13 yıl önce Doğu Garajı’nda yürütülen inşaat çalışması sırasında antik mezarlar ile kent tarihini aydınlatacak 2 bin 300 yıllık nekropol alanı ortaya çıktı. 9 bin 136 metrekarelik alanda Büyükşehir Belediyesi Kent Tarihi ve Tanıtımı Dairesi Başkanlığı ve Antalya Müzesi Müdürlüğü tarafından ortak kazı çalışması yürütüldü. Arkeologlar ve sanat tarihçileri nezaretindeki kazı çalışmaları neticesinde Helenistik dönem, Roma ve Doğu Roma dönemlerine ait bine yakın mezar bulundu. Antik dönemde ‘ölüler şehri’ anlamına gelen nekropolde birçok farklı tipte mezar tipi yer aldığı belirlendi. Arkeolojik kazılarda mezarlıklardan çıkartılan gözyaşı şişeleri, pişmiş toprak kaplar, gömüler ve sikkeler gibi eserler koruma altında sergilenecek.

TARİHLE İÇ İÇE

Kültür turizmine büyük katkı sağlayacak Nekropol Müzesi’ne gelen ziyaretçiler, yürüyüş yolları ile tarihi mezar alanlarını yakından görüp inceleyebilecek. Tarihle iç içe bir atmosfer sunulacak müzede sergi alanı, seyir terası, konferans salonu, dinleti çanağı ve antik dönemdeki cenaze törenlerinin çağdaş müzecilik teknikleriyle canlandırıldığı bir bölüm yer alacak. Teknolojik görüntü, ses ve ışık sistemleri kullanılarak karanlık bir odada ziyaretçilere antik dönem cenaze merasimi sahneleri yaşatılacak. Ayrıca çeşitli dönemlere ait farklı türdeki mezarlıklar aydınlatılarak görsel bir görüntü sunulacak. Nekropol Müzesi Projesi’nde arkeolojik buluntuların yağmur ve güneş ışınlarından korunması için nekropol alanı çatısı çelik konstrüksiyonla örtülerek, yalıtım ve izolasyon işlemi yapıldı. Alan üzerine ziyaretçilerin tarihi mezar alanlarını yakından görebilmesine imkan sunacak cam yürüyüş yolları ve korkuluklar da yapıldı.

DÜNYA LİTERATÜRÜNE GİRECEK

Nekropol Müzesi Projesi’nin tamamlanması ile söz konusu alan, çağdaş müzecilik ve korumacılık açısından sergileme, açık hava müzeciliğine ilişkin dünya literatürlerinde yerini alacak ve Antik Dönem Antalya’sının dini, etnik, ekonomik ve sosyokültürel yapısını tanıtacak. Proje turizm başkenti Antalya’yı müzeler kentine dönüştürerek yerli ve yabancı ziyaretçilerin bu tarihe tanıklık etmesini sağlamak açısından da büyük önem taşıyor.

İHA