Candan kardeşler hakkında yeni gelişme
Dolandırıcılık ve kara para aklama suçlarından haklarında soruşturma başlatılan Candan kardeşlerin hakim karşısına çıkacağı tarih belli oldu. Alisya Bahar Candan'ın 14 yıldan 44 yıla kadar, Gülnihal Çiçek'in ise 8 yıldan 24 yıla kadar hapsi istenen iddianame mahkeme tarafından kabul edildi. Küçükçekmece 5. Ağır Ceza Mahkemesinde Candan kardeşler ve diğer 20 sanığın yargılanmasına Eylül ayında başlanacak.
Dolandırıcılık ve kara para aklama suçlarından haklarında
soruşturma başlatılan ve Alisya Bahar Candan'ın 14 yıldan 44 yıla kadar,
Gülnihal Çiçek'in ise 8 yıldan 24 yıla kadar hapsi istenen iddianame mahkeme
tarafından kabul edildi.
Küçükçekmece 5. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen
iddianame kapsamında Eylül ayında Alisya Bahar Candan ve ablası Gülnihal Çiçek
sanık sıfatıyla hakim karşısına çıkacak.
Öte yandan davaya ilişkin açıklama yapan Avukat Burak
Temizer “Yargılamanın ilerleyen aşamalarında yeni mağdurların da ortaya
çıkabileceğini, başka davaların da bu dava altında birleşebileceğini
düşünüyorum zira yurdun farklı illerinde aynı şekilde dolandırılmış olmasına
rağmen halen daha şikayetçi olmayan paralarını geri alabileceklerine olan
inancıyla bekleyen veya yaşadıkları olaydan ötürü isminin bilinmesini istemeyen
mağdurların olduğunu biliyorum” dedi.
İDDİANAMEDEN
Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan
iddianamede 38 müşteki, 1 müşteki şüpheli ve Nihal ile Bahar Candan'ın
aralarında bulunduğu 21 şüpheli yer almıştı. İddianamede tutuklu şüpheli
Gülnihal Çiçek'in tutuklulukta geçirdiği süre dikkate alınarak adli kontrol
şartıyla tahliye edildiği de aktarılmıştı. İddianamede Onur Apaydın ve İlker
Oflu'nun liderliğindeki şebekenin ucuza araç sattıklarını söyleyerek
vatandaşları sazan sarmalı yöntemiyle dolandırdığı belirtilmişti. Bahar ve
Nihal Candan'ın suç örgütünün hiyerarşik ve organik yapısı içerisinde yer
aldığı iddianamede kaydedilmişti. İddianamenin devamında “Şüphelilerin önceki
tarihlerde çeşitli televizyon programlarına uzun süre katıldığı, ünlü olduktan
sonra magazin programlarında da yer aldığı, sosyal medya platformunda çok
sayıda takipçiye ulaşması sebebiyle günümüzde sosyal medya fenomeni ve ekran
yüzü olarak tabir edilen bir sıfatının bulunduğu, dolayısıyla toplumun geniş
kesimleri tarafından tanınan bir sima olduğu, bu özelliği sebebiyle de suç
örgütü tarafından dolandırıcılık eylemlerine yönelik düzenlenen özel
toplantılarda mağdurların kandırılmasında etkin rol oynadığı” ifade edilmişti.
Şüphelilerin örgüt lideri Onur Apaydın ile yakın ilişki içerisinde olduğu da
iddianamede açıklanmıştı. İddianamede örgüt lideri Onur Apaydın'ın örgüt
içerisinde ‘gizli muhasebeci ve kasa' konumunda olan şüpheli Alisya Bahar
Candan üzerinden bankacılık faaliyetlerini gerçekleştirdiği ve elde edilen suç
gelirinin aklandığı belirtilmişti. Öte yandan mağdur temin etme görevlisi olan
şüpheli Hacı İsrafil Sağlam iddianamede yer verilen ifadesinde örgüt toplantılarına
katıldığını söyleyerek “Toplantılara üst kademeden herkes katılıyordu. Saha
elemanları ve alt kademe asla katılamazdı. Örgütün üst yönetimindeki herkes
iştirak ediyordu. Toplantıların ikisinde Nihal Candan'ı gördüm. Nihal Candan
örgüt lideri Onur Apaydın'ın sevgilisiydi. Diğer şahıslar Nihal Candan'a saygı
gösteriyor ve mesafeli davranıyordu. Nihal Candan'ın yanında örgütün iç
işleyişine ilişkin konular araba alım satım işler konuşuldu” şeklinde beyanda
bulunduğu da iddianamede ifade edilmişti. İddianamede Bahar Candan'ın 'suç
örgütüne üye olmak' suçundan 2 yıldan 4 yıla kadar 'kişinin, kendisini kamu
görevlisi veya banka, sigorta ya da kredi kurumlarının çalışanı olarak
tanıtması veya bu kurum ve kuruluşlarla ilişkili olduğunu söylemesi suretiyle
dolandırıcılık' suçundan ise 2 kez 12 yıldan 40 yıla kadar olmak üzere toplamda
14 yıldan 44 yıla kadar hapisle, Nihal Candan'ın ise aynı suçlardan 8 yıldan 24
yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi. Öte yandan diğer 20 şüpheli
hakkında ise değişen oranlarda hapis cezası istenmişti.
İHA