CHP ANTALYA’DA KAFALAR KARIŞIK

CHP Antalya’da adı konmamış bir savaş yaşanıyor. Yaşananlardan ne il başkanının ne de genel merkezin haberi var. Anlayacağınız CHP’DE ÇARŞI KARIŞIK! Parti içinde birçok kesim bugüne kadar sesini dahi çıkarmadı. Lakin çevresinde değişimden yana olan partililer ile değişimden yana olmayanlar kendi içlerinde hesaplaşmaya başladı.

Şimdi bana “Sen CHP’den başka yazacak bir şey bulamıyor musun” diye soruyorlar. Elbette birçok konuya değiniyorum ama CHP’de veya CHP’li belediyelerde yaşananlar daha öne çıkıyor. Bu nedenle burada yaşananlar daha öncelikli hale geliyor. Adeta beni zorluyor.

Örnek verecek olursam daha Muratpaşa’nın sokaklarını temizlemekten aciz CHP’li Ümit Uysal’ın DAMDAN DÜŞER GİBİ genel başkanlığa aday olması. Ne yaptığı, ne yapacağı belli olmayan Uysal’ın en son icraatı Demokrat Parti Antalya İl Kongresi’ne katılıp DP Genel Başkanı Gültekin Uysal’dan önce bir konuşma yapması!


Diyelim ki bu toplantıya Abdullah Sevimçok Sivil Toplum Merkezi Konferans Salonu’nu tahsis ettiğini için EV SAHİBİ olarak katıldı. Kabul görür mü görmez mi bilemem bu nedenle kürsüye çıktı bir selamla yaptı. Ancak selamlamanın ötesinde bir konuşma olmuş.

Peki bu konuşma için CHP Genel Merkezi’ne bilgi verildi mi?  Veya CHP İl Başkanı mazeret bildirip kendi yerine konuşma yapmasını mı istedi Uysal’ın? Yoksa CHP’nin yeni genel başkan adayı olarak mı yaptı bu konuşmayı? İşte bu soruların cevaplanması lazım.

DP’nin kongresinin yapıldığı salondaki zevata şöyle bir baktım inanın CHP’liler daha ağırlıkta. Kimler mi varmış orada? CHP’li eski Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın, Elmalı Belediye Başkanı Halil Öztürk, Finike Belediye Başkanı Mustafa Geyikçi, eski meclis üyeleri Mehmet Hacıarifoğlu ve Ayhan Abay gibi isimler!


Haksızlık etmeyeyim CHP’lilere. Yanlarında İP’in yeni İl Başkanı Ali Adnan Kaya ve Demre önceki dönem Belediye Bakanı Okan Kocakaya da yer almış, saf tutmuşlar. “Bunlar olabilecek şeyler” diyenler çıkacaktır. Fakat kongreye katılımlarını sosyal medyadan ifşa edip seçim ortaklarına iltifat yağdırmış gibiler.

CHP’nin Genel Başkan Adayı Uysal, “Demokrat Parti Genel Başkanı Sayın Gültekin Uysal’ın da katıldığı Antalya Demokrat Parti İl Kongresi'ne katıldık. Kuvayi Milliye ruhuyla ülkemizi sahiplenen bütün partiler olarak iktidarın neden olduğu ağır sorunları çözmek için birlikte çalışmamız gerektiğini ifade ettik” ifadeleri ile paylaşmış bu katılımı.

CHP içinde ise bu tür konular iç tartışmalar ve hesaplaşmaları körükleyecek gibi. Çünkü, bu tutumları ile partilerini iktidara taşıyacaklarına inan bir zümre ve üst yapı var. Vallahi bu kafa yapısı CHP’ye her seçimde kaybettiriyor.

“Muratpaşa’nın Paşası” önce Büyükşehir’in şimdi de genel başkanlık için bir türlü muhalefetten çıkamadı. Ekselanslarının CHP’nin ülkede iktidar olmasından çok kendi hevesleri daha ağır basıyor.

Tabloya şöyle bir baktığınız da CHP’de ÇARŞI KARIŞIK, Antalya’da ise KAFALAR KARIŞIK! Ha belki de son yaşananlar YENİ BİR OLUŞUMUN sinyali olabilir!

ABİLERİ KÖTÜ ÖRNEK OLDU!

CHP’de abilerin KAFASI KARIŞIK olunca gençlerinde KAFASI KARIŞIK! İki hafta sonra yapılacak (13 Eylül) CHP İl Gençlik Kolları'nda hala aday netleşmemiş durumda. Seçime ramak kala yaşanan karma karışık meseleler hala çözeme kavuşmamış gibi görünüyor. İl Gençlik Kolları Başkanlığı’na Hakan Genbeş ve Semih Kocabaş adaylığını açıkladıktan sonra burada da ÇARŞI KARIŞMIŞTI!

Genbeş, CHP’nin tüzük değişikliğinde ‘Belediyelerde çalışan kişilerin başkan adayı olamayacağının’ ifade edilmesi sonrası Genbeş yarıştan çekilmişti. Genbeş’in ardından ise geçmişte Konyaaltı Gençlik Kolları Başkanı ve Konyaaltı İlçe Sekreteri olan Eraycan Yılmaz, İl Gençlik Kolları İl Başkanlığı’na aday olmuştu.

Yılmaz’ın adaylığını açıklamasından kısa bir süre sonra yarıştan çekildiğini duyurması ile KAFALAR KARIŞTI. Başkanlık için tek aday kaldı. O isim ise Antalya Büyükşehir Belediyesi şirketi olan ANET A.Ş’de yönetim kurulu üyesi olan Semih Kocabaş! Hal böylede bana gelen bilgilere göre gençlerin abilerini aratmayacak bir şekilde “DEMOKRASİ VAR” diyerek ikinci bir aday çıkarabilecekleri yönünde.


Bana kızanlar bir kez daha düşün bakalım. Ben mi haksızlık ediyorum yoksa gençlere kötü örnek olan abileri mi? Eeee neymiş, “Üzüm üzüme baka baka kararmış.”