BİRİ BİZİ GÖZETLİYOR

 

Televizyonların açık oturum programlarında her gün boy gösteren zat-ı muhteremler her konuda olduğu gibi şimdi de deprem konusunda ahkam kesmeye başladılar. Yahu arkadaş bir insan iç politika, dış politika, ekonomi, sağlık, ulaştırma vs. her konuda bilgi sahibi olur mu? Bunlar bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olanlar. Her konuda bol keseden sallayıp duruyorlar.

***

İnsanlar da evlerinde komedi programı izler gibi bunları izliyor. Yıllar önce televizyonlarda “biri bizi gözetliyor” diye bir program vardı. Buradaki yarışmacılar günlük yaşantılarını TV izleyicilerinin gözleri önünde yaşarlardı. Bu açık oturum güllerinin de benim için bu “Biri Bizi Gözetliyor” yarışmacılarından bir farkı yok bunlarda her şeylerini ekranda yaşıyorlar. İzleyici de bunları izleyerek keyif alıyor.

***

Ancak bir de bunları program boyunca yönettiğini iddia eden moderatörler var ki(!), onlar aman Allah’ım tam bir şovmen hepsi. Her role giriyorlar. Parmaklar havada izleyiciden hesap soran mı ararsın, yoksa öğretmen rolüne bürünüp izleyiciye ders vermeye kalkan mı? Hepsi her şeyi biliyor, fakat izleyici saf aptal bir şey bilmiyor. Artık sıkıldım vallahi. Ekran güllerini izlemeye bir süre ara veriyorum.

LEGAL VE İLLEGAL KÜRT HAREKETİ…

Türkiye’de yaşanan büyük deprem ve sonrasında beklenen nüfus hareketleri çok önemli sorunları da beraberinde getirecek Bence 6 Şubat’tan önce Hatay’ı görmediyseniz çok şey kaybetmişsiniz demektir. Kadim kent Hatay deprem sonrası yerle bir. Elbet devletimiz Hatay’ı yeniden inşa edecek güçtedir. Ancak bu arada kentin göç hareketlerine çok dikkat etmek gerekir.

***

Hatay çok katmanlı bir kültürün hakim olduğu mozaik dediğimiz her rengin bir arada sorunsuzca yaşadığı bir kenttir. Hatay nüfusu kozmopolit bir yapıya sahiptir. Kentin yerlileri arasında Türkler, Araplar, Kürtler, Hristiyan Araplar, Ermeniler, Süryaniler bulunmaktadır.

Hatay’ın nüfusu Suriyelilerle beraber 2 milyonu geçkindir. Kültürel yapı bu etnik farklılıklara göre şekillenmiş ve kent dokusu bu kültürel yapı üzerine inşa edilmiştir. Deprem sonrası bu dengenin bir taraf lehine ya da aleyhine değişecek olması ilerleyen dönemde sorun yaratacaktır.

***

Hatay'ın çoğunluk nüfusunu Türkler oluşturmaktadır. İskenderun, Antakya, Dörtyol, Yayladağ, Reyhanlı, Erzin, Belen, Kırıkhan, Hassa ilçelerinde Türkler çoğunluktadır. Türk nüfusunu Yörükler, Türkmenler ve Yerli Türkler oluşturmaktadır. Türkiye'de en kalabalık Arap Alevi nüfusu Hatay'da yaşamaktadır. Defne ve Samandağ ilçelerinin nüfusunun neredeyse tamamı Arap Alevisidir.

Arap Alevilerine Nusayri de denilmektedir. İskenderun ve Antakya Merkez'de de Arap Alevileri vardır. Ancak nüfus olarak fazla değillerdir. Sünni Araplar da vardır Hatay'da, ancak Nusayriler kadar kalabalık değildir. Hiçbir ilçe nüfusunun çoğunluğu Sünni Arap değildir. Suriye'de yaşanan olaylardan sonra gelen Arap nüfusu ile Arap nüfus oranının arttığı gözle görülür bir gerçektir.

***

Kentte hatırı sayılır bir Hristiyan nüfus da bulunmaktadır. Türkiye'de ki tek Ermeni köyü Hatay sınırları içerisindedir. Ayrıca Hristiyan Arap nüfusu da vardır. Hatay'da bulunan Kürtler ise çoğunlukla dışardan kente çalışmaya gelen vatandaşlardır.

Yani özetle bu denge Suriye’den gelen Arap nüfus lehine gelişebilir. Mülteciler denetim olmazsa önce yapılan çadır kentlere ardından konteyner kentlere yerleşerek Hatay’da kalıcı olabilirler.

***

Bunları yazarken şunu da açıkça belirtmek isterim ki ben insanı boyutlarda mültecilere karşı değilim. Savaşın ortasında yıkılmış kentlerde aç susuz yaşamaya çalışan insanlara kucak açmak ancak bizim gibi büyük ulusların yapacağı bir özveridir. Ancak bunu yaparken kent kültürlerine dikkat edilmesi gerektiğinin altını çizmek istiyorum. Gettolar oluşturulmasına müsaade edilmeden kentin rengi bozulmadan dengeli yeni yerleşim yerleri kurulmalıdır.

BUNLARI BİLİYOR MUSUNUZ?

Son 2 yılda tam 30 bin Türk Meksika sınırından kaçak yollarla Amerika Birleşik Devletleri’ne girmiş. Şimdi merak ettim. Acaba bunların kaçı terör örgütü üyesi. Muhtemelen çoğunluğu FETÖ’cü olan bu 30 bin Türk Amerikalılara hayırlı olsun. Meksika sınırından Amerika’ya girmek için canını tehlikeye atmanın bir bedeli olsa gerek.