“Çocuğu teşvik ederek okula çekebiliriz”
Psikolog Ayşe Nur Bilginturan, deprem felaketinin ardından okul çağındaki çocukların okula gitmesini beklemenin normal olmadığını söyleyerek, “Daha çok aşama aşama, alıştırarak, öğretmenlerle iş birliği içerisinde çocukları teşvik ederek okula çekebiliriz” dedi.
Bilginturan, depremin olumsuz etkileriyle hala mücadele edildiğini ifade ederek, "Fakat depremin sarsıcı etkileriyle çocukların baş etmesi biraz daha zor olabiliyor. Peki biz çocuklarla afet hakkında nasıl konuşabiliriz? Öncelikle çocuğun ne bildiğini anlamakta fayda var. Çünkü burada bilgi eksikliklerini ve belirsizlikleri gidermek çok önemli. Şimdi yaşadığımız süreç anormal bir süreç olduğu için anormal tepki vermek de çok normal aslında. O yüzden çocukların duygularına alan açmak da çok kıymetli. Duyguların normal olduğunu söylemek çok önemli ama bu aşamaya gelene kadar, beslenme, uyku düzeni gibi rutinlerde kalmanın da çok önemli olduğu unutulmamalı" diye konuştu.
"OKULA DÖNÜŞÜN
İYİLEŞTİRİCİ ETKİSİ VAR"
Psikolog Bilginturan, çocuğun alışık olduğu şeyleri
yapmasının bu süreçte çok kıymetli olduğunu kaydederek, "Fakat bu rutin
içinde okulun da çok önemli bir yeri var. Çocuklar okulda daha çok akranlarıyla
bir araya gelme ihtiyacını karşılıyor. Gerek normallik hissinin oluşmasında
gerek süreklilik hissinin oluşmasına yardımcı oluyor. Bu yüzden okula gitmek bu
durumda çok kıymetli ve önemli. Anormal bir süreç içerisindeyiz. Bu yüzden
anormal tepkiler aslında normal tepkiler. Tabii ki hala güvenlik ihtiyaçları
karşılanmamış bir çocuktan okula gitmesini beklememiz çok normal değil. Fakat
tabii ki rutinde kalması onu iyileştirici bir etkiye sokacaktır. Bu yüzden daha
çok aşama aşama, alıştırarak, öğretmenlerle iş birliği içerisinde çocuğu bu
şekilde teşvik ederek okula çekebiliriz. Çocukların oyunu çok kıymetli. Çünkü
çocuklar oyunlarında depremi canlandırabilir. Bağırabilirler, başka sesler
çıkartabilirler. Burada telaş etmemek gerçekten çok kıymetli. Çünkü bunların
hepsi bir şifa aslında. Bu süreçte çocuklara destek olmak aslında en önemli
kriter. Onlara hem umutlu hem de gerçekçi bilgi vermek önemli olacaktır"
şeklinde konuştu.
DHA