ÇAKARLI ARAÇ TERÖRÜ
İstanbul’da "çakarlı araç teröründen sıkıldım. Arkadaş
herkes “çok ünlü kişi” hepsinin çok acelesi var. Onlar iş yapıyor biz boş
gezenin boş kalfası. Çok ünlü kişiler özellikle sabah mesaiye giderken ve akşam
mesai çıkışı trafikte terör estiriyorlar. Aman Allah’ım o da ne. Sanki hepsinin
geçiş üstünlüğü var. İnanın bana çakar kullanan sivil araçların hiç birisinin
geçiş üstünlüğü yoktur.
Belirli araçların görev sırasında tehlikeye sokulmaması
adına Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından bazı araçlara trafikte geçiş
üstünlüğü sağlanmıştır. Geçiş üstünlüğü olan araçlar KGM tarafından
belirlenmektedir. Geçiş üstünlüğü kurallarına uyulduğu sürece trafik asayişinin
sağlanmasının yanı sıra; kaza, can ve mal kaybı gibi durumlar en aza
indirgenmiş olur. Geçiş üstünlüğü kuralına uymayan sürücülere cezai işlem
uygulanmaktadır. Trafikte geçiş üstünlüğüne haiz araçlar yasalarla bellidir.
Acil ve yaralı hastaları taşıyan ambulans ve araçlar. Organ,
kan ve doku nakil araçları. Doğalgaz dağıtımıyla ilgilenen doğalgaz acil
müdahale araçları. İtfaiye araçları ve orman yangınlarına müdahale eden
araçları. Hükümlü ve tutuklu nakil araçları. Koruma araçlarıyla korunan araçlar
ve bakanlık onayıyla belirlenen özel araçlar. İşte zaten sorun da burada
bakanlık onayıyla belirlenen özel araçlarda oluyor. Bu araçların geçiş
üstünlükleri yok. Trafiği aksatmadan sadece geçiş öncelikleri var. Yani resmi
izinli çakarlı araçlar müsaitlik durumuna göre emniyet şeridini kullanabilirler
ama emniyet şeridinden ana şeride geçerken öndeki aracı taciz edemezler.
Ses ve ikaz işaretleriyle trafiği tehlikeye sokamazlar.
Öndeki aracı yol vermesi için taciz edemezler. Çakar lamba ve siren takılmasına
izin verilen özel araçların trafikte öyle trafiği kesip geçmeleri gibi bir
üstünlükleri yoktur. Ya da onlar için araçların durup onlara yol vermeleri
gerekmez. Onlar “çok ünlü kişi” olduklarından ancak trafikte saygı görürler, o
kadar. Yani lafın kısası yolda çakarlı bir araç gördüğünüzde müsaitseniz onun
geçmesine müsaade edin yok müsait değilseniz. Asla onun için kendinizi
sıkıntıya sokmayın bekleyin müsait olduğunuzda yol verirsiniz.
1 MAYIS İŞÇİ BAYRAMI
Oldum olası 1 Mayıs’ları sevmem. Aman yanlış anlaşılmasın
benimkisi siyaseten değil tamamen şahşi nedenlerden. Benim aktif gazetecilik
yaptığı 80’li yılların sonu 90’lı yılların başında tüm 1 Mayıslarda
görevliydim. O zamanlar 1 Mayıslar daha sert geçerdi. Öyle şimdiki gibi tek
merkezde toplanılmaz şehrin muhtelif yerlerinde korsan eylemler olurdu. Zaten
bizim mesai bir gece evvelinden başlardı. Ankara Emniyet Müdürlüğü eylemlere
karışacağı istihbaratı olan gençleri bir gün evvelinden gözaltına alır, 1 Mayıs
gece yarısı bırakırdı.
Önce o gençlerin gözaltı haberi için polisle köşe kapmaca
oynardık. Hiç uyumadan 1 Mayıs sabah 05.00’da bu sefer gösterileri önlemekle
görevli Çevik Kuvvet Polislerini takip etmeye başlardık. Telsizden onları
dinleyip olayları yakalamaya çalışırdık. Gösteriler sırasında polis ile
göstericiler arasında kalıp çok dayak yemişliğimiz de vardır hani. Vallahi ne
yalan söyleyeyim bizim dönemimizde haber müdürleri bugünkü gibi bize müsamaha
göstermezlerdi. Haber atladık mı kimse gözümüzün yaşına bakmazdı. İşten atılma
tehlikemiz bile olurdu.
O yüzden 1 Mayıs günleri benim için çok gergin geçerdi. Bu
nedenle 1 Mayısları sevmem. Ama yine de işçi ve emekçi kardeşlerimin birlik
dayanışma ve haksızlıklarla mücadele günleri kutlu olsun…