Depremi tekrar yaşar gibi olma tepkisi uzun sürerse destek alınmalı
Psikiyatri Uzmanı Dr. Şermin Nur Verimli Savaş, deprem sonrası oluşan belirtilerin, ruhsal travmaya bağlı olarak gelişen akut stres tepkisi olarak adlandırıldığını ve bu belirtilerin 1 ay içerisinde azaldığını belirterek "Her an depremi tekrar yaşayacakmış gibi tetikte olma, aşırı uyarılmışlık gibi irkilme tepkileri görülebilir. Bu tür belirtiler normalde ortalama olaydan sonra 1 ay içerisinde azalarak kaybolur" dedi.
6 Şubat Pazartesi günü, Kahramanmaraş'ın Pazarcık ilçesinde
7.7, Elbistan ilçesinde 7.6 büyüklüğünde meydana gelen iki deprem,
Kahramanmaraş dâhil 11 ilde büyük yıkım ve 46 binin üzerinde can kaybına neden
oldu. Yaşanan deprem sonrası oluşabilecek ruhsal travmalardan bahseden Uzm. Dr.
Şermin Nur Verimli Savaş, normal şartlarda felaketlerden sonra travmanın
etkisinin 1 ay içerisinde azalmaya başlayacağına değindi. Verimli Savaş,
şikâyetlerin süresinin uzaması veya kişinin yaşamını olumsuz düzeyde etkilemesi
durumunda profesyonel bir ruh sağlığı uzmanına başvurmasının gerektiğinin
altını çizdi.
'SOSYAL MEDYADAN İZLEYEN KİŞİLER DE ETKİLENİYOR'
Doğal afetlerin içerisinde yer alan depremin, kişilerde
bedensel ve ruhsal travmalara neden olduğunu söyleyen Uzm. Dr. Şermin Nur
Verimli Savaş, "Ruhsal travma kişinin yaşamını ruhsal ve bedensel
varlığını tehdit eden, kişiyi aşırı korku, dehşet ve çaresizlik içerisinde
hissettiren olaylara karşı gelişen ruhsal etkilenmedir. Ruhsal tepki yaratacak
nedenler genel olarak doğal afetler, savaş, işkence, cinsel taciz, kazalar,
ölümler, ölümcül hastalıklardır. Yaşanan bu olaylar sonucu oluşan ruhsal
etkilenmeler olaya maruz kalan kişilerle beraber, yakınlarını, bölgeye yardım
ve kurtarma için giden kişileri, deprem bölgesinden paylaşılan haber ve
görüntüleri sosyal medyada izleyenlerde dâhil geniş bir kitleyi
etkilemektedir" şeklinde konuştu.
'RUHSAL ETKİLENME KİŞİYE GÖRE DEĞİŞİYOR'
Oluşan tepkilerin kişiden kişiye değiştiğini dile getiren
Uzm. Dr. Verimli Savaş, "Ruhsal travmaya bağlı gelişen bu tepkiler olağan
dışı durumlara karşı verilen olağan tepkiler olarak değerlendirmelidir. Bu
tepkiler kişisel özelliklere göre değişmekle beraber, yaşanan olayın şiddeti,
afete ve etkilerine maruz kalma sürecine, geçmiş deneyimlere, deprem sonrasında
uğradığı fiziksel, ekonomik, yakın can kayıplarına bağlı olarak değişiklik
göstermektedir. Deprem sonrası yaşanan tehlike çaresizlik belirsizlik
durumlarının kişilerin kendisi ve yakınlarının güvenliği konusunda
endişelenmesine, huzursuzluk, üzüntü, suçluluk düşüncelerine, kafa
karışıklığına, dikkati toparlama ve karar vermede zorluklara, uyku ve iştah
alışkanlıklarında değişmelere yol açabilir. Ayrıca, içe kapanma iletişim
kurmada zorlanmalarda yaşanabilir" ifadelerini kullandı.
'1 AY İÇERİSİNDE AZALIYOR'
Deprem sonrası yaşanan ruhsal sorunlardan bahseden Uzm. Dr. Şermin Nur Verimli Savaş, "Depremi flashback dediğimiz ve geçmiş deprem anılarının istemsizce tekrara hatırlanması ile oluşan olayı tekrardan yaşarmış gibi hissetme, rüyalarda görme, olayı hatırlatan sorulardan ve konuşmalardan kaçınmalar, anıları canlandıran yerlerden, görüntülerden uzak durma çabası olabilir. Her an depremi tekrar yaşayacakmış gibi tetikte olma, aşırı uyarılmışlık gibi irkilme tepkileri görülebilir. Bu tür belirtiler normalde ortalama olaydan sonra 1 ay içerisinde azalarak kaybolur" diyerek sözlerini noktaladı.(DHA)