ÇİFTÇİLERİN ZORLU RAMAZAN MESAİSİ
Türkiye’nin örtü altı üretim üssü Antalya’da sokağa çıkma kısıtlamasından muaf tutulan çiftçiler, zorlu mesailerine Ramazan ayında da devam etti.
Türkiye’nin örtü altı üretim üssü Antalya’da sokağa çıkma kısıtlamasından muaf tutulan çiftçiler, zorlu mesailerine Ramazan ayında da devam etti.
Koronavirüsle (Covid-19) mücadele çerçevesinde uygulanan 3 günlük sokağa çıkma kısıtlamasından muaf tutulan çiftçiler, sıcak havaya rağmen üretimlerini sürdürdü. Türkiye'nin örtü altı üretim merkezi konumundaki Antalya'da çiftçiler, Ramazan ayında da sera içindeki çalışmalarına ara vermedi. Sabahın ilk ışıklarında sera içine giren çiftçiler, hava ısınmadan işlerini bitirip çıkmanın derdine düşüyor. Çiftçiler, hem sokağa çıkma kısıtlaması hem de Ramazan ayında üretimde aksama yaşanmaması için çalışıyor. Daha çok domates, patlıcan, salatalık ve kesme çiçeklerin olduğu seralarda ürünlere bakım yapıp, hasat yapan üreticiler, yüksek nem ve sıcağa rağmen çalışıyor. Hava sıcaklığının 33 dereceyi bulduğu serada çalışanlar sosyal mesafe kuralını ihlal etmezken, yerine göre maske de takıyor.
"SERAYA SABAH ERKEN GİRİYORUZ"
Serada çalışmaya devam eden Salim Koç, Altınova bölgesinde patlıcan, biber ve domates üretimi yaptıklarını söyledi. Kısıtlama dönemi olsun olmasın genelde serada olduklarını ifade eden Koç, “Havaların ısınmasıyla birlikte sabah 06.00’da girdiğimiz seradan öğlen 12.00 gibi çıkıyoruz. Öğleden sonra ise saat 16.00’dan sonra çalışıyoruz. Seranın içinde sıcaklık yüksek. Bir de patlıcanın tozu eklenince etkisi kat kat artıyor. Ama çalışmak mecburiyetindeyiz. Halkımız kendilerini korusunlar, biz çalışıyoruz, onlar için üretmeye devam ediyoruz” diye konuştu.
"ALLAH DAYANMA GÜCÜ VERİYOR"
Ramazan ayında biraz daha zorlandıklarını dile getiren Koç, “Bu ay öğleden sonra seraya giriyoruz. Allah’ım dayanma gücünü veriyor. Oruç etkiliyor ama dayanıyoruz. Emeğimizin karşılığını da alıyoruz. Kısıtlama döneminde hep serada oluyoruz. Her ürünün günlük bakımları var, onları yapmak zorundayız” dedi.
"ÜRETMEK ZORUNDAYIZ"
Serada cerbera çiçeği kesimi yapan Dudu Kaypak, “Seranın içi çok sıcak. Korona virüsten dolayı iş imkanları zaten kısıtlı. Şu an herkes evinde ama biz burada çalışıyoruz, üretim yapıyoruz. Herkes evinde ama biz üretmek zorundayız. Şu an şartlar bizi zorluyor ama eve gidince her şey bitiyor. Zaten biz dışarı çıkmıyoruz, kalabalık ortamlara girmiyoruz. Bu da avantajımız. Sera içinde de zaten çalışma alanlarımız mesafeli” ifadelerine yer verdi.
Sıcak havada yüzünden terler akan Perihan Çetin, "Hava sıcakta olsa çalışıyoruz. Üretiyoruz, kazanıyoruz. Çok zor oluyor sıcak havada çalışmak ama mecburuz" dedi.
İHA
İklim değişikliğinin tarım üzerine etkilerini ve alınması gereken önlemleri anlatan Akdeniz Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Orhan Özçatalbaş, “Geçtiğimiz 5 yıl içerisinde Türkiye tarım sigortaları kapsamında çeşitli tehditlere karşı üreticilere hükümet 10 milyar liralık bir ödeme yaptı. Ürününü garanti altına almak isteyenlerin tarım sigortası mutlaka yaptırması gerekiyor” dedi.
