BİR KADIN TANIDIM
Size birisinden bahsetmek istiyorum.
***
Bir kadın tanıdım ömrümün altı yedi yaşlarında. Ciğerlerinde veremden hatıra izler... Elinde eteğinde ona sığınan yavrularıyla koskocaman bir şehrin tüm sokakları ona çıkmaz sokak olmuşken bile umudunu yitirmeyen bir kadın.
***
Çocukluğunda çok da başarılı bir öğrenciymiş lâkin göğe yeşeren bir fidanın dalını kırmak isteyen çok olur bilirsiniz. Ortaokul sıralarını tanıyamadan, tebeşir tozlarına, siyah önlüğe doymadan alınmış okulundan. Alınmasa belki hayalini gerçekleştirip avukat olacakmış...
***
Üvey baba elinde büyüyen bu kız çocuğu bir adama sevdalanmış. Düşünün işte bir adamdan kaçıp bir adama sığınmış. Daha doğrusu sığındığını sanmış. Çok geçmeden ihanet gelmiş çarpmış kapıyı, yüzünden silinse bile yüreğinden asla silinmeyen izler de açılıvermiş.
***
Belki bazı şeyler düzelir umuduyla doğup büyüdüğü şehri terk etmek zorunda kalmış, elinde iki bavul peşinde çocukları ve son bir umutla sığındığı adamla. Çok geçmeden fırtına gelip tekrar talan etmiş limanı. Sığındım sandığı liman meğerse büsbütün bir enkaz oluvermiş. Bu kadın yılmamış.
***
Açlık çekmiş, sefillik çekmiş yine de ne kendini ne de çocuklarını muhtaç etmemiş kimseye. Kızlarının üzerine her daim çok titremiş ve asla kendi yürüdüğü yollardan yürütmemiş. Acının tanımını sadece yedikleri biberden tanısınlar diye hiçbir şey yansıtmamış yavrularına.
***
Her şeyi atmış içine, sonra vurmuş ciğerlerine bir ince hastalık. Biliyor musunuz bu kadın bunu da atlatmış. Bir kadın tanıdım henüz ruh yeni üflendiğinde bedenime. Bu kadın benim annem. Ne çocukluğuna ne gençliğine doymuş annem.
***
Hep bir umutla yeşermek istedikçe göğe, dallarından kırmışlar her defasında. O ise göğe yeşermek yerine eğmiş dallarını dibinde bitmek üzere olan tohumlarına. Onlara güç olmuş, onlara uzatmış dallarını...
***
Ben bir kadın tanıdım haber spikerinin acılı sesinde. Naif vücudu salındı bir binanın 20. katından. Düştüğü zemin kaldıramamıştır yarım kalan bir hikâyenin ağırlığını...
***
İntihar dediler bir cinayeti örtbas etmek için. Lâkin tırnak arasındaki deri kalıntıları izin vermiyor örtbas etmelerine ve bir de tecavüz bulguları... Ailesine yük olmamak için düşmüştü ekmeğinin derdine, nereden bilebilirdi ki hazin sonu düşmüştü genç bedeninin peşine...
***
Bir kadın tanıdım haber spikerinin acılı sesinde. O kadın Şule ve ben binlerce kadın tanıdım gerek Taksim'in göbeğinde, gerek feleğin çemberinde... Ben binlerce kadın tanıdım her şeyi sol yanına gömüp dizeleri şiir, hikâyeleri roman olmadan son bulan...
***
BU SON OLSUN
Artık bu son olsun bu son... Tüm acılarını, sevinçlerini, aşklarını ve kederlerini sol yanma gömüp asla yolundan şaşmayan kadınlarımıza şiir ile selam olsun. Mavileri gökyüzünden, gülüşleri yüzünden çalınmış, hikâyeleri yarım bırakılmış kadınlarımıza şiir ile rahmet olsun...
NOT: Sol Yanımda Sevda adlı kitaptan alıntıdır.