CHP'DE KANTARIN TOPUZU İYİCE KAÇTI

Fonladıkları anket şirketlerinin sözde araştırmalarında bile yüzde 23 ü, yüzde 25 i geçemeyen CHP kantarın topuzunu iyice kaçırdı.

Daha önce ki konuşmalarında hakim ve savcıları çete, polis ve askere militan diyen, öğretmen, muhtar ve çiftçilere hakaret eden Kılıçdaroğlu hızını alamadı ve tüm devlet memurlarını tehdit etti.

Bu da yetmedi. Salı günkü grup konuşmasında; "Cumhur ittifakı"na oy verenlerin" Ahlak ve vicdan sorgusu" yapmalarını istedi. Yani; CHP seçmeni olmayan herkesi tehdit etti. Hakaret etti.

Kılıçdaroğlu’na göre; seçilmiş hükümet, devlet memurlarına kanunsuz emirler veriyormuş, memurlarda bu emri yerine getiriyormuş. Bu nasıl bir iftiradır, nasıl bir husumettir anlamak mümkün değil.

Ben devletin en kritik yerlerinde yirmi beş yıl görev yaptım. Yirmi beş yılın, on yedi yılında; AK parti iktidarı ile çalıştım. Ve bir tane kanunsuz emir almadım.

Her zaman kanunlara uygun görev yaptığım halde, gerek cumhurbaşkanımızdan, gerek bakanlarımızdan, gerekse tüm üst ve amirim konumunda olan valilerden, emniyet müdürlerinden, kaymakamlardan; kanunlardan şaşmamamız konusunda sözlü ve yazılı emirler, telkinler aldım.

Ben de astlarıma aynı talimatları verdim. Telkinlerde bulundum. Sahada çalışan bir amir olarak ta astlarımın kanunlar çerçevesinde görev yapıp yapmadıklarını sürekli denetledim. 

Kılıçdaroğlu’nun attığı iftiraları, terör örgütleri de; devletimize ve kamu çalışanları atıyor. Konu yine mi teröre geldi? Ak partiyi eleştirenler terörist mi filan demeyin arkadaşlar.

Çünkü; PKK, FETÖ gibi terör örgütleri sürekli olarak devletimizin ve çalışanlarının gözaltında, tutuk evlerinde, ceza evlerinde akla hayale gelmeyecek işkenceler yapıldığını, yargısız infazlar yapıldığını, en hafif tabirlerinde de orantısız güç kullanıldığı iftirasını atıyorlar.

Kılıçdaroğu’nun söylemi ile terör örgütlerinin söylemleri arasında ne fark var Allah aşkına?

Bırakın farkı; iktidara gelirlerse,  Demirtaş’ı serbest bırakacaklarını, kamudan atılan FETÖ’cüleri tekrar kamuya yerleştireceklerini söylüyorlar. (Olmaz da) iktidara gelirlerse bu vaatlerini yerine getireceklerinden eminim.

Muhalefet, kamu çalışanlarına, vatandaşlarımıza  yaptığı hakaret ve tehditlerin yarısını, keşke; PKK’ya FETÖ’ye yapabilseydi.

Muhalefettekiler, proje üretemeyince, doğal afetlerden medet bulamayınca, küresel salgın nedeniyle tüm dünyayı saran ekonomik krizden de nemalanamayıp, para verdikleri sözde anket şirketlerinin, anketlerine göre bile AK partinin oylarını yüzde 35 in altında göremeyince; sürekli absürt, devlet kurumlarını töhmet altında bırakacak iddialar ortaya atarak, sade vatandaşa bile hakaret ederek, gündemi meşgul ediyorlar.

Arkadaşlar; pandemi nedeniyle, dünya ekonomik bir dar boğaza girdi. Yaklaşık iki yıldır dünyada üretim durdu. İmrendiğimiz Amerika birleşik devleti; 1,5 km yol için vatandaşından bin dolar ambulans ücreti istiyor ve alıyor. Avrupa ülkeleri bu süreçte ekonomi olarak küçüldü. Petrol ürünleri bizdekinin iki katı oldu.

SIRADA HANGİ YALANLAR VAR

Üç hafta önce barınamayan; yurtsuz, evsiz öğrenciler yalanını, geçen hafta siyasi cinayet yalanını, bu hafta da,devlet memurlarının kanunsuz iş yaptıkları yalanlarını dinledik. Yalan, iftira ve korkudan başka proje üretemeyen muhalefetten, bakalım önümüzdeki haftalarda hangi yalanları dinleyeceğiz.