BU HAMAS NEREDEN ÇIKTI?
15 yıldır Gazze Şeridi'ni yöneten HAMAS, geçtiğimiz 7 Ekimde
İsrail'e düzenlediği saldırıda yüzlerce kişiyi öldürüp, yüzü aşkın kişiyi de
rehin aldı. Bu saldırı Büyük Ortadoğu Projesinin hayalini kuran ABD ile
birlikte İsrail için bulunmaz bir fırsat oldu. Terör saldırılarını bahane
ederek İsrail, Filistin halkının üzerine bomba yağdırmaya başladı. Üçüncü Dünya
Savaşına bile neden olabilecek bir durumla karşı karşıya kaldık.
Benim çocukluğumda liderliğini Yaser Arafat’ın yaptığı
Filistin Kurtuluş Örgütü vardı. Filistin’in özerkliği için mücadele eden bu
örgütün lideri Yaser Arafat, 1994 yılında Oslo'da yapılan müzakerelerden dolayı
dönemin İsrail Başbakanı İzak Rabin ve 9. İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres ile
birlikte Nobel Barış Ödülü'ne layık görülmüştü.
Sonra HAMAS diye bir örgüt ortaya çıktı. Bu HAMAS nereden
çıktı? Neyi amaçlıyor? Kim bunlar?
HAMAS’ın resmî adı İslamî Direniş Hareketi. Arapçası “Harakat al-Muqawama al-İslamiya” olan bu örgüt, Filistin Ulusal Yönetimi'nde
seçimle belirlenmiş Filistin Parlamentosunda çoğunluğu elinde tutan Filistinli
paramiliter, Sünni İslamcı siyasi parti olarak biliniyor. HAMAS, Müslüman
Kardeşler Teşkilatı liderlerinin önderliğinde İsrail'in işgaline karşı yaygın
protestoların damgasını vurduğu ilk intifada sırasında 14 Aralık 1987 tarihinde
kuruldu.
HAMAS’ın ilk lideri yıllarca İsrail hapishanelerinde yatıp
1993'te ilk intihar saldırısını gerçekleştiren yarı felçli Şeyh Ahmed Yasin’di.
Yasin 22 Mart 2004 tarihinde İsrail helikopterinden atılan füzeyle öldürüldü.
Füze saldırısında Yasin ve korumaları ile birlikte çevreden geçmekte olan dokuz
kişi de hayatını kaybetti. Yasin'in yerine seçilen HAMAS lideri Abdülaziz El
Rantisi de 17 Nisan 2004 tarihinde Gazze şeridinde öldürüldü
İsrail'in daha önceki bir suikast girişiminden kurtulan
sürgündeki HAMAS üyesi Halid Meşal kısa süre sonra grubun lideri oldu. 2004'ten
beri İslami Direniş Hareketi'nin siyasi lideri olan Meşal, Batı Şeria'da
Ramallah'ın kuzeyindeki Silvad köyünde doğdu. Kuveyt Üniversitesi'nde fizik
öğrenimi gördü. İsrail'i yok etmeye yemin eden HAMAS, başta İsrail olmak üzere
aralarında Avrupa Birliği, ABD ve Kanada’nın da olduğu çok sayıda batı ülkeleri
tarafından terör örgütü olarak görülüyor.
Filistin'de 2006 parlamento seçimlerini kazanan HAMAS,
2007'de Gazze Şeridi'nin kontrolünü ele geçirdi. El Fetih hareketi ise İsrail
işgali altında olan Batı Şeria'daki bölgeleri yönetiyor. HAMAS yıllar boyunca
Katar başta olmak üzere Arap ülkelerinden destek aldı. Son zamanlarda ise
İran’la yakınlaşan Hamas’ın geçtiğimiz 7 Ekimde gerçekleştirdiği bu
saldırılardan dünyanın en güçlü istihbarat örgütlerinden bir olan İsrail gizli
servisi MOSSAD’ın haberdar olmaması bana göre neredeyse imkansız.
1999 yılında dönemin Başbakanı Bülent Ecevit’in talebi
üzerine Abdullah Öcalan’ı Kenya’da bulup MİT elemanlarının olduğu uçağa getirip
teslim ettiği iddia edilen MOSSAD’ın kendi ülkesine yapılacak bir saldırıyı
önceden haber alamaması, 11 Eylül 2001’de ABD’de El Kaied militanlarının ikiz
kulelere gerçekleştirdiği saldırılardan ABD’nin haberdar olamadığı gibi pek
inandırıcı gelmiyor.
Aksine 11 Eylül saldırılarını bahane edip Ortadoğu’yu kana
bulayan ABD gibi İsrail de şimdi sivillere yapılan saldırıyı bahane edip bütün
Filistin halkından öç alama çalışıyor olabilir. Hatta HAMAS’ın gerçekleştirdiği
açıklanan bazı saldırıları bile belki de kendileri organize etmiş olabilir. Ama
bunu sadece Filistin halkına saldırmak için değil; kendisine düşman olarak
gördüğü tüm ülkeleri de savaşa dahil etmek için de yapmış olabilir.
Bunların başında İran geliyor. Rusya da İran ile birlikte
hareket ediyor. Bu noktada tıpkı Ukrayna ile Rusya arasında devam eden savaş
gibi Türkiye şu anda çok dengeli bir politika izliyor. Ancak İran ve Rusya
aradan çekilip ABD ve İsrail’in karşısına Türkiye’yi çıkarmak isteyebilir. Bu
acem oyununa gelmememiz gerekiyor. Dileriz ki Ortadoğu’daki bu ateş daha fazla
büyümeden söndürülür. Yoksa o ateş bize de gelebilir.