DAĞLARDAN TOPLAYIP YAĞINI 200 LİRADAN SATIYORLAR
Antalya’nın Akseki ilçesinde Toros Dağlarında ve arazilerde doğal ortamda yetişen ve Eylül, Ekim aylarında ağaçlardan toplanan menengiç, yağıyla, kahvesiyle bölge halkının geçim kaynağı oldu.
Antalya’nın Akseki ilçesinde Toros Dağlarında ve arazilerde doğal ortamda yetişen ve Eylül, Ekim aylarında ağaçlardan toplanan menengiç, yağıyla, kahvesiyle bölge halkının geçim kaynağı oldu.
Alaçeşme Mahallesinde bir çok bitkiden aromatik yağ üreten Abdullah Güven, halk arasında çitlenbik, dağın, menengiç gibi farklı isimlerle de anılan çitlembik bitkisinin meyvesinin hem yağını, hem de kahvesini üretiyor. Menengiç (çitlembik) ağacının Akseki bölgesinde Toros Dağlarında ve arazilerde doğal ortamda yetiştiğini söyleyen Güven, “Eylül- Ekim aylarında olgunlaşan menengiçin meyveleri vatandaşlar tarafından toplanıyor. Vatandaşlar topladıkları ürünleri benim makinalarda yağını çıkartıyorlar” dedi.
3 KİLODAN BİR KİLO GRAM YAĞ ÇIKIYOR
Menengiçin meyvesinin oldukça bereketli olduğunu söyleyen Güven, “3 kilo menengiçten bir kilogram yağ çıkmaktadır. Bir saatte 10 kilogram menengiç işliyorum. Akseki Bölgesinde Toros dağlarında vatandaşlar tarafından yıllık yaklaşık 20-30 ton civarında menengiç toplanıyor. Bunu kuruyemiş olarak da tüketiliyor. Vatandaşlar son zamanlarda artık bunun yağını çıkarmaya başladılar. Sofralarda kahvaltıda da tüketiliyor. Oldukça lezzetli bir üründür. Kendimde vatandaşlardan menengiçin meyvesini alıyorum. Yağını çıkarıyorum. Ayrıca kuru yemiş olarak da vatandaşlar tarafından sofralarda tüketiliyor. Yağını 200-250 liraya, ham maddesini de 30 liraya satıyoruz. ” dedi.
KAHVESİNİ DE ÜRETİYOR
Menengiç meyvesinin sadece yağını değil, kahvesini de ürettiğini anlatan Güven, “Şu anda menengiç (çitlembiğin) yağını çıkartarak satıyorum. Ama yalnızca bununla sınırlı kalmıyorum. Menengiç meyvesinin yağını çıkardıktan sonra kalan posasından ise makinada öğüterek menengiç kahvesini üretiyorum. Çitlembikten katma değer sağlayan ürünleri pazara sunuyorum. Ürettiğimiz menengiç kahvesinin kilosunu da 20 liradan satıyorum. Bunların da müşterileri bulunmaktadır. Özellikle gelip bizden satın alırlar, ya da kargo ile adreslerine gönderiyorum”
FAYDALARI SAYMAKLA BİTMİYOR
Menengiç (çitlenmik) yağının faydalarının saymakla bitmediğini anlatan Güven, meyvenin karın ağrılarını azalttığ, mideyi rahatlatıcı bir etki gösterdiğinin bilindiğini söyledi.
İştah açıcı özellikler gösterdiğinden kilo almak isteyenlerin de tercih ettiğini söyleyen Güven, " Öksürüğün kesilmesini sağlıyor. Ölçülü bir şekilde kullanıldığında böbreklerin sağlıkla çalışmasına destek olduğu biliniyor. Aşırı terleme sorunundan kurtarıyor. Saç sağlığına iyi geliyor, özellikle saç renginin açılmasını geciktirdiği söyleniyor. İdrar söktürücü özellikler gösteriyor” diye konuştu.
Akseki’nin Alaçeşme mahallesinde yaşayan Osman Yakabaşı ise menengiç ağacının Alaçeşme mahallesinde oldukça bol olduğunu ve doğal ortamda yetiştiğini söyledi. Her yıl menengiç meyvesini topladığını belirten Yakabaşı, “Eylül-Ekim aylarında menengicin meyveleri olgunlaşıyor. Olgunlaşan meyvelerini topluyoruz. Bu yıl 33 kilogram menengiç topladım. Bunun da bir kısmını yağını çıkarttım. Bir kısmını ise yağını almadan kuruyemiş olarak da kullanıyoruz. Yağını kahvaltıda da kullanıyoruz” diye konuştu.
Alaçeşme mahallesinde yaşayan Mutlu Yüksel ise menengiçin yörede çöğre olarak da bilindiğini belirterek, "Eylül -Ekim aylarında bunun hasadını yaparız. Çocukluğumuzda annelerimiz de dağlardan toplardı. Bunu toplaması oldukça zahmetlidir. Reçinesi ellerimize yapışır. Biz bunu hem tüketip, hem de yağını çıkartıyoruz. Bunun yağını 200-250 liraya satıyorlar” diye konuştu.
İHA
İklim değişikliğinin tarım üzerine etkilerini ve alınması gereken önlemleri anlatan Akdeniz Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Orhan Özçatalbaş, “Geçtiğimiz 5 yıl içerisinde Türkiye tarım sigortaları kapsamında çeşitli tehditlere karşı üreticilere hükümet 10 milyar liralık bir ödeme yaptı. Ürününü garanti altına almak isteyenlerin tarım sigortası mutlaka yaptırması gerekiyor” dedi.
Türkiye’de ve dünya genelinde iklim değişikliğinin tarımsal üretimi ciddi şekilde etkilediğini belirten Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Orhan Özçatalbaş, iklim değişikliğinin Akdeniz Havzası’nı fazlasıyla etkilendiğini vurguladı. Özçatalbaş, “1 ile 4 santigrat derecelik bir artış söz konusu. Ancak 1 santigrat derecelik artış bile tarımsal faaliyetlerde önemli sınırlamalara yol açabiliyor” dedi.
Türkiye'den 114 ülkeye yılın 9 ayında 1 milyar 160 milyon dolarlık meyve ihracatı yapıldı.
Antalya Ticaret Borsası (ATB) ve Antalya Tarım Konseyi (ATAK) Yönetim Kurulu Başkanı Ali Çandır, Türkiye İstatistik Kurumunun (TUİK) açıkladığı Ağustos ayı Tarımsal Girdi Fiyat Endeksi'ni (Tarım-GFE) değerlendirdi. Tarım-GFE'nin Ağustos ayında aylık yüzde 1.39 ilan edildiğini belirten Çandır, “Bu rakam, endeksin ölçülmeye başladığı 2015 yılından itibaren Ağustos ayları ortalamasının (2.00) yaklaşık yüzde 30 altında olmuştur. Uzun bir aradan sonra ilk defa ortalamanın altında bir aylık tarımsal girdi fiyat endeksi düşüşü ilan edilmiştir” dedi.
Batı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü (BATEM) Müdürü Abdullah Ünlü Toprağın Sesi programının konuğu oldu. Müdür Ünlü kurum olarak sektör ve paydaşlara öncülük etmeyi amaçladıklarını söyledi.
Türkiye'nin tohumculuk sektöründe önemli bir yere sahip olduğunu vurgulayan Akdeniz Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Orhan Özçatalbaş, “Türkiye’nin, tohumculuk sektöründe dışarıya bağımlı bir ülke olmadığını belirterek, aksine ihraç eden bir ülke olduğunu vurguladı.
Çevre Mühendisleri Odası Antalya Şubesi, Antalya, Isparta ve Burdur illerinde Şubat-Nisan dönemi özelinde ciddi kuraklık belirtileri gözlemlendiğini belirerek, kuraklık durumuna karşı alınması gereken önlemleri aktardı. Şube, yağışlarda geçen yılın Nisan ayına göre yüzde 70 azalma yaşandığını vurguladı.
Tarım ve Orman Bakanlığı Tayvan'a nitrofuranlı yumurta gönderildiği iddialarını araştırmak üzere inceleme başlatıldığı açıkladı.
Antalya’da 20 dönüm örtü altı alanda yıllık 50 bin paket tohum üretimi yapan Ziraat Yüksek Mühendisi Ali Uzun, 7 türde 50 çeşit tohumu 16 ülkeye ihraç ediyor. Uzun, “Antalya’da ilerleyen yıllarda seralarda belki de yemek için domates üretilmeyecek. Tamamen tohumluk üretilecek. Çünkü biz tohumluk ürettiğimiz zaman birim alandan 10 katı daha fazla kazanabiliriz. Bunu bugün günümüzde Hindistan başarmış durumda. Sektörümüze teşvik alabilirsek hem istihdama katkıda bulunuruz hem de ülkemizin ihracatına katkıda bulunuruz” dedi.
Antalya’nın Serik ilçesinde sabahın erken saatlerinde seraya giren kadınların mavi yemiş (blueberry) mesaisi başladı. Saksılardan tek tek toplanan mavi yemişlerin 125 gramı 45 liradan alıcı buluyor.
© Copyright © 2022 Lider Gazete, Sitemizde bulunan yazı, video, fotoğraf ve haberlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz veya kaynak gösterilmeden kullanılamaz