BİSİKLET YOLU

Günümüzde en değerli şey zaman. Ama bizim kadar zamanı su gibi boşa akıtan var mı bilemiyorum. En çok da vaktimiz trafikte geçiyor.

Sevgili okurlar, bir buçuk yıl aradan sonra okullarda yüz yüze eğitimin başlamasıyla Antalya trafiği de deyim yerindeyse felç oldu. 

Antalya’nın bırakın caddelerini ara sokaklarda bile trafik akışı kilitlendi.  İşin tuhafı yollarda okul servisi de göremiyorum. Ama inanılmaz bir yoğunluk. Bunda Antalya’daki motorlu araç sayısının da etkisi olabilir.

Nüfusu 2 buçuk milyon civarında olan Antalya’da, 1 milyon 200 bin kadar motorlu araç var. Bu kadar araca Antalya’nın yolları yetersiz kalıyor olabilir. Bazılarımız batılı ülkelerdeki gibi bisiklet kullanımını özendirerek trafik sorunu hafifletilebilir diye düşünebilir.  

Ama Antalya’nın ulaşım sorununu çözmesi gereken Büyükşehir Belediyesi ne yapıyor? Bizim belediyelerimiz yeni yollar açmak yerine; mevcut bisiklet yollarını kaldırıp kara yoluna dahil ediyor. Trafiğin böyle rahatlayacağını düşünüyor muhtemelen.

Geçmişte Konyaaltı sahilinden Lara’ya kadar kesintisiz bisiklet yolu vardı. Bu yollar Çevre ve Şehircilik Bakanlığının desteğiyle yapılmıştı. Ben de o yollardan bisikletimle birçok kez geçmiştim. 

Ama Muhittin Böcek döneminde bu bisiklet yolları tırpanlandı.

Örneğin; Teomanpaşa Caddesi ile Atatürk Caddesi de dahil olmak üzere kentin birçok noktasında bu bisiklet yolları araç trafiğini rahatlatmak gerekçesiyle kaldırılıp karayoluna dahil edildi.

O bölgelerde mavi renkli bisiklet yolları kaldırıldığı için bisikletliler ya akan trafiğin içinden, ya da yaya kaldırımın üzerinden gitmek durumunda. Haliyle bu durum kaza riskini de artırıyor.

Örneğin bisikletle seyir halinde giderken önünüzdeki park edilen aracın aniden kapısının açılması en çok karşılaşılan durum.  Böyle durumlarda aniden açılan kapıya çarpan bisikletliler, kendini asfaltta buluyor. 

Kaldırım üstünde gidiyorsanız bir yayaya çarpma ihtimaliniz çok yüksek. Eskiden bizler yakın mesafelerde otomobil yerine bisiklet kullanırdık. Hatta okula bile servis araçlarıyla değil bisikletle gidip gelirdik. 

YA ŞİMDİ

Havası, iklimi, konumu bisiklet kullanmaya çok elverişli olsa da Antalya’da artık bisiklet ulaşım aracı değil, hafta sonları bir arada bir binilen bir hobi aracı olarak görülüyor.  Bize de bisiklet yollarını kaldıran değil, bisikletiyle işe gidip gelen Avrupalı siyasetçileri hayal etmekten başka bir şey kalmıyor.