BOTANİK TURİZMİ
Çeşitli coğrafi özellikleri, iklim çeşitliliği, üç kıta arasında doğal bir köprü olması, Anadolu Yarımadası'nı dünyada benzerine az rastlanan bir bitki çeşitliliğine sahip kılmıştır. Endemik bitkiler açısından ülkemiz dünyanın önemli merkezlerinden biridir. Avrupa'nın endemik bitki sayısı toplam 2.750 adet iken bu sayı ülkemizde 3.000 adettir. Bu bitkileri doğal ortamında görmek için yapılan botanik turizmi Antalya başta olmak üzere gelişme göstermektedir.
MAĞARA TURİZMİ
Dünyadaki diğer ülkelere göre 'mağara cenneti ülke' durumunda olan yurdumuzda binlerce mağara bulunmaktadır. Mağara oluşumları bakımından önemli bir jeolojik-jeomorfolojik nitelik olan karstlaşma (karstik alanlar) ülkemizde Batı ve Orta Toros dağlarında (Muğla, Antalya, Isparta, Burdur, Konya, Karaman, İçel ve Adana ) yer almaktadır. Türkiye'nin en uzun mağarası 16 km uzunluğunda Beyşehir Gölü batısındaki Pınarözü (Isparta) Mağarası ve en derin mağarası - 1880 m derinliğinde Anamur'un kuzeyinde yer alan Çukurpınar Düdeni Mağarası’dır. Günümüze kadar tüm yerli ve yabancı mağaracı gruplarının inceleyerek belgelendirdiği mağara sayısı yaklaşık 800'dür.
KONGRE TURİZMİ
Kongre turizmi; kişilerin daima konakladıkları veya çalıştıkları yerler dışında uzmanlık gerektiren bilimsel alanlarda veya meslek kollarında, belirli bir konuda, bilgi alışverişi yapmak amacıyla bir araya gelmelerinden ortaya çıkan seyahat, konaklama olay ve ilişkilerinin tümüdür.
Avrupa ve Asya’yı birbirine bağlayan Türkiye toplantı ve kongrelere ideal bir mekân konumundadır. Birinci sınıf otel, konaklama ve konferans tesisi zenginliği, dünyanın belli başlı şehirlerine kolayca ulaşım, güzel dekorlar özellikle büyük şehirlerimizde bu turizm etkinliğinin gelişmesini sağlamıştır.
KUŞ GÖZLEMCİLİĞİ
Kuş gözlemciliği doğayı kuşların dünyasından tanımayı sağlayan bir gözlem sporudur. Sağlıklı bir çevrenin en iyi göstergesi olan kuşlar her türlü yaşam ortamında bulunurlar.
Kuş göç yolları üzerinde yer alan sulak alanlar kuşlar açısından çok önemli potansiyel içerdiğinden Türkiye’de kuş gözlemciliği hızla yayılmaktadır.
Türkiye'de şimdiye kadar 450 çeşit kuş türü kaydedilmiştir. Ülkemizin önemli sulak alanlarından kuş gözlem istasyonları ve gözlem kuleleri kurularak çeşitli turizm yatırımları yapılmıştır.
Türkiye’de özellikle ilkbahar ve sonbahar aylarında görülen kuş göçlerinin önemli geçiş noktaları İstanbul ve Çanakkale Boğazları, Doğu Akdeniz (Adana, Hatay, Gaziantep) ve Kuzeydoğu Anadolu’dur (Artvin, Rize, Kars).
Kuzeydoğu Anadolu bölgesi özellikle yırtıcı kuşlar açısından önemli bir potansiyel arz etmektedir. Kuzeydoğu Anadolu’da, sadece Gürcistan ve bu yöreye has bir tür olan Kafkas horozuna dünyanın başka hiçbir yöresinde rastlanamaz.
Çevre koşullarına oldukça duyarlı olan kuşlar, orman kaybının, sulak alan tahribatının ya da fazla tarım ilacı kullanmanın etkileri gibi konuların önceden habercisi olabilirler. Bu anlamda kuş gözlemciliği, sağlıklı ve kapsamlı bir çevre koruma stratejisinin unsurları arasındadır.