BİR TUVALET HİKAYESİ
Sevgili okurlar geçtiğimiz günlerde Tunceli’de, Doğu Anadolu Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı tarafından yaylacılar için yaptırılan beş adet portatif tuvalet için resmi açılış töreni düzenlendiğine ilişkin haberler yayınlanmıştı.
***
Habere göre üzerlerine Türk bayrağı asılan tuvaletlerin kurdelesini, Tunceli Valisi Mehmet Ali Özkan, DAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanı Prof. Dr. Osman Demirdöğen ile İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Nazif Yıldırım birlikte kesmişti. Haber alay konusu bile olmuştu. Bunun üzerine “tuvalet açılışı yaptılar” şeklinde yayınlanan haberle ilgili Tunceli Valiliği tarafından bir açıklama da yapılmış.
***
Açıklamada törenin tuvalet açılışı değil; kentte yıl içerisinde yapımı tamamlanan bazı tarımsal ve hayvancılık projeleri için tanıtım ve temsilen açılış programı olduğu belirtilmiş. Tuvalet diye nitelendirilen portatiflerin de içlerinde banyo, lavabo ve kılık kıyafet değiştirme alanı bulunan taşınabilir yaşam konteynerleri olduğunu bildiren Valilik gerçek dışı paylaşımlar hakkında yasal işlem başlatıldığını açıklamış.
***
Oysaki tuvalet bir ihtiyaç. Aslında dağlara, bayırlara da tuvalet yapılabilir. Örneğin böyle yerlerde bir ağaç dibine ya da bir çalılığın arkasına geçip ihtiyacını giderenlerle karşılaşmayan yoktur. Mesela ben geçmişte devlet büyüklerinin geçeceği güzergahlarda nöbet tutan emniyet mensupları arasında tuvalet ihtiyacını gideremediği için yollarda kıvranan çok sayıda kişiye tanık oldum.
***
Üstelik bu zorunlu ihtiyacınızı giderebileceğiniz yer yoksa altınıza bile edebilirsiniz. Böyle bir olayın bizzat başına geldiğini geçtiğimiz günlerde bir üniversite öğrencisi anlatmıştı. Altına ettiği pantolonu çöpe atmış annesi. Böyle bir durum herkesin başına da gelebilir.
***
Bundan tam 20 yıl önce 2002 yılının eylül ayında bir haber yapmıştım. Dönemin Kültür Bakanı Suat Çağlayan Antalya Müzesini ziyaret etmişti. Müzenin ek binası o dönemde inşaat halindeydi. Suat Çağlayan müzenin tuvaletlerinde de inceleme yapmıştı. Meğer başından bir olay geçmiş. O olayı anlattı Suat Çağlayan.
***
O dönemde İzmir’i ziyaret eden dönemin Slovakya Cumhurbaşkanı Rudolf Schuster tuvalet ihtiyacını gidermek istediğini söyleyince zor durumda kalmışlar. Çünkü bulundukları ortamda tuvalet yok. Hatta “adamcağız ihtiyacını gidersin” diye, çevredekilere “burayı boşaltın” diye talimat bile vermişler. Ama konuk cumhurbaşkanı kabul etmemiş. Tutmuş kendini.
***
Ben bakanın bu anısını o dönemde haber de yapmıştım. O haberin küpürü de halen duruyor. Öte yandan Suat Çağlayan’ın o incelemesi sayesinde Antalya müzesinin her yerini de görme imkanım olmuştu.
***
KUTU
YORGUN HERKÜL
Bu gezi sayesinde Perge’de bulunup kaçırıldığı Amerika’dan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın uçağı ile yurda getirilen Yorgun Herkül heykelinin üst yarısı ile Antalya Müzesindeki alt yarısının birleştirildiği anın fotoğrafını deponun önünde çekip ilk haberini de ben yapmıştım.