Türkiye’de ve dünya genelinde iklim değişikliğinin tarımsal üretimi ciddi şekilde etkilediğini belirten Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Orhan Özçatalbaş, iklim değişikliğinin Akdeniz Havzası’nı fazlasıyla etkilendiğini vurguladı. Özçatalbaş, “1 ile 4 santigrat derecelik bir artış söz konusu. Ancak 1 santigrat derecelik artış bile tarımsal faaliyetlerde önemli sınırlamalara yol açabiliyor” dedi.
Türkiye'den 114 ülkeye yılın 9 ayında 1 milyar 160 milyon dolarlık meyve ihracatı yapıldı.
Antalya Ticaret Borsası (ATB) ve Antalya Tarım Konseyi (ATAK) Yönetim Kurulu Başkanı Ali Çandır, Türkiye İstatistik Kurumunun (TUİK) açıkladığı Ağustos ayı Tarımsal Girdi Fiyat Endeksi'ni (Tarım-GFE) değerlendirdi. Tarım-GFE'nin Ağustos ayında aylık yüzde 1.39 ilan edildiğini belirten Çandır, “Bu rakam, endeksin ölçülmeye başladığı 2015 yılından itibaren Ağustos ayları ortalamasının (2.00) yaklaşık yüzde 30 altında olmuştur. Uzun bir aradan sonra ilk defa ortalamanın altında bir aylık tarımsal girdi fiyat endeksi düşüşü ilan edilmiştir” dedi.
Batı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü (BATEM) Müdürü Abdullah Ünlü Toprağın Sesi programının konuğu oldu. Müdür Ünlü kurum olarak sektör ve paydaşlara öncülük etmeyi amaçladıklarını söyledi.
Türkiye'nin tohumculuk sektöründe önemli bir yere sahip olduğunu vurgulayan Akdeniz Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Orhan Özçatalbaş, “Türkiye’nin, tohumculuk sektöründe dışarıya bağımlı bir ülke olmadığını belirterek, aksine ihraç eden bir ülke olduğunu vurguladı.
Çevre Mühendisleri Odası Antalya Şubesi, Antalya, Isparta ve Burdur illerinde Şubat-Nisan dönemi özelinde ciddi kuraklık belirtileri gözlemlendiğini belirerek, kuraklık durumuna karşı alınması gereken önlemleri aktardı. Şube, yağışlarda geçen yılın Nisan ayına göre yüzde 70 azalma yaşandığını vurguladı.
Tarım ve Orman Bakanlığı Tayvan'a nitrofuranlı yumurta gönderildiği iddialarını araştırmak üzere inceleme başlatıldığı açıkladı.
Antalya’da 20 dönüm örtü altı alanda yıllık 50 bin paket tohum üretimi yapan Ziraat Yüksek Mühendisi Ali Uzun, 7 türde 50 çeşit tohumu 16 ülkeye ihraç ediyor. Uzun, “Antalya’da ilerleyen yıllarda seralarda belki de yemek için domates üretilmeyecek. Tamamen tohumluk üretilecek. Çünkü biz tohumluk ürettiğimiz zaman birim alandan 10 katı daha fazla kazanabiliriz. Bunu bugün günümüzde Hindistan başarmış durumda. Sektörümüze teşvik alabilirsek hem istihdama katkıda bulunuruz hem de ülkemizin ihracatına katkıda bulunuruz” dedi.
Antalya’nın Serik ilçesinde sabahın erken saatlerinde seraya giren kadınların mavi yemiş (blueberry) mesaisi başladı. Saksılardan tek tek toplanan mavi yemişlerin 125 gramı 45 liradan alıcı buluyor.
© Copyright © 2022 Lider Gazete, Sitemizde bulunan yazı, video, fotoğraf ve haberlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz veya kaynak gösterilmeden kullanılamaz