BİTMEYEN ÇİLE: ULAŞIM

Son yıllarda Antalya’daki toplu taşıma giderek aksamaya başladı. Önce pandemiyi bahane ettiler, daha sonra çeşitli sebepler koydular ortaya. Kısıtlamanın olduğu günlerde neredeyse ulaşım yok denecek kadar azdı.

Çalışan vatandaşlar sırf bu yüzden sıkıntı yaşadı. Kısıtlamalar kalkınca bir şeyler düzelir diye beklerken, yine umduğumuzu bulamadık. Yetersiz seferler ve plansız düzenlemeler nedeniyle resmen koronaya davetiye çıkarıyoruz. Özellikle Varsak bölgesindeki hatları iyi inceleyelim.

VF01, VS18 ve CV14 hatları günün her saatinde tıklım tıklım dolu. Bunun çözümü çok basit. Sefer sayılarını arttırırsan, sorunun önüne geçmiş olursun. Bu çözümü bulmak için kuantum fiziğini okumaya gerek yok.

Hele ki koronavirüsün bu kadar yaygınlaştığı bir dönemde bu tedbirleri almazsanız, her zaman tepkilerin odağında olacaksınız. Bazı vatandaşların bilinçsizliği ve yerel yönetimin tedbirsizliği vaka sayıların artmasına neden oluyor.

Yerel yönetim yani Antalya Büyükşehir Belediyesi koronavirüs ile mücadele etmek istiyorsa önce ulaşımdaki sorunları çözmelidir. Eğer sorun olduklarına inanmıyorlarsa sadece bir gün toplu taşıma kullansınlar.

Ne demek istediğimi çok iyi anlayacaklar. Antalya’nın sıcağında, nemin en yoğun olduğu şehirde vatandaşlara bunu reva görenler, seçim dönemlerinde kimseden oy istemesinler.

KISITLAMALAR GELİYOR MU?

Haftalardır kabine bir türlü toplanamıyor. Önce Manavgat ve Muğla yangınları daha sonra Kastamonu ile Sinop’taki sel felaketi toplantıyı erteledi. Birkaç gün içinde kabinen toplanacağını düşünüyorum.

Toplantının ana gündemi yüz yüze eğitim ve aşılama kampanyası olacak. Özellikle temmuz ayından itibaren aşılama kampanyası hızlı bir şekilde devam ediyor.

Buna rağmen aşıya karşıt olan bazı kesimler direnmeye devam ediyor. Toplumsal sağlığı düşünmeden, bilimsel dayanağı olmadan herkesi riske atanlarla ilgili bir takım kararların alınacağını düşünüyorum.

Benimki sadece varsayım. Aşı olmayanlar ister istemez kısıtlama yaşamak zorunda kalacaklar. Yoksa tüm vatandaşların hayatı tehlike altında olacak.