Çocuk ve ailelerin kış sınavı başlıyor
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Nuray Kurt Önal, kış aylarında havaların soğuması, hava kirliliğinin artması, kapalı ortamda daha fazla insanla ve tanecikle temas edilmesi ile birlikte bağışıklığı erişkinlere göre daha zayıf olan çocukların sık sık hastalanabileceğini söyledi.
Okul, kreş, kapalı oyun parkları, alışveriş merkezleri, toplu taşıma araçları gibi kapalı ortamlar damlacık ve solunum yoluyla yayılan mikroplar için elverişli bir ortam hazırladığına dikkat çeken Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Nuray Kurt Önal, "Damlacıklar, gerek öksürük ve hapşırık yoluyla gerek çocukların birbirlerine ve birbirlerinin eşyalarına temas etmesi ile bir çocuktan diğerine yayılır. Ayrıca soğuk havalarda hem ısıtıcılar sebebiyle hem de soğuk nedeniyle ciltte burun ve ağız içini saran ıslak dokular da kurur. Koruyucu mekanizmaların çalışması azalır. Hareket azalır ve bununla birlikte daha ağır ve sağlıksız besinlere yönelim artar. Dolayısıyla enfeksiyon kısa sürede birçok kişide ortaya çıkıverir. Çocuklar ve ailelerin birlikte katıldığı kış sınavı da başlamış olur" diye konuştu.
Çocuklarda en sık karşılaşılan sağlık sorunu üst solunum
yolu hastalıkları olduğunu ifade eden Dr. Nuray Kurt Önal, "Burun ve boğaz
iltihaplarına yol açan 200'den fazla virüs vardır ve sıklıkla hastalık
etkenleri bu virüslerdir. Bakteriler de gerek kendi patojen yapılarıyla, gerek
aşılama eksikliği, bağışıklık zayıflaması, yetersiz burun temizliği gibi
hastaya ait durumlar üzerinden solunum yollarında hakimiyeti ele geçirebilir.
Yılda 5-8 kereyi bulan üst solunum yolu enfeksiyonlarının sayısı, okula giden
çocuklarda daha da artabilir. Üstelik ilk kez ve fazla sayıda hasta çocukla
temas anlamına gelebilen okulun ilk yıllarında bu sayı daha da fazladır. Yaş
ilerledikçe sayının azalması muhtemeldir. Bu süreçte hastalıkların beklenenden
ağır geçmesi, hastanede yatış gerektirmesi, zatürre, orta kulak iltihabı,
menenjit gibi organ enfeksiyonlarına sıklıkla ilerlemesi gibi durumlarda
çocukların bağışıklık sisteminin çalışmasını incelemek gerekebilir" dedi.
Çocuklarda en sık görülen solunum yolu hastalıklarını ise
Dr. Nuray Kurt Önal şöyle sıraladı;
"Soğuk algınlığı (nezle), en yaygın etkeni rinovirüstür
fakat birçok virüs de etkeni olabilir. Çocuklarda da yetişkinlerde de
maruziyeti takiben 3-4 gün içinde hafif ateş, baş ağrısı, halsizlik, yorgunluk,
burun akıntısı, burun tıkanıklığı, hapşırık, boğazda yanma ve ağrı hissi gibi
belirtileri vardır. Grip (influenza), kış aylarının damlacık yoluyla bulaşan en
sık görülen hastalığıdır. Genellikle yüksek ateşin eşlik ettiği hafif üst
solunum yolu enfeksiyonu şeklinde seyretse de inatçı ateş, burun akıntısı,
boğaz ağrısı, gözlerde kızarıklık, kuru öksürük, karın ağrısı, ishal, yaygın
kas ağrıları da sık rastlanır. Akut bronşiyolit, özellikle 1 yaş altı bebekleri
etkileyen, 2 aydan küçük bebeklerde hastaneye yatış gerektirecek kadar ağır
seyredebilen, virüslerin yol açtığı bir enfeksiyondur. Kalabalık veya sigara
içilen ortama maruz kalan 1 yaş altı çocuklar daha risklidir. Akciğer içindeki
en küçük hava yolları olan bronşiolleri etkilediğinden hızlı soluk alıp verme,
göğsün derince içe girip çıkması, inleme, hışıltı sesi çıkarma, morarma,
yorulma gibi solunum sıkıntısı belirtileri görülebilir. Pnömoni (zatürre),
bakteri ve virüslerin akciğerde iltihaba yol açmasına denir. Ateş yüksekliği,
halsizlik, iştahsızlık, öksürük, balgam, nefes güçlüğü, göğüs ve karın ağrısı
gibi belirtiler gösterir. Zamanında tedavi edilirse tamamen iyileşebilirken geç
kalınırsa apse, sıvı toplanması gibi istenmeyen durumlar gelişebilir ve 1-4 yaş
arası yaşamı tehdit bile edebilmektedir. Bu yüzden üst solunum yolu enfeksiyonu
geçiren bir çocukta, 3 günü geçen ateş veya solunum sıkıntısı belirtileri
görülmesi durumunda zatürre açısından değerlendirmek üzere bir hekime başvurmak
çok önemlidir. Otit (Orta kulak iltihabı), bir üst solunum yolu enfeksiyonunu
takiben boğazla kulak arasında bulunan östaki borucuğu yoluyla enfeksiyon
boğazdan orta kulağa geçebilir. Dayanılmaz kulak ağrısı, ateş yüksekliği, baş
dönmesi, işitmede azalma, kulaktan ses gelmesi gibi şikayetler olabilir ve
yatınca kulaktaki basıncın artışı sebebiyle geceleri şiddetlenebilir."
Dr. Nuray Kurt Önal, kış sınavını enfeksiyonlara takılmadan
geçirebilmek için bir kaç önemli hususu ise şu şekilde sıraladı;
"Kapalı ve kalabalık ortamlardan, hava kirliliği ve sigara dumanından kaçınmak. Kapalı ortamları sık havalandırmak. Emzirme döneminde anne sütü ile beslenmek. Dengeli ve sağlıklı beslenmek, C vitamininden zengin meyve ve sebzeleri öğünlerde bulundurmak ve paketli-asitli gıdalardan uzak durmak. El yıkama alışkanlığı kazanmak, özellikle yemeklerden önce ve tuvaletten sonra el yıkama konusunda hassas davranmak. Başta su olmak üzere yeterince sıvı almak. Terlemekten de üşümekten de korunacak şekilde giyinmek, havanın aşırı kurumasına sebep olmayacak şekilde ortam sıcaklığını ayarlamak. Isıtıcı olan odalarda burun kuruluğundan korunmak için nemlendirme yapmak. Düzenli uyku düzeni kurmak. Temas edilen oyuncak ve eşyaları düzenli temizlemek. Gereksiz antibiyotik kullanımından kaçınmak. Çocukluk çağı aşılarını ve riskli gruplarda grip aşısını yaptırmak. Hastalık durumlarında diğer kişilerle teması azaltmak, hapşırık öksürük sırasında ağız ve burunu kağıt mendille kapatmak."
İHA