BU “NEDEN”İ BİLMENİZ ŞART..

 NEDEN tüm terör örgütleri Müslüman coğrafyanın, özelliklede Türkiye ve Mezopotamya’nın üzerine salınıyor?

NEDEN bütün Masonik dernekler ve kulüpler çalışmalarını, Türkiye ve Mezopotamya coğrafyası üzerinde yapıyor?

Yeryüzünde o kadar ülke ve toprak varken NEDEN özellikle Türkiye ve Mezopotamya'yı işgal etmeye çalışıyorlar?

NEDEN medya ve eğitim sistemi üzerinden özellikle Türk gençlerini AHLAKSIZLAŞTIRMAYA çalışıyorlar?

NEDEN LGBT' ye yönelik çalışmaların çoğu TÜRK GENÇLERİ üzerine yapılıyor?

NEDEN Türkiye’de Feminist ve LGBT dernekleri açıp, bu derneklere milyonlarca dolar pompalıyorlar?

NEDEN aile kurumu için bir nükleer bomba olan İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’ni Türkiye’ye dayattılar ve (buraya dikkat) Ahmet Davutoğlu’na imzalattılar?

…

Çünkü..

Türkiye Cumhuriyeti'nin ve Mezopotamya’nın bulunduğu topraklar, yeryüzünün UYLUK KEMİĞİDİR..

Bu topraklarda insanlık ölürse, ahlak terbiye ve ilim ölürse, yeryüzünde İNSANLIK ölür..

Ama..

İNSANLIK TARİHİ yine Mezopotamya ve Türkiye’den başlar..

Toprak bütün bedeni, bedensel kirleri ve kirlilikleri yutar da, bir tek UYLUK KEMİĞİ sağlam kalır..

Yani, “İNSANLIK TARİHİ” yine uyluk kemiğinden doğar..

Bu yüzden kirletmek istedikleri ve de sahip olmak istedikleri yer Mezopotamya ve Türkiye, yani “İNSANLIK TARİHİNİN BAŞLADIĞI YER”dir..

…

Irak’ı da bu nedenle ETKİSİZLEŞTİRDİLER..

LGBT dahil, medya kirliliği dahil, hatta Bay Kemal ve HDP dahil bütün kirlilikleri Türkiye Cumhuriyeti'nin üzerine işte bu nedenle salıyorlar..

İstanbul sözleşmesini Türkiye Cumhuriyeti'ne işte bu nedenle dayattılar..

İnsanlığı Irak’tan sonra TÜRKİYE'DE DE ÖLDÜRMEK istiyorlar..

Çünkü..

İnsanın KAMİL (bütün, eksiksiz, yetkin, ağırbaşlı, erişkin, olgun, bilgili) RUHUNUN Dicle-Fırat arasında olduğunu biliyorlar..

Çünkü..

ARMAGEDDON (dünyanın sonu geldiğinde yapılacağı kehanet edilen büyük Kıyamet Savaşı’nın adı) için Türkiye'yi kirletmeleri gerektiğine şartlanmışlar..

…

Bunları siz de fark edin artık..

Hatta biraz düşünün artık..

Ve kimlere NEDEN karşı olmanız gerektiğini anlayın artık..

 

…………………..

 

GONG

 

Adamlar Çin’e giden TRENİ bile takip etmekten aciz..

Biz de çıkıp onlara, “GökyüzüneBakAyıGör” diyoruz..

Biraz fazla İYİMSERİZ galiba..

 

…………………..

 

KINDILÇEŞME’YE KIYMAYIN..

 

Kındılçeşme’yi yeni yetişenler pek bilmez..

Kemer’e girmeden hemen önce Antalya-Kaş yolunun hemen solunda denizle ormanın harman olduğu harika bir mesire alanı ve plaj..

Yer böylesine HARİKA olunca, birilerinin iştahını kabartması da normal tabii..

Bu nedenle otel veya tatil alanı olarak düzenleyip RANT planları yapan çok oldu..

Fakat doğaseverlerin direnişi, buna Antalyalı yöneticilerin duyarsız kalmaması nedeniyle pek bir şey yapılamadı..

Şimdi ise, burada bir SAHİL PROJESİ uygulanmaya çalışılıyor..

Ancak, proje kapsamında yapılan işlemler yine doğaseverleri isyan ettirdi..

…

Bir doğasever grubu olan KEMER DAYANIŞMA PLATFORMU, Kemer Belediye Başkanlığı’na açık mektup yazarak, “doğal yapının, doğal yaşamın ve halkın sahillerden eşit ve özgür biçimde yararlanabilmesi” konusundaki kaygılarını dile getirdi..

Dediler ki;

“Belediyenize ait iş makineleri ve araçlarının, bölgede kalmış son kum tepelerini ortadan kaldırması..

Kumların sahilden başka yerlere taşınması..

Uygulanacak projede önceden açıklanmayan büfelerin yapılacağının ortaya çıkması..

Kındılçeşme sahilinin geleceği için kaygılarımızı artırmaktadır..

İlçemizde yaşayanların neredeyse tamamı doğrudan veya dolaylı turizmden geçiniyor..

Bu nedenle..

SÜRDÜRÜLEBİLİR TURİZM faaliyeti için doğal yaşama zarar veren, kıyılarımızın doğal yapısının bozulmasına ve taşlaşmasına neden olan uygulamalardan kaçınılmasını istiyoruz..”

…

Kındılçeşme, sadece piknik yapılacak ve denize girilecek bir yer değil..

Aynı zamanda..

Resmen “yumurtlama alanı” ilan edilmemiş de olsa, her yıl buraya yumurtlayan Carettalar ile diğer canlıların da YAŞAM ALANI..

Bunların da gözardı edilmemesi gerekiyor..

Platform’un talebi şu:

“Kındılçeşme’de yapılmak istenen projenin yeniden gözden geçirilmesi..

Açık bir şekilde halkla paylaşılması..

Sonradan telafisi mümkün olmayan doğaya zarar verebilecek uygulamalardan vazgeçilmesi..”

…

Bu HAKLI serzenişi ve talebi ilgili/yetkili kişilere aktarıyorum..

Ve bu sesi duymalarını bekliyorum..

 

……………………..

 

TRAFİK

 

Emniyet kemeri yaşam yüzdesini artıran bağdır..