BU ÇIĞLIĞI DUYACAK BİR YİĞİT ARANIYOR!

ANTALYA’nın başının belası haline gelen KARAVAN MESELESİNİ günlerdir yazıp çiziyorum. Sözde YASAKLAMA KARARI alındığı ifade ediliyor. Ama REALİTE ile gerçekler örtüşmüyor. Büyükşehir Belediyesi KONYAALTI’nda eski MİNİCİTİY alanına bir park alanı yaptığını açıkladı. Sözde sezona yetişecek denildi. Ama yaz bitecek neredeyse hala o park AÇILMADI veya AÇILAMADI!

Sözde YASAK var. Hem de yeni yapılan alanın dışına kimse KARAVANMINI PARK EDEMEYECEK! Bu sadece SÖZDE. İnanmayan park inşaatı nedeniyle yapılan PARAVANLARIN kenarlarına ve karşısına baksın!

Memleketin ÇİVİSİ çıkmış. Ortada sözde YASAK var, uyan yok, uygulatacak olan, DENETLEYEN zaten yok. Sokak araları KARANVAN dolu. Her isteyen kafasına göre bulduğu güzel manzara karşı KARAVANMINI kurmuş. Genel gideri yerine (Kanalizasyon) BİDON TAKMIŞ. Ortalığı “B..K götürüyor” desem yalan olmaz.

KONYAALTI sahiline ve eski LARA yoluna cepheli evleri olanlar dertlimi dertli. Bir dokunsan BİN AH İŞİTİYORSUN. Hepsi BIKKINLIK içinde, ya PİSLİKTEN, ya GÜRÜLTÜDEN. Çıldırma noktasına gelmişler. Dünyada KARAVANCILIK ÖRNEKLERİ var ama sanırım bizdeki EN KÖTÜ ÖRNEK olsa gerek. Ne yeri belli ne yurdu. Kimse SORUMLULUĞUNU yerine getirmiyor. Zabıtası ayrı, polisi ayrı kafada.

Şimdi bir şehir hayal edin. ATATÜRK’ün ANTALYA hakkındaki sözlerini aklınıza getirin. Sonra kalkıp bu şehre gelin. Görüp göreceğiniz KEŞMEKEŞLİK, REZİLLİK, PİSLİK. Koskoca bir hayal kırıklığı. Bu şehirde yaşayan memleketin asıl sahibi insanlara bu REZALET revamı sizce? Peki bu insanlar bunu hak ediyor mu? Ama birileri SİYASİ at gözlüğünü takıp bakarsa her şey reva.

Bakın bu memleket 3-4 KARAVANCI sahil boyunca ZEVK-İ SEFA yapacak diye heba edilmemeli, edilemez.  Gelin nasıl bir karar alınacaksa hep birlikte alalım. REFERANDUM ise referandum, EYLEMSE eylem. Yeter ki şu REZALETTEN kurtulalım, kurtarın. İnanın bu benim değil binlerce kent halkının ÇIĞLIĞI. Ve bu çığlığı duyacak bir BABAYİĞİT ARANIYOR. Tabi o da varsa!

HER YER DÖKÜLÜYOR

Şimdi hepimizin ağzına ve diline pelesenk olmuş “DÜNYA ŞEHRİ ANTALYA” lafı var değil mi? Bir de, kelle sayma usulü ile “Yılda 16 milyon turist hedefliyoruz” diye. Dahası var. ANTALYA HAVALİMANI’na gelen ve giden uçak sayısı ile yılın 6 ayındaki en yüksek uçuş rakamına ulaşıldı.

Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürlüğü'nün sosyal medya hesabından yapılan açıklamaya göre, Antalya Havalimanı, 10 Haziran Cumartesi günü UÇAK trafiğinde yeni bir REKORA imza atmış. İç hatlarda 116, dış hatlarda ise 954 uçuş olmak üzere 1.070 uçak ile bu yılın 6 ayındaki en yüksek uçuş rakamına ulaşılan havalimanında, yurt içi ve yurt dışı olmak üzere 182 bin 113 misafir ağırlanmış.

RAKAMLAR güzel, moral verici. Ancak iç hatlardan çıktığınız an sizi karşılayan manzara KARAVAN belasından farksız. Eline tabelayı alan KORSAN TRANFERCİLER sizi karşılıyor. Tıpkı KALEKAPISINDAKİ HANUTÇULAR gibi.

Korsanlardan illallah Resmen “ÜZÜM ÜZÜME BAKA BAKA KARARIR” misali olmuş bizim taksicilerde. Tabi SERBEST PİYASA diye bakacak olursak olaya onlarda haksız değiller yani.

Ben ömrü hayatımda bırakın ANTALYA HAVALİMANI’nı hiçbir havalimanının iç hatlar terminali çıkışında böyle bir REZALETE rastlamadım. Buna kim izin veriyor, kimi GÖZ YUMUYORSA inanın DÜNYA ŞEHRİNE ihanet ettiği yetmezmiş gibi ATATÜRK’ÜN kemiklerini sızlatıyor.

Lafın kısası ANTALYA’da nereye elini atarsan DÖKÜLÜYOR. Şehrin rutubetli duvarları gibi.

İYİ Kİ VARSINIZ

Antalya’da CENDER HOTEL yakınında ‘PAPAZ KAYASI’ diye bir yer var. Burayı ANTALYA’nın yerlileri ile doğa severler veya deniz tutkunları çok iyi bilir. Bu kayalıkta bir de TÜRK BAYRAĞI var. Zaman zaman yıpranır.

Kimi zaman belediye, kimi zamanda STK gönüllüleri değiştirir. Hafta sonunda buna benzer bir etkinlik yapıldı. TODOSK ve ANTSAK ekibi,  Dünya Okyanuslar Günü ve Dünya Dalgıçlar Günü anısına ‘BAYRAK DEĞİŞİMİ’ gerçekleştirdi.

Bu ekibi, “Gidin değiştirin” diyen olmadı. Zaten bu tür işler öyle TALİMATLA olmuyor. VATAN ve BAYRAK SEVGİSİ gönülden gelen AŞKLA yapılan bir iş. Böyle içinde vatan ve bayrak aşkı olanlar iyi ki var.