japonya Ticaret Bakanlığı bu tür durumlarda yani sosyal sorumluluk projelerini reklama devşiren şirketlere ceza veriyor.