BİR TULUMUN EDERİ NE KADAR?
Geçtiğimiz günlerde Büyükşehir ve Muratpaşa Belediyesi’nin iki gazeteciden tek kullanımlık tulum aldığını ortaya çıkaran belgeler gün yüzüne çıktı.
Kim bu iki gazeteci?
Haberimizvar.net’in Genel Koordinatörü Ebru Küçükaydın ile Genel Yayın Yönetmeni İdris Özyol.
Haberci refleksiyle hemen olayın gerçekliğini araştırmaya başladım.
Nitekim gerçekliğine emin olmadan ne çalıştığım kurumda ne de sosyal medya hesabımdan bu durumu dile getirmedim.
Sonuç olarak ortada iğrenç bir durum vardı.
Küçük bir ihtimal de olsa bu olayın gerçek dışı olacağını düşündüm.
Nitekim konunun muhattabı olan iki gazeteci, olayı doğruladı.
Bunun üstüne geniş bir araştırma yaptım.
Olayı enine boyuna inceldikten sonra çalıştığım kurumda yaşanan abes durumu haberleştirdim.
Daha sonra Antalya’da neredeyse bütün gazeteciler bu abes duruma tepkilerini ortaya koydu.
Gelin bu iki gazetecinin kendilerini nasıl savunduğunu inceleyelim.
Her iki gazeteci de “Ticaret özgürlüğümüzü kullandık” dedi.
Yaşanılan olayı bu kadar basite indirgemelerini anlamış değilim.
Haddim değil belki ama henüz 4 yıllık bir deneyimim olmasına rağmen bu olayın gazeteciliğin etik anlayışı ile bir bağlantısı olmadığını biliyorum.
Yıllarını bu mesleğe veren iki gazetecinin bu tavrı beni şaşırttı.
Nedir gazeteciliğin temelinde yatan unsur?
Tarafsızlık ilkesi.
Bu ilkeyi yitirdiğiniz zaman ortaya koyduğunuz haberin ya da söylemin hiçbir değeri kalmıyor.
Bizim mesleğimizin diğer mesleklere göre görünmeyen çok katı kuralları vardı.
O katı kurallardan bir tanesi şudur;
Gazetecilik yapıyorsan ticari faaliyetlerin içinde olamazsın.
Mesela bir vatandaş tekstil işiyle uğraşırken boş zamanlarında başka bir işle uğraşabilir.
Ama gazetecilikte bu olmaz.
Özyol ile Küçükaydın, ticaret yapma hakkımızı kullandık diyorlar.
Yapamazsın arkadaş!
Gazeteci isen, hele ki yıllarını bu mesleğe adamışsan sen ticaret yapamazsın.
Sen önce kamuoyunu doğru bilgilendir, doğru bilgi paylaşımı yap ve tarafsız olmaya çalış.
Gidip belediyeleri hortumlayıp, onların aleyhine nasıl haber yapabilirsin?
Bunun mümkünatı yok.
Her iki belediyenin yanlışlarını ortaya koyamazsın.
Sen o belediyelerden ticari kaygı duyuyorsun.
Çıkıp da sosyal medya hesaplarında ahkam kesemezsin.
Seni eleştirenlere, hakaret edemezsin.
Önce kendini temize çıkarmayı öğreneceksin.
Bu mesleğe adım atmış gençlere, örnek olmaya çalışacaksın.
KÜÇÜKAYDIN BÜROKRATLARI TEHDİT ETTİ
Küçükaydın’ın önceki gece telaşa kapılıp yazdığı köşe yazısını okudum.
Küçükaydın diyor ki, “Ben Büyükşehir’in bürokratları ile ilgili olumsuz haberler de yaptım.”
Kimi kastettiği apaçık ortada.
Cansel Tuncer Çevikol’u kastediyor.
Keşke Çevikol’un yetkileri alınmadan önce haber yapabilseydin.
Yazısının devamında bu belgeleri sızdıran bürokratlarla hesaplaşacağım diyor.
Ne yani hortumlamaya devam mı edecektiniz?
Ticaretinize çomak mı soktular?
Ne sizin ne de haber sitenizin kamuoyu nezdinde hiçbir güvenilirliği kalmadı.