BU KAFAYLA…
Evet; yerinde ve zamanında kullanıldığında hak edene
verilmiş güzel bir cevap niteliği de taşır ki bu günlerde İsveç’in alacağı
cevap ta bundan pek farklı olmayacak.
***
Sadece bir ülkenin değil dünya nüfusunun neredeyse dörtte
biri kadarına tekabül eden insanların dinini aşağılamak, onların kutsal kabul
edilen kitaplarını yakmak, yaktırmak, ısrarla bu tür eylemlere izin verip kendi
güvenlik güçlerinin kontrolünde bu alçaklıkları yaptırmanın elbet bir karşılığı
olacak.
Daha önce defalarca uyarılmasına rağmen hala aynı hatalara
devam ediliyorsa (ki hata olduğunu da düşünmüyoruz zaten) o zaman bunun da bir
bedeli olacak.
***
Siz muhtaç olduğunuz bir ülkenin her türlü kutsal kabul
edilen değerlerine saldıracaksınız, o ülkenin milli ve manevi değerlerinin
alenen aşağılanmasına göz yumup şerefsizce yapılan eylemleri destekleyeceksiniz
sonra da o ülkenin ortağı olduğu bir politik ve askeri bir ortaklığa girmek
için hazırlık yapacaksınız öyle mi?
***
Güldürmeyin adamı…
Ne demişti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan “Şahsımıza
yapılanları nefsimizi körelterek unutabilir, göz ardı edebiliriz belki ama hem
kutsal kitabımıza hem de şehitlerimizin kanları ile sulanmış ay yıldızlı al
bayrağımıza yapılanları kabul etmemiz, göz yummamız söz konusu bile olamaz”
***
Hatta o açıklamanın devamında “İsveç terörle mücadele
yasasını onaylamakla kalmayıp gereğini yerine getirmeli ki biz de samimi
olduklarına inanalım”
Tüm bu açıklamalar karşısında İsveç ne yapıyor dersiniz
peki?
***
Önce elma şekeri alınca kandırılan çocuk misali bir
uyuşturucu satıcısını terör örgütü mensubu diye güya bize yutturmaya kalktı.
Anadolu çocuklarının o numarayı yemediğini görünce karın
ağrısıyla kıvranmaya, devreye Nato ve ABD’yi sokmaya karar verdi.
***
Türkiye’nin o eski günlerinden eser kalmadığını, hangi şart
altında olursa olsun, sonu nereye giderse gitsin dik duruşundan asla taviz
vermeyen bir anlayışa sahip olduğunu bilenler o formülün de işe yaramayacağını
elbette biliyorlardır diye düşünüyorum ki yetkililerin özellikle bayram günü
yapılan alçak eyleme tepkisi de bunu gösteriyor.
KUTU
GÖZLER NATO ZİRVESİNDE
Şimdi gözler 11-12 Temmuz tarihinde Litvanya’da yapılacak
olan NATO zirvesine çevrildi. O zirvede bizim ve İslam aleminin aklıyla alay
etmeye çalışanlara verilecek tek cevap kol saati göstermek olacaktır.