BİR DOKUNDUK GÖZYAŞI SEL OLDU

Hafta sonunda dostum, arkadaşım ve kardeşlerim Mete Gül ile Kadir Gül’e başsağlığına gittik ailece. Perşembe günü anneleri VESİLE TEYZEYİ kaybetmişlerdi. Cenazeye gidemedik. Mevlidine katılmak nasip oldu.

Elmalı’daki eş dost birçok tanıdık ile mevlitte görüşme imkânım oldu. Hasbihal ettik bazıları ile. Kimileri de dertlerini anlattı. Cenaze evi tam bir matem yeriymiş.

Kime dokunduk ise gözyaşı sel oldu. Bazıları Gül ailesinin çınarı Vesile teyze için bazıları da kendi dertleri için ağladı. Çünkü ELMALI’da dert bir değil ELVAN ELVAN olmuş amma haberimiz yokmuş.

Antalya’nın yayla mevsiminde sebze meyve ihtiyacını karşılayan kadim ilçe aynı zamanda bölgenin de hububat ambarı olarak biliniyor. Avlan Gölü ve civarı müthiş bir tahıl üretim merkezi.

Bu yıl herkes ürününü tüccar yerine TMO’ya teslim etmek istiyor. Nedeni ise devletin verdiği fiyat. Devlet ton başına ekmeklik buğdaya 8 bin 250, arpaya ise 7 bin lira ödeme yapıyor.

Lakin teslim edebilirsen! Mümkün görünmüyor bu işlem. İnternet üzerinden randevu alabilene aşk olsun! Üreticinin ürünü elinde kalmış bekle babam bekle.

Haftanın üç günü yani pazartesi, salı, çarşamba KORKUTELİ; perşembe, cuma ve cumartesi ELMALI’da alım yapıyor TMO. Randevu alabilenler şanslı. Alamayanlar ise dertli.

Nedeni ise birçok çiftçinin buğdayı depolayacak veya saklayabilecek bir müştemilatı yok. Olan da zaten başka işler için kullanıyor. Üretmeseler bir dert, üretseler bin dert.

Tabi bu arada tüccarlar ise aç kurt misali çiftçinin peşinde. Peşin parayı gösterip akıl karıştırıyorlar. Beğendikleri ürüne kilo başına 7 lira, beğenmediklerine ise 6 lira veriyorlar.

SICAK PARA olunca çiftçinin aklı karışıyor. Adam bir an önce parayı cebine koyup borç harç ödeyip kurtulmak istediği için iki arada bir derede kalıyor. Ya TMO çilesi çekecek ya da ürünü ucuza verecek.

Şimdi burada yapılması gerekeni mutlak TMO yetkilileri ve bu şehrin yöneticileri biliyordur. Benim tavsiyem acilen bir ekip oluşturup çiftçileri dinleyip anında çözüm üretilmesi.

Pratik çözümü zaten onlar tek tek anlatıyor.  Mesele hemen bunu hayata geçirmekte. Bu alım günü sayısını her iki ilçede de personel artırarak soruna kısa vadede çözüm bulunabilir.

Aksi halde ne Elmalı ne de Korkuteli çiftçisi memnun kalmayacaktır. Onların akıttığı gözyaşı inanın bir gün sel olur ve önüne kattığını boğar atar. Geçmişte bunun örnekleri vardır.

Bir diğer mesele ise Elmalı’nın yaz sezonunda nüfusunun 2-3 katına çıkması nedeniyle Devlet Hastanesi’nde hizmetlerin aksaması. Hastane fiziki olarak yeterli fakat doktor ve personel yetmiyor.

Haliyle yaz sezonu olduğu için personelin bir bölümü iznini kullanıyor. Ben bunları ilçedeki birkaç kişiyi dinleyince öğreniyorum da acaba yöneticiler mi SAĞIR kalıyor. Veya bazı bürokratlar gibi onlarda mı ÜÇ MAYMUNU mu oynuyorlar.

Yahu yapmayın etmeyin. Bu anlattığım iki sorun çözülemeyecek bir mesele değil. Yeter ki siz çözmek dertlere derman olmak isteyin. Vallahi kadim ilçe bu sorunları çözenlere çok dua edecek.

Benden söylemesi. Elçiye zeval olmazmış.

AMAN BOĞULMAYIN!

Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal’ın dilinden düşürmediği o MAVİ BAYRAKLI plajlardan biri de ERENKUŞ PLAJI. Hemen falezlerin altında.

Benim bildiğim Mavi Bayrak kriterleri arasında plajda cankurtaran olmazsa olmaz! Ama gelin görün ki Erenkuş’ta bir süredir plajda cankurtaran olduğunu gösteren bayrak dalgalanmıyormuş.

Benim kadim takipçilerimden birisi dün bana bir iki kare fotoğraf gönderdi. Mavi Bayrak var da o cankurtaran bayrağı direkte dalgalanmıyor. Acaba ben mi yanlış gördüm diye düşünüyorum.

Madem övündüğünüz bir plaj var gereğini yerine getirin. Şimdi bir Mavi Bayraklı plajda biri her şey tam diye kalkıp gelse, maazallah bir BOĞULMA vakası yaşansa bunun hesabını kim verecek?

Sevgili Başkan Ümit Uysal; aman komşularına iyi bak. O bölgenin şehri emini sen olduğun için canları da sana emanet. Bak bir eksilen olursa yarın öbür gün bu eksik nedeniyle seçimi bile kaybedebilirsin.

Yoksa öyle Kayabaş Yaylası’nda gezmek sana artı bir şey kazandırmaz. Sen önce yanı başındaki komşunun canını düşün